Sınavda başarı duası olarak okunan Kalem Suresi ve sınav duası, iyi bir okula girmek için sınava hazırlanan LGS adaylarınca araştırılıyor. Binlerce öğrenci, uzun çabalarının ve emeğinin karşılığını almak için yarın LGS sınavına girecek. Sınavdan önce, sınav duası olarak okunacak sureleri ve duaları araştıran binlerce aday, sınavda başarı duası olarak Kalem Suresi nasıl okunur sorusuna yanıt arıyor. LGS sınavında başarılı olmak için okunacak dualar ve sureler hem aileler hem de adaylar tarafından sık sık tekrarlanıyor. İşte en etkili, faziletli, zihni açan, ruha ferahlık veren sınav duaları…
İşte sınavdan önce ve sınav sırasında okunacak, en etkili başarı duaları;
SINAV DUASI ARAPÇA OKUNUŞU
Rebbi ethılni müdhale sıdkin ve ahricni muhrace sıdkin vec al li min ledünke sültanen nasira.
SINAV DUASI TÜRKÇE OKUNUŞU
Ya Rabbi! Beni doğru giriş ile girdir ve doğru çıkış ile çıkar. Ya Rab, katından bana yardımcı kuvvet nasip eyle.
Bu dua sınava girilmeden 3 kez okunursa, Allah imtihana girecek olan kişiye yardımcı olacaktır.
KALEM SURESİ ARAPÇA OKUNUŞU
Bismillahirrahmanirrahim
1. Nun velkalemi ve ma yesturune.
2. Ma ente binı'meti rabbike bimecnunin.
3. Ve inne leke leecren ğayre memnunin.
4. Ve inneke le'ala hulukın 'azıymin.
5. Fesetubsıru ve yubsırune.
6. Bieyyikumulmeftunu.
7. İnne rabbeke huve a'lemu bimen dalle'an sebiylihi ve huve a'lemu bilmuhtediyne.
8. Fela tutı'ılmukezzibiyne
9. Veddu lev tudhinu feyudhinune.
10. Ve la tutı' kulle hallafin mehiyni.
11. Hemmazin meşşain binemiymin.
12. Menna'ın lilhayri mu'tedin esiymin.
13. 'utullin ba'de zalike zeniymen.
14. En kane za malin ve beniyne.
15. İza tutla 'aleyhi ayatuna kale esatıyrulevveliyne.
16. Senesimuhu 'alelhurtumi.
17. İnna belevnahum kema belevna ashabelcenneti iz aksemu leyasri munneha musbihıyne.
18. Ve la yestesnune.
19. Fetafe 'aleyha taifun min rabbike ve hum naimune.
20. Feasbehat kessariymi.
21. Fetenadev musbihıyne.
22. Eniğdu 'ala harsikum in kuntum sarimiyne.
23. Fentaleku ve hum yetehafetune.
24. En la yedhulennehelyevme 'aleykum miskiynun.
25. Ve ğadev 'ala hardin kadiriyne.
26. Felemma reevha kalu inna ledallune.
27. Bel nahnu mahrumune.
28. Kale evsetuhum elem ekul lekum levha tusebbihune.
29. Kalu subhane rabbina inna kunna zalimiyne.
30. Feakbele ba'duhum 'ala ba'dın yetelavemune.
31. Kalu ya veylena inna kunna tağıyne.
32. 'asa rabbuna en yubdilena hayren minha inna ila rabbina rağıbune.
33. Kezalikel'azabu ve le'azabul'ahıreti ekberu lev kanu ya'lemune.
34. İnne lilmuttekıyne 'ınde rabbihim cennatin ne'ıymi.
35. Efenec'alulmuslimiyne kelmucrimiyne.
36. Ma lekum keyfe tahkumune.
37. Emlekum kitabun fiyhi tedrusune.
38. İnne lekum fiyhu lema tehayyerune.
