Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 14 Temmuz 2020'de Büyükçekmece'de temizlik işçileri tarafından 7 poşet içerisinde bulunan ceset parçalarının 11 Temmuz'da eşi tarafından kayıp ilanı verilen Süleyman Akbaba'ya ait olduğunun belirlendiği anlatıldı.
Olayla ilgili yakalanan sanığın yaklaşık 1,5 yıl eşiyle ilişki yaşadığını iddia ettiği Akbaba'yı öldürmeyi planladığı ve olay tarihinden bir gün önce araç kiraladığı belirtildi. Sanık Alpaslan'ın eşine maktulü çağırmasını söylediği, maktul eve girdikten sonra sanığın direncini kırmak için önce kafasına bir cisimle vurduğu, sonrasında defalarca maktulü bıçaklayarak öldürdüğü ve cesedi parçalara ayırıp poşetlere koyduğu aktarıldı. Süleyman Akbaba'nın (48) öldürülüp parçalara ayrılmasına ilişkin haklarında dava açılan tutuklu karı-koca için karar verildi.
"OLAY NEDENİYLE ÜZGÜNÜM"
Alparslan Aslan savunmasında "Sizin burada gördüğünüz madalyonun görünen yüzüdür. Ben maktulle olay gününden önce Tekirdağ'a arsa bakmaya gitmiştim. İstesem orada öldürürdüm. Neden gelip evimin içinde öldüreyim. Ben olan biteni birebir anlattım. Nasıl ki namussuzluğun, şerefsizliğin bir cezası yoksa namuslu olmanın da cezasının olmaması lazım. Olay nedeniyle üzgünüm. Beni bir buçuk sene kandırdı. Beni kandırdığı gibi adaleti de kandırmaya çalışıyor. Bu namuslu ile namussuzun savaşıdır. Ben sadece adalet istiyorum" dedi.
"BENİM CİNAYETLE ALAKAM YOK"
Nurbar Aslan ise eşi Alparslan'ın tehditi üzerine maktulü eve çağırdığını belirterek "Benim cinayetle hiçbir alakam yok. Alpaslan bıçağı boğazıma dayayıp Süleyman'ı eve çağırttırdı. Ben bu eylemi yapacağını bilemezdim. Beni alt komşuma gönderdi sonra eylemi gerçekleştirdi. Beni çocuklarımla tehdit etti. Ölümle tehdit etti. Olayı gördükten sonra ben bu adamdan ne bekleyebilirim ki. Bir insanı o hale getiren beni de o hale getirebilirdi. İki senedir ben de mağdurum. Çocuklarımı bana göstermiyorlar. Beraatımı ve tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti tutuksuz sanıklar İmran B. ve Ömer F.Ç.'nin beraatına karar verdi. Heyet Alparslan Aslan'a "Kasten öldürme" suçundan haksız tahrik indirimi uygulanarak 18 yıl hapis cezası verdi. Nubar Aslan ise "Kasten öldürmeye yardım" suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.