Ajanslardan gelen son dakika haberine göre, Ali Fidan olan ismini değiştiren Eser Efsane, mayıs ayında nişanlanıp resmi nikah yaptığı Damla Efsane için 20 Eylül akşamı, Gaziantep'in Üçoklar Mahallesi'nde gelinin baba evinde kına gecesi düzenledi. İddiaya göre, gece bitmek üzereyken Eser Efsane kayınbabası Mehmet G. tarafından boğazı kesilerek öldürüldü, annesi Meryem Fidan ise gelinin kardeşi Cafer G. tarafından bıçaklanarak ağır yaralandı. Olayın ardından Mehmet G., eşi Ayyuş G., oğlu Cafer G. ile Damla'nın dayısı Gökhan G. tutuklandı. Eser Efsane, Kahramanmaraş'ta gözyaşları arasında toprağa verildi. 4 yerinden bıçaklanan annesi Meryem Fidan ise hastanede bir hafta tedavi gördükten sonra taburcu edildi. Oğlunun en mutlu gününde öldürülmesine tanıklık eden anne Meryem Fidan, o gece ve öncesinde yaşananları anlattı.
"HABERİMİZ BİLE YOKTU"
4'ü erkek 10 çocuğundan biri olan, ismini değiştirse de Ali ismiyle andığı oğlunu en mutlu gününde kaybetmenin acısını yaşayan Fidan, Damla ve Eser'in kaçtıklarından ilk başta haberleri olmadığını söyledi. Oğlunun gelinini eve getirince olaydan haberi olduğunu ifade eden Meryem Fidan, "Kız, 'Gel beni götür. Kolumdaki bileziği ve zinciri aldılar, bana eziyet ediyorlar gel beni kurtar' demiş. Oğlan da alıp gelmiş haberimiz bile yoktu, biz Maraş'taydık. Oğlan da köyde duruyordu buraya alıp gelmiş. Ondan sonra kızın babası ve annesi buraya geldi. Babası 'İlla kınası yakılacak, gelinliği ile evimden çıkacak' dedi. Biz de 'Tamam' dedik. Gidip gelinliğini, kına elbisesini, kınaları satın aldık" diye konuştu.
OĞLUNUN EN MUTLU GÜNÜNDE ÖLÜMÜNE TANIKLIK ETTİ
Olaydan kısa bir süre önce biber gazı sıkıldığını ifade eden Meryem Fidan, dünürü Mehmet G.'nin oğlunun boğazını kestiğini görünce hemen müdahale etmek istediğini o sırada da Cafer G.'nin kendisini bıçakladığını söyledi. Oğlunun en mutlu gününde ölümüne tanıklık eden Meryem Fidan, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Bıçaklamadan önce gözümüze biber gazı sıktılar. 'Aman ne acı, ne oldu da bizim gözlerimiz yandı' dedim. Millet gözlerinin ovuşturuyordu. Oynarken avuçlarının içindeymiş ve sıkmışlar. Bizim hiçbir şeyden haberimiz yok. Bu işin başımıza geleceğini bilsek gider miydik? Oyun oynuyorlardı. Annesi oynadı, kardeşleri oynadı. Kızın dayıları oynadı. Birden bir bağırtı koptu. Ben giderken adam bana bıçağı yerleştirdi mideme. Sonra arkamdan sapladı. Baktım aşağı buz gibi kan akıyor. Bir anda oldu. Oğlumun boğazının kesildiğini gözümle gördüm. Kör olası gözlerim görmeyeydi. Yüreğimden çıkmıyor, gözlerim kör olaydı. Cani adammış o. Müslüman kanı olan onu yapar mı? Bir tavuk boğazlıyorsun yüreğin acıyor. O benim ciğerimi yaktı. Daha bugün mezarından yeni geldim."