39. Em lekum eymanun 'aleyna baliğatun ila yevmilkıyameti inne lekum lema tahkumune.
40. Selhum eyyuhum bizalike ze'ıymun.
41. Emlehum şureka'u felye'tu bişurekaihim in kanu sadikıyne.
42. Yevme yukşefu 'an sakın ve yud'avne ilessucudi fela yestetıy'une.
43. Haşi'aten ebsaruhum terhekuhum zillefun ve kad kanu yud'avne ilessucudi ve lum salimune.
44. Fezerniy ve men yukezzibu bihazelhadiysi senestedricuhum min haysu la ya'lemune.
45. Ve umliy lehum inne keydiy metiynun.
46. Em tes'eluhum ecren fehum min mağremin muskalune.
47. Em 'ındehumulğaybu fehum yektubune.
48. Fasbir lihukmi rabbike ve la tekun kesahıbilhuti iz nada ve huve mekzumun.
49. Levla en tedarekehu nı'metun min rabbihi lenubize bil'arai ve huve mezmumun.
50. Fectebahu rabbuhu fece'alehu minessalihıyne.
51. Ve in yekadulleziyne keferu leyuzlikuneke biebsarihim lemma semi'uzzikre ve yekulune innehu lemecnunun.
52. Ve ma huve illa zikrun lil'alemiyne.
KALEM SURESİ TÜRKÇE ANLAMI
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
1 - Nûn, Kaleme ve yazdıklarına andolsun.
2 - Sen Rabbinin nimetiyle mecnun değilsin.
3 - Kuşkusuz senin için tükenmez bir ecir var.
4 - Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.
5 - Sen de göreceksin, onlar da görecek.
6 - Hanginizde imiş o fitne ve cinnet.
7 - Doğrusu Rabbin, yolundan sapanı en iyi bilendir. Hidayete ereni de en iyi bilen O'dur.
8 - O halde, yalanlayıcılara itaat etme.
9 - Onlar istediler ki yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
10 - Şunların hiçbirine boyun eğme: Yemin edip duran aşağılık,
11 - Daima kusur arayıp kınayan, hep lâf götürüp getiren,
12 - Hayra engel olan, saldırgan, günahkâr,
13 - Kaba ve haşin, sonra da kötülükle damgalı,
14 - Mal ve oğulları var diye (böyle davranır).
15 - Kendisine âyetlerimiz okunduğunda: "Eskilerin masalları" der.
16 - Yakında biz onu hortumunun (burnunun) üzerinden damgalayacağız.
17 - Biz onlara da belâ verdik, bahçe sahiplerine verdiğimiz gibi. Hani onlar sabah olunca bahçeyi mutlaka devşireceklerine yemin etmişlerdi.
18 - İstisna da etmiyorlardı ("inşaallah" demiyorlardı).
19 - Fakat onlar uyurken dolaşıcı bir belâ onu sardı da,
20 - Bahçe simsiyah kesiliverdi.
21 - Derken sabahleyin birbirlerine seslendiler:
22 - "Haydi, devşirecekseniz erkenden ekininize gidin" diye.
23 - Derken fırladılar, aralarında fısıldaşıyorlardı.
24 - "Sakın bugün hiçbir yoksul bahçeye girip yanınıza sokulmasın" diyorlardı.
25 - (Zanlarınca yoksulları) engellemeye güçleri yeterek erkenden gittiler.
26 - Fakat bahçeyi gördüklerinde: "Biz herhalde yanlış gelmişiz" dediler .
27 - "Yok, biz mahrum edilmişiz." (dediler).
28 - İçlerinde en makul olanı şöyle dedi: "Ben size Rabbinizi tesbih etsenize dememiş miydim?"
29 - "Rabbimizi tesbih ederiz, doğrusu biz zalimler imişiz." (dediler).
30 - Ardından suçu birbirlerine yüklemeye başladılar.
31 - Yazıklar olsun bize, dediler, biz azgınlarmışız.
32 - Ola ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Biz Rabbimize yönelir, ondan umarız.
33 - İşte azap böyledir. Elbette ahiret azabı daha büyüktür. Fakat bilselerdi.
34 - Kuşkusuz korunanlar için de, Rableri katında nimetleri bol bahçeler vardır.
35 - Öyle ya, teslimiyet gösterenleri suçlular gibi tutar mıyız hiç?
36 - Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz?
