Ramazan denince akla gelen en özel lezzetlