İstanbul'da "Kadının sorunu, Erkeğin Meselesi" mottosuyla düzenlenen etkinliğe katılan Merve, "Gazetelerde haberlerim çıktıktan sonra insanların bana inancı arttı. Herkesin bana bakış açısı değişti. Artık kız çocuklarına yapılan bu baskının bitmesi için birinin el atması gerektiğini düşünüyordum. O kişi de ben oldum. Kız çocuklarının umudu oldum." dedi.
Etkinliği düzenleyen Semra-Enver Yücel Vakfı Başkanvekili Begüm Yücel ise, "Artık kadınların sorunlarının erkekler tarafından da konuşulmasını istiyoruz. Erkekler ne zaman bu bizim de meselemiz derse vakfımız hayalini gerçekleştirmiş olur. İl il gezip kadınların, çocukların sorunlarını öğrenip onlara dokunmayı amaçlıyoruz." diye konuştu.
Etkinlik biletlerinin satışından elde edilen gelirin kız çocuklarının eğitimi için kullanılacak olan Semra-Enver Yücel Vakfı (SEY) tarafından geleceğe dair konuşmaların yapıldığı "Future Talks", "Kadının Sorunu, Erkeğin Meselesi" sloganıyla geçtiğimiz gün gerçekleşti. Konuşmaların ana başlığı, kadın sorunlarının geleceği oldu. Düzenlenen etkinlikte toplumsal cinsiyet eşitsizliği tüm boyutlarıyla ele alındı.
SEY Vakfı Vakfı Başkan Vekili Begüm Yücel SABAH'a yaptığı açıklamada: "Artık kadınların sorunlarının erkekler tarafından da konuşulmasını istiyoruz. Erkekler ne zaman bu bizim de meselemiz derse SEY Vakfı hayalini gerçekleştirmiş olur. Mesela Şanlurfa'da bir kız çocuğu olarak kendi ayakları üzerinde durup isyan eden Merve Akpınar beni kendine hayran bıraktı. Bundan sonraki gelecek planımız Türkiye'yi il il gezip kadınların, çocukların sorunlarını öğrenip onlara dokunmayı amaçlıyoruz. Global düşünüp, yerel hareket edeceğiz. En büyük hayalimiz ileride SEY Vakfı adına bir okul açıp, tamamı burslu öğrencileri okutmak" derken, etkinliğe konuşmacı olarak katılan Şanlıurfa'da "sen kızsın hentbol oynayamazsın" tepkilerine rağmen sporuna tüm gücü ile sahip çıkan 14 yaşındaki Merve Akpınar ise, "Gazetelerde haberlerim çıktıktan sonra insanların bana inancı arttı. Herkesin bana bakış açısı değişti. Ben zaten artık kız çocuklarına yapılan bu baskının bitmesi için birinin el atması gerektiğini düşünüyordum. O kişi de ben oldum. Kız çocuklarının umudu oldum. Omuzumda çok büyük bir yük var. Bizim mahalledeki hentbol oynamak isteyen kız arkadaşlarıma babaları izin vermiyordu, bazı öğretmenlerimiz bile ters ters bakıyordu. Benim medyada yer almamdan sonra şimdi babalar kızlarına izin veriyor, onları destekliyorlar. Bana "Merve sen iyi ki öyle konuştun. Bizim de kaderimizi değiştirdin" dediler. Benim yapacağım konuşmalar artık diğer kız çocuklarına cesaret verecek." İfadelerini kullandı.
YAZDIĞIM SENARYOLARDA HEP GÜÇLÜ KIZ ÇOCUKLARININ HİKÂYELERİNE YER VERMEYE ÇALIŞIYORUM
Future Talks by SEY Vakfı etkinliğinde, senarist Sema Ergenekon, Avukat Rezan Epözdemir ve Psikiyatrist Gücan Özer de birer konuşma yaptı. Sema Ergenekon, "Yazdığım senaryolarda hep güçlü kız çocuklarının hikâyelerine yer vermeye çalıştım. Senaryoda şiddet gören kadın koyuyorsam, onu şiddetten kurtulan ve zirveye çıkan kadına çeviriyorum. Ben 3 çocuk annesiyim, bir anne olarak özellikle seçimlerinde yanlarında durmaya çalışıyor, haksızlığa uğradıklarında seslerini çıkartmalarını istiyorum" derken, Rezan Epözdemir ise, "Kadına şiddetle ilgili kamu vicdanını rahatsız eden görüntüleri görmek istemiyorsak, meseleyi temelden yok etmeliyiz, erkek egemen anlayışın tamamen değişmesi gerekmektedir." diye konuştu.
TEMENNİM KADINLARIN DA SİSTEME DAHİL OLABİLDİĞİ BİR DÜNYA
Psikiyatrist Dr. Gülcan Özer de konuşmasında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ilişkiler üzerindeki etkisini şu cümlelerle anlattı. "Ebeveynlikteki omurga adil olmaktan geçiyor. Kız ya da erkek oluşları onları severken bizim adil oluşumuzu engellemiyor ama yaşamsal hakları konusunda adil olmakta maalesef sorun yaşanıyor, biz erkek egemen bir toplumda yaşıyoruz, temennim cinsiyet anlamında, yaş anlamında kadınların da sisteme dâhil olabildiği bir dünya olması..."
