Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, bir süre önce sahte ürünlerle mücadele amacıyla Fikri ve Sınai Mülkiyet Haklarının Gümrüklerde Korunması Projesi'ni başlattı. Proje kapsamında kamu spotları hazırlanırken, vatandaşı bilinçlendirmek için broşür ve posterler bastırıldı.
Kampanya kapsamında hazırlanan broşürlerde, sahte ürünlerle mücadelenin vatandaşla birlikte sürdürülmesinin önemine işaret edilerek, bu ürünleri aldığından şüphelenenlerin bakanlıkla irtibata geçmesi istendi. Broşürde, "Devletin ilk önceliği halkımızı korumaktır. Sahte ürünler, halkımıza ve devletimize yöneltilen doğrudan tehdittir. Sahteyle mücadelemize destek verin. Sahte ürün almayın." uyarısında bulunuldu.
"LÜKS MARKALAR PAZARDA SATILMAZ"
Broşürde, satın alınan ürünlerin gerçek mi sahte mi olduğunun nasıl ayırt edilebileceği konusunda ipuçları verildi. Ürünün fiyat, satış yeri, ambalaj ve kalitesine dikkat edilebileceğinin altı çizilen broşürde, sahte ürünlerle ilgili şunlar kaydedildi:
"Tüm sahte ürünler gerçeklerinden daha düşük fiyatlara satılmıyor olsa da düşük fiyat iyi bir göstergedir. Fiyatı gerçek olamayacak kadar ucuzsa, büyük olasılıkla sahtedir. Lüks markalar, ilaçlar, araba parçaları gibi ürünler, sokakta ve pazarda satılmaz. Sokakta veya pazarda satılan ürünler sahte olabilir. Sahte ürünlerin ambalajı genellikle kalitesizdir. Logoların basımı doğru yapılmamış, kelimeler yanlış ve açıklamalar özensiz ya da farklı şekilde yazılmış olabilir. Sahte ürünlerin kalitesi genelikle gerçeklerinden daha düşüktür. Sahte ürünü koklayarak veya dokunarak anlayabilirsiniz."
"ÖLÜMLERE NEDEN OLABİLİR"
Bakanlık broşüründe, sahte ürünlerin güvensiz, kalitesiz ve test edilmemiş olduğu vurgulanarak, "Sahte ürünler size ve ailenize zarar verebilir. Sahte oyuncaklar, ilaç, şampuan, parfüm ve otomobil parçası gibi ürünler ciddi yaralanmalara, sağlık sorunlarına ve hatta ölümlere neden olabilir. Sahte ürün ticaretinin arkasındaki suçlular, onlara kar getirecek herhangi bir şeyi taklit etmekten kaçınmazlar." ifadesi yer aldı.
GELİRLERİ SUÇ ÖRGÜTLERİNE AKTARILIYOR
Sahte ürün gelirlerinin organize suç örgütlerine aktarıldığına işaret edilen broşürde, bu ürünleri alanların, suç örgütlerinin uyuşturucu satmasına, silah satın almasına, insan ticareti yapmasına ya da terör saldırıları düzenlemesine yardım etmiş olabileceği belirtildi.
Broşürde, sahte ürünlerin ekonomik boyutuna da yer verilerek, "Sahte ürünlerin uluslararası ticaret hacminin yılda 461 milyar doları aştığı tahmin ediliyor. Bu para ekonomiye kazandırılmıyor. Toplumun ihtiyaçları ve refahı için kullanılmıyor." ifadeleri kullanıldı.