15 Temmuz darbesinde Acıbadem'de bulunan Türk Telekom binasına girmeye çalışan darbeciler burada kendilerine direnen vatandaşlara ateş açtı. Acıbadem Mahallesi Muhtarı Mete Sertbaş darbeci askerleri ikna etmeye çalışırken yakın mesafeden vuruldu. Askerler halkın hastaneye götürmesine müsaade etmeyince Sertbaş, olay yerinde şehit düştü.
Muhtar Sertbaş'ın kızı Selin, bu olaylar yaşandığında henüz 12 yaşındaydı ve hiçbir şeyin farkında değildi. Babasını kaybettiği gecenin sabahında yaşananların videosunu Selin de izledi, annesi yıkıldı ama o küçük yaşına rağmen dik durdu ve ailesine destek oldu. Bu yıl liseden mezun olan Selin, babasını ve üniversite hayallerini SABAH'a anlattı.
"MEZUNİYETİMDE BABAMIN DA OLMASINI, GURURLANMASINI İSTERDİM"
Mezuniyetine Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek'in velisi olarak katıldığını ve bunun kendisini çok mutlu ettiğini ifade eden Selin, "Babamın mezuniyetimde yanımda olmasını ve beni sahnede görüp gururlanmasını isterdim. O beni bir yerlerde görüyor biliyorum ama yine de üzülüyorum. Üniversite sınavına da girdim, iktisat okumak ve babam gibi devlet adamı olmak, onun yolundan ilerlemek istiyorum. Hem ona layık bir evlat olabilmek hem de devletimize milletimize faydalı olmak için uğraşıyorum" diye konuştu.
"ONUN KIZI OLDUĞUM İÇİN GURUR DUYUYORUM"
Kendisini Acıbadem mahallesinde babasının emaneti olarak gördüklerini dile getiren Selin, "Babam çok iyi bir insandı, Acıbadem'i de işini de çok seviyordu. İzin kullanmazdı, sürekli işe gitmek isterdi, hatta Pazar günleri bile çalışırdı. Onun kızı olduğum için çok mutluyum, gurur duyuyorum. Babam Acıbadem'in insanlarını çok seviyordu, artık onlar da beni çok seviyor. Herkes babama çok benzediğimi söylüyor. Kimseyi incitmezdi, çok kibardı ben de öyle biriyim" şeklinde konuştu.
"DARBENİN NE DEMEK OLDUĞUNU BİLMİYORDUM"
Babasını kaybettiği ilk zamanlar durumun çok farkında olmadığını ama gün geçtikçe ve büyüdükçe yokluğunu daha çok hissettiğini söyleyen Selin, 15 Temmuz günü yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: "O akşam ailece yemek yemiştik. Annem namaz kılıyordu babam da dışarı çıktı, biz kardeşimle birlikte hemen uyuduk.
Darbenin ne demek olduğunu bilmiyordum anneme sormuştum. Sabaha karşı annem telefon almış ve babamın vurulduğunu öğrenmiş. Sabah olduğunda bana babamın öldüğünü söylediler ama ben hala ne olduğunu anlamamıştım. Birkaç saat sonra bana babamın öldüğü anın videosunu izlettiler, galiba o zaman kabul ettim babamın şehit edildiğini. İlk birkaç yıl geri geleceğini düşünüyordum ama şu an çok daha iyi idrak ediyorum."
ACIBADEM'İN 'METE ABİSİ'
Eşinin Acıbadem'in Mete abisi olduğunu dile getiren Rahşan Sertbaş, "Esnafları dolaşır dertlerini dinlerdi. Akşam yemeğe beklerdim ama geldiğinde mahalleliyle birlikte karnını doyurduğunu söylerdi. Ömrünü Acıbadem'e vermişti. Babası da aynı mahallede 20 sene muhtarlık yaptı, babasının mesleğini Mete devraldı ve karşısına hiç başka aday çıkmadı" ifadelerini kullandı.
"DIŞARDAN GÖRENLER GÜLMEMİZİ DEĞİL HEP AĞLAMAMIZI İSTİYOR"
Bu süreçte diğer şehit ve gazi aileleriyle bir araya geldiklerini ve birbirlerini anladıklarını belirten Sertbaş, şunları söyledi: "Bu sene 6'ıncı seneyi dolduruyoruz. Acılar, hüzünler, duygusallık bir arada. Şehit aileleriyle bir araya geldiğimiz zaman beraber gülüyoruz, beraber ağlıyoruz.
Dışardan gören insanlar gülmemizi değil hep ağlamamızı istiyorlar anlayamıyorlar. Ama ne yazık ki hayatımıza devam etmemiz gerekiyor. İki çocuğum var ve onlar için ayakta kalmak zorundayım. Allah bir daha o günleri yaşatmasın. Çok şükür pırlanta gibi çocuklarım var ve biz her zaman Türkiye'nin yanındayız."
"5 YAŞINDAKİ OĞLUMU CUMHURBAŞKANIMIZ TEDAVİ ETTİRDİ"
Küçük çocukları Efe'nin babasını kaybettiğinde henüz 5 yaşında olduğunu ve konuşamadığını söyleyen Sertbaş, oğlunun tedavisini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptırdığını ifade etti ve şöyle devam etti: "Cumhurbaşkanımız bizi muhtarlar gününde yemeğe davet etmişti.
Ankara'ya gittik ve ben orada kendisini evimize davet ettim. O da kırmadı bizi ve 2 Ekim 2016'da evimize geldi. Ben oğlumun konuşamadığını söylemiştim. Ertesi gün hemen aradılar ve bizi dil terapisine yönlendirdiler. Sağ olsun elinden gelen her şeyi yaptı, devletimiz her zaman yanımızda oldu. Bu 6 yıllık süreci hep beraber atlattık."
'BABA BEN MEZUN OLDUM, HER ŞEY İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM'
Kaymakam Demirtaş'ın kızının velisi olarak mezuniyete katılmasının kendisini çok etkilediğini Sertbaş, "Kızım gururla elinde o meşaleyi taşıyarak önümden geçti. Gözlerim yerlerde 'Mete de olsaydı kızımızın mezuniyetini görseydi' dedim ama inanıyorum o da yanımızda mutlaka.
Kep töreninin hemen ertesi günü Mete'nin mezarına gittik. Kızım kepini ve diplomasını da yanına aldı ve 'Baba mezun oldum, her şey için teşekkür ederim. Ben de senin izinden gitmek istiyorum inşallah üniversite sınavım da iyi gider' dedi. Babalar günü yaklaşıyordu, babalar gününü de kutladık" şeklinde konuştu.
YÜZBAŞI RÜTBELİ BİR DARBECİ SIRTINDAN VURDU KALDIRIMDA ŞEHİT DÜŞTÜ
49 yaşındaki Mete Sertbaş, Acıbadem Mahallesi Muhtarı'ydı. Evli ve 2 çocuk babasıydı. 15 Temmuz gecesi İstanbul Acıbadem'deki Türk Telekom binasını basmaya çalışan hain darbecilere karşı halkla birlikte direndi. Yüzbaşı rütbeli bir darbecinin kameralar önünde onu sırtından vurmasıyla kaldırımda şehit düştü. Hain darbeci yüzbaşı ise, özel harekat polisleriyle girdiği çatışmada öldürüldü. Muhtar Mete Sertbaş, aslen Erzincan Refahiye'liydi. İki dönemdir Acıbadem Mahalle Muhtarlığı yapan Sertbaş'ın en büyük hayali, Acıbadem'e park ve bir kültür merkezi yaptırmaktı.