Irak'ın kuzeyinde 2019 yılında yürütülen Pençe-3 harekatında şehit düşen 27 yaşındaki Piyade Teğmen Kamuran Ablak'ın Kocaeli Gölcük'teki kabrini ziyarete giden eşi ve ablası, şehitlikte karşılaştıkları manzara karşısında gözyaşlarına boğuldu. Kar yağışının etkili olduğu ilçede buz gibi havada şehitlerin mezarlarına yağan karı temizleyen 7. sınıf öğrencisi Yunus Emre, şehitlere olan vefasıyla hem yürekleri ısıttı, hem de şehit ailesini ağlattı.
Pençe 3 Harekâtı'na katılan 27 yaşındaki Kamuran Ablak, arama-tarama görevi esnasında kalp krizi geçirdi. Ablak yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Naşı memleketi Kocaeli'nin Gölcük İlçesinde vatan toprağına emanet edilen şehidin ismi mahallesindeki ortaokula verildi. Şehidin okulunda okuyan bir öğrenci ise gösterdiği hassasiyetle şehit ailesini hem hüzne hem de sevince boğdu.
ŞEHİT MEZARLARINDAKİ KARLARI TEMİZLEDİ
Şehit Kamuran Ablak'ın mezarını sık sık ziyarete giden ablası Pınar ve eşi Esma Ablak, son yaptıkları ziyarette küçük bir çocuğun şehidin mezarına yağan karları temizlediğini gördü. Daha sonra sırasıyla diğer şehitlerin mezarlarını da temizleyen çocuğa dikkat kesildiklerini belirten şehidin ablası Pınar Ablak; "Şehit kardeşimin eşiyle birlikte sık sık şehitliğe gideriz. Yehitlik yüksek tepelik bir yerde. O gün hava kar yağışlı ve çok soğuktu. Biz otomobille o yokuşu çok zor çıktı. Şehit kardeşimin mezarına doğru gidince bir çocuğun mezarı temizlediğini gördük. Yağan karları temizlemiş ve mezarda bulunan kuşluktaki buzları kırıp temizlemeye çalışıyordu. Biz yaklaşınca çekindi ve diğer şehit mezarlarına yöneldi. O anda hem şehidimizin eşi hem de ben çok duygulandık. İsminin Yunus Emre olduğunu öğrendiğimiz çocuk, o soğukta şehitliğe bisikletiyle çıkmış. Üzeri ıslanmış ve elinde eldiveni bile yoktu. Çok üşümesine rağmen mezarları temizlemeye devam ediyordu" dedi.
"BEN ŞEHİDİN OKULUNDA OKUYORUM"
Şehidin isminin verildiği okulda okuyan 12 yaşındaki Yunus Emre'nin şehidine vefasına çok duygulandıklarını ve gözyaşlarına hakim olamadıklarını belirten şehit ablası Pınar Ablak; "Biz şehidimizin başında Kur'an-ı Kerim okurken, Yunus bir süre sonra yanımıza geldi. Bizi bekledi. Sonra bize siz Kamuran abinin nesi oluyorsunuz dedi. Sanki şehidi yıllarca tanıyormuş gibi sorunca şaşırdık, şehidimizin eşi Esma cevap verdi. Ben eşi o da ablası dedi. Bende sen nerden tanıyorsun deyince. O da bize 'ben onunu adını taşıyan okulda okuyorum' dedi. Biz çok şaşırdık ve farklı bir hisse kapıldık. Gözlerimiz doldu. Sonra nasıl geldiğini sorduğumuzda bisikletle geldiğini söyledi. Her zamanda geliyormuş anma biz ilk defa karşılaştık.
"BİZ YUNUSLA GURUR DUYDUK"
Yunus Emre'nin şehit mezarlarındaki karı temizlemesinin yüreklerine dokunduğunu belirten Pınar Ablak;"O günden sonra Yunus'u okulunda ziyaret edip hem teşekkür etmek, hem de hediye vermek istedik. Ancak okuluna gittiğimizde öğretmenleri Yunus'un hasta olduğunu ve okula gelmediğini söylediler. Bunun üzerine ev adresine ulaşarak Yunus'u gidip evinde ziyaret ettik. Annesine Yunus'un koca yürekli, vefalı bir çocuk olduğunu ve onunla gurur duymalarını gerektiğini söyledik. Yunus bize iki günde bir şehitliğe gidip mezarları temizlediğini söyledi. Bende Yunus'a " Yunus sen çok güzel bir çocuksun. O soğukta kimsenin yapmadığını sen yaptın. Gidip şehitlerinin mezarlarını temizledin. Onlara vefa gösterdin. Ne mutlu bu ülkeye ki senin gibi kocaman yürekli, vefalı çocukları var. Biz seninle gurur duyduk. Senin gibi şehitlerine hayranlık duyan çocuklarımız olduğu müddetçe kimse bu ülkenin sırtını yere getiremez dedim" diye konuştu.