37 - Yoksa size ait bir kitap var da onda mı okuyorsunuz?
38 - O kitapta, "beğendiğiniz her şey sizindir" diye mi yazılı?
39 - Yoksa, "ne hükmederseniz mutlaka sizindir" diye sizin lehinize olarak tarafımızdan verilmiş, kıyamet gününe kadar geçerli kesin sözler mi var?
40 - Sor bakalım onlara, içlerinden ona kefil hangisi?
41 - Yoksa ortakları mı var onların? Doğru iseler ortaklarını getirsinler.
42 - O gün işler zorlaşır ve secdeye davet edilirler. Fakat güç yetiremezler.
43 - Gözleri düşük bir halde kendilerini bir zillet kaplar. Oysa onlar sapasağlam iken de secdeye davet ediliyorlardı.
44 - Bu sözü yalanlayanı bana bırak. Onları bilmedikleri yönden derece derece azaba yaklaştıracağız.
45 - Onlara mühlet veriyorum. Doğrusu benim tuzağım sağlamdır.
46 - Yoksa onlardan bir ücret istiyorsun da bu yüzden onlar ağır bir borç altında mı kalıyorlar?
47 - Yoksa gayb onların yanlarında da onlar mı yazıyorlar?
48 - Rabbinin hükmüne sabret, balık sahibi gibi olma. Hani o öfkeye boğulmuş da nida etmişti.
49 - Rabbinden bir nimet yetişmiş olmasaydı, elbette kınanacak bir halde ıssız bir diyara atılacaktı.
50 - Fakat Rabbi onu seçti de iyilerden kıldı.
51 - O kafirler Kur'ân'ı işittikleri zaman neredeyse seni gözleri ile devireceklerdi. Bir de durmuşlar "o bir deli" diyorlar.
52 - Halbuki o âlemler için bir öğüttür.
FETİH SURESİ ARAPÇA OKUNUŞU
Bismillahirrahmanirrahîm
1 - İnna fetahna leke fetham mübına
2 - Li yağfira lekellahü ma tekaddeme min zembike ve ma teahhara ve yütimme nı'metehu aleyke ve yehdiyeke sıratam müstekıyma
3 - Ve yensurakellahü nasran azıza
4 - Hüvellezı enzeles sekınete fı kulubil mü'minıne li yezdadu imanem mea ımanihim ve lillahi cünudüs semavati vel ard ve kanellahü alımen hakıma
5 - Li yüdhılel mü'minıne vel mü'minati cennatin tecrı min tahtihel enharu halidıne fıha ve yükeffira anhüm seyyiatihim ve kane zalike ındellahi fevzen azıyma
6 - Ve yüazzibel münafikıyne vel münafikati vel müşrikıne vel müşrikatiz zannıne billahi zannez sev' aleyhim dairatüs sev' ve ğadıbellahü aleyhim ve leanehüm ve eadde lehüm cehennem ve saet masıyra
7 - Ve lillahi cünudüs semavati vel ard ve kanellahü azızen hakıma
8 - İnna erselnake şahidev ve mübeşşirav ve nezıra
9 - Li tü'minu billahi ve rasulihi ve tüazziruhu ve tuvekkiruh ve tusebbihuhu bükreten ve ezıyla
10 - İnnellezıne yübayiuneke innema yübayiunellah yedüllahi fevka eydıhim fe men nekese fe innema yenküsü ala nefsih ve men evfa bi ma ahede aleyhüllahe fe se yü'tıhi ecran azıyma
11 - Se yekulü lekel mühallefune minel a'rabi şeğaletna emvalüna ve ehluna festağfir lena yekulune bi elsinetihim ma leyse fi kulubihim Kul fe mey yemlikü leküm minellahi şey'en in erade biküm darran ev erade biküm nefa bel kanellahü bima ta'melune habıra
12 - Bel zanentüm el ley yenkaliber rasulü vel mü'minune ila ehlıhim ebedev ve züyyine zalike fı kulubiküm ve zanentüm zannes sev' ve küntüm kavmen bura
13 - Ve mel lem yü mim billahi ve rasulihı fe inna a'tedna lil kafirıne seıyra
14 - Ve lillahi mülküs semavati vel ard yağfiru li mey yeşaü ve yüazzibü mey yeşa' ve kanellahü ğafurar rahıyma...