"ALİ'NİN PARASI HEPİNİZİ ÖLDÜRECEK"
Aldığı bıçak darbeleri yerine atılan dikişleri gösteren Meryem Fidan, yaranın iyileştiğini ancak evlat acısının hala yüreğinde olduğunu belirterek o geceyi yaşatanların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Fidan ailesinin diğer fertleri ise her şeyin önceden planlandığını söyledi. Eser Efsane'nin yeğeni Musa Fidan, "Kına gecesinde arabayla sandalyeler geldi. Sandalyeleri dizerken 3-4 tane motor geldi, yukarı caddede bir araya girdiler. Bıçakların indiğini gördüm. Kızın kardeşi Cafer poşetle bıçağı alıp içeri girdi. Ben de hemen baba 'Poşetlerle bıçak geldi' dedim, o da 'Tamam' dedi. O da vardı dayısına söyledi. Dayısı da 'Canınız bana emanet, kefiliniz benim' dedi. Bize bunu söyledi. Daha sonra o adamla meyve suyu almaya gittik. Arabada adam bize 'Ali'nin parası hepinizi öldürecek' dedi. Bir şey söylüyorlardı ama biz anlamadık" diye konuştu.
"HASTANEYE VARIĞIMIZDA DA 'ÖLDÜ' DEDİLER"
Amcasının boğazının kesildiğine de tanıklık eden Musa Fidan, şöyle devam etti:
"Kına yakıldı, herkes halay çekiyordu, 'Gelinle damat çiftetelli oyasın' denildi. O arada kendi aralarında kavga çıktı. Oraya gidip geldim, adam kafasını kaldırıp boğazını kesti. O sırada karşısında Damla vardı, çiftetelli oynuyorlardı. Babam arabayı çalıştırdı. Bir kız geldi kapıyı açıp hala biber gazı sıkıyordu bize. Ben indim o kızı da dövdüm. Ondan sonra hastaneye gitmek için yola çıktık. Yolda bir ambulans bulduk 'Yaralımız var' dedik. Ambulansla hastaneye götürdüler. Hastaneye vardığımızda da 'Öldü' dediler."
"ORTALIK BİRDEN KARIŞTI"
Eser Efsane'nin kardeşi Musa Fidan da ilk kına da herkesin çalan müzikler birlikte oynadığını ve hiçbir şeyden şüphelenmediklerini söyledi. Fidan, "Kına gecesinde rahmetlinin başına gelmiş kayınbabası bekliyor. 'Ali bu niye başında bekliyor. Şunu kov da gitsin' dedim. Kendisi de 'Sus Musa. Kimseye karışma, burada dövüş çıkarma' dedi. Kayınbabası daima Azrail gibi tepesinde bekliyordu. Sonra birden ortalık karıştı. Hemen koştum baktım rahmetli geliyor boğazını tutarak. Rahmetli bir kere yere düşmüş suratı kan. 'Ali ne oldu?' dedim. Sesini çıkaramadı, eli yüzü kan içinde. Elini çekip baktım, boğazı kesilmiş. Hemen Ali'yi alıp ağabeyimin yanına gittim" diye konuştu.
Eser'i ağabeyi Adem ve yeğeni Musa Fidan ile birlikte otomobile bindirip hastaneye yetiştirmeye çalıştıklarını, o sırada gelin tarafının erkek tarafına saldırdığını ifade eden Musa Fidan, annesi Meryem Fidan'ın bıçaklandığını da ağabeyi Eser'i götürdükleri hastanede öğrendiklerini söyledi.
Türkiye'nin gündemine oturan cinayetle ilgili cumhuriyet savcısı tarafından başlatılan soruşturma devam ederken, Eser Efsane ile eşi Damla Efsane'den geriye kına gecesinde çekilen fotoğraf ve video görüntüleri kaldı. Damadın yakınları tarafından çekilen fotoğraf karelerinden biri ise dikkat çekti. Fotoğrafta Mehmet G., Eser Efsane'nin yanında yer alırken, bu kare akıllara suçunu itiraf eden Mehmet G.'nin emniyetteki ifadesinde 'Eser'i kınada ibret olması amacıyla öldürmek için fırsat kolluyordum. Bunun için üzerime bir hafta kadar önce bir bıçak aldım. Kına boyunca fırsat kolladım, hatta bir ara damadım Eser'in yanında oturdum." sözlerini getirdi.