Geçtiğimiz sene Haziran ayında bayram ziyareti için gittiği dedesinin evinin önünde aniden ortalardan kaybolan ve 18 gün sonra cansız bedenine ulaşılan Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin görülen ilk duruşmadan son dakika haberleri gelmeye devam ediyor. Yaklaşık 10 saat süren ilk duruşma neticesinde mahkemeden flaş bir tutuklama kararı gelirken UCİM Derneği Başkanı Saadet Özkan'ın söylediği sözler gündeme bomba gibi düştü.
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Başkanı Saadet Özkan, 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in davası ile ilgili olarak 12 tanığa dikkat çekti ve çarpıcı sözler kullandı. Leyla'nın annesi ile ilgili bir iddia öne atan Özkan, önemli açıklamalarda bulundu.
İşte, detaylar;
AMCA TUTUKLANDI
Ağrı'da kaybolduktan sonra ölü olarak bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir davasında, tanıkların dinlemesinin ardından mahkeme heyeti sanık avukatlarına söz verdi. Yaklaşık 10 saat süren ilk duruşma sonunda heyet, kuvvetli suç şüphesi nedeniyle tutuksuz sanık amca Yusuf Aydemir'in tutuklanmasına karar verdi. Mehmet Ali Aydemir'in tutukluluk halinin devamını kararlaştıran heyet, diğer 5 tutuksuz sanık hakkındaki adli kontrol kararlarının da devam ettirilmesini uygun buldu.
Leyla Aydemir'in ölümünde beklenmedik gelişme! Minik Leyla'nın ailesi davadan geri çekildi
Mahkeme heyeti, duruşmayı 21 Şubat'a ertelendi. Tutuklanma kararı sonrası Yusuf Aydemir'in yakınları duruşma salonu önünde fenalık geçirdi. Karara tepki gösteren aile, ağlayarak adliyeden çıktı. Davanın diğer tutuksuz sanığı amca Musa Aydemir de ağabeyinin tutuklanmasına tepki gösterdi.
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Başkanı Saadet Özkan, Ağrı'da kaybolmasının ardından cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in davasında 12 tanığın ifadelerini değiştirdiğini belirterek, "Anne dua ediyor birilerinin dili sürçsün de gerçekler ortaya çıksın diye" dedi.
Kaybolmasının ardından cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in davası ile ilgili açıklamalarda bulunan
UCİM Derneği Başkanı Saadet Özkan, ailenin başta şikayetçi olmadıkları için, geri çekildikleri için, avukatları olmadığı için Leyla'nın yalnız olduğunu ifade etti.
Özkan, "Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı geldi ama bir söz hakkı ya da çocuğun davaya hakim olunmadığı için davada mahkeme heyeti direniyor. Şuana kadar ifadeye giren 12 tanığın da hepsi ifadelerini değiştirdi. 'Hatırlamıyorum' sözlerini duyuyoruz. Mahkeme heyeti yalancı tanıklığın da ceza olduğunu iletti ama hiçbiri konuşmuyor şuanda. Biz bir karar verildiğini düşünüyoruz, o kararı uyguluyorlar" dedi.
"ANNE BİRİLERİNİN DİLİ SÜRÇSÜN DE GERÇEKLER ORTAYA ÇIKSIN DİYE BEKLİYOR"
Davaya ilişkin olarak annenin konuşamadığını ifade eden Özkan, "Anne konuşamıyor. Yani anne çok çaresiz bir durumda, biz annenin gözyaşlarını görüyoruz. Şu anda Allah'tan medet umuyor. Dua okuyor birilerinin dili sürçsün de gerçekler ortaya çıksın diye. Bu ülkenin adaleti, hakimleri, yargıçları var. Bizde UCİM olarak buradayız. Ağrı Barosu'nun müdahilliği kabul edildi, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kabul edildi. Sanık avukatları bizlerin müdahilliğinin kabul edilmemesi taleplerini ilettiler. Biz sözleşmelere, protokollere imza atmış bir ülkeyiz. Bugün bu çocuğun yararı için buradayız. Bugün Leyla aramızda yok ama bu çok emsal bir durum. Türkiye'deki birçok çocuğun sesi. Hepsi sustular, hiçbiri konuşmadılar. Biz diyoruz ya 'Konuşmayan dilsiz şeytandır', herkes konuşsun. Bu çocuğun ahı yerde kalmaz" diye konuştu.
"6 ÇOCUĞUM VAR, NASIL KONUŞAYIM"
Annenin ifadesinde yapanlardan şikayetçi olduğunu söyleyen Özkan, "Konuşamıyor, çünkü şöyle bir kelime söyledi, '6 çocuğum var, konuşamıyorum.' Hakimin söylediği ise 'Hiç yerde çocuğun gitti lütfen konuş' dedi, anne ise 'Nasıl konuşayım, 6 çocuğum var' dedi. Anaların ahı çıkar. Biz bu mücadeleye devam edeceğiz, bu davanın her celsesinde burada olacağız" ifadelerini kullandı.