15 - Se yekulül mühallefune izen talaktüm ila meğanime li te'huzuha zeruna nettebı'küm yürıdune ey yübeddilu kelamellah kul len tettebiuna kezaliküm kalellahü min kabl fe se yekulune bel tahsüdunena bel kanu la yefkahune illa kalıla
16 - Kul lil muhallefıne minel a'rabi se tüd'avne ila kavmin ülı be'sin şedıdin tükatilunehüm ev yüslimun fe in tütıy'u yü'tikümüllahü ecran hasena ve in tetevellev kema tevelleytüm min kablü yüazzibküm azaben elıma
17 - Leyse alel a'ma haracüv ve la alel a'raci haracüv ve la alel meriydı harac ve mey yütıılahe ve rasulehu yüdhılhü cennatin tecrı min tahtihel enhar ve mey yetevelle yüazzibhü azaben elıma
18 - Le kad radıyallahü anil mü'minıne iz yübayiuneke tahteş şecerati fe alime ma fı kulubihim fe enzeles sekınete aleyhim ve esabehüm fethan karıba
19 - Ve meğanime kesiraten ye'huzuneha ve kânallahü aziyzen hakiyma
20 - Ve adekümüllahü meğanime kesiraten te'huzuneha fe accele leküm hazihı ve keffe eydiyen nasi anküm ve li tekune ayetel lil mü'minıne ve yehdiyeküm sıratam müstekıyma
21 - Ve uhra lem takdiru aleyha kad ehatallahü biha ve kanellahü ala külli şey'in kadıra
22 - Ve lev katelekümüllezıne keferu le vellevül edbara sümme la yecidune veliyyev ve la nesıyra
23 - Sünnetellahilletı kad halet min kabl Ve len tecide li sünnetillahi tebdıla
24 - Ve hüvellezı keffe eydiyehüm anküm ve eydiyeküm anhüm bi batni mekkete mim ba'di en azferaküm aleyhim ve kanellahü bi ma ta'melune basıyra
25 - Hümüllezıne keferu ve sadduküm anil mescidil harami vel hedye ma'kufen ey yeblüğa mehılleh ve lev la ricalüm mü'minune ve nisaüm mü'minatül lem ta'lemuhüm en tetauhüm fe tüsıybeküm minhüm mearratüm bi ğayri ılm li yüdhılellahü fı rahmetihı mey yeşa'lev tezeyyelu le azzebnellezıne keferu minhüm azaben elıma
26 - İz cealellezıne keferu fi kulubihimül hamiyyete hameyyetel cahiliyyeti fe enzelellahü sekınetehu ala rasulihi ve alel mü'minıne ve elzemehüm kelimetet takva ve kanu ehakka biha ve ehleha ve kanellahü bi külli şey'in alıma
27 - Le kad sadekallahü rasulehür ru'ya bil hakk le tedhulünnel mescidel harame in şaellahü aminıne muhallikıyne ruuseküm ve mükassıriyne la tehafun fe alime ma lem ta'lemu fe ceale min duni zalike fethan karıba
28 - Hüvellezı erseIe rasulehu bil hüda ve dınil hakkı li yuzhirahu aled dıni küllih Ve kefa billahi şehıda
29 - Muhammedür rasulüllah vellezıne meahu eşiddaü alel küffari ruhamaü beynehüm terahüm rukkean süccedey yebteğune fadlem minellahi ve rıdvana sımahüm fı vücuhihim min eseris sücud zalike meselühüm fit tevrati ve meselühüm fil incıl ke zer'ın ahrace şat'ehu fe azerahu festağleza festeva ala sukıhı yu'cibüz zürraa li yeğıyza bihimül küffar veadellahüllezıne amenu ve amilus salihati minhüm mağfiratev ve ecran azıyma...
FETİH SURESİ TÜRKÇE ANLAMI
Rahman ve Rahim olan Allah'ın (c.c) adıyla
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7- Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - Yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12- Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir...
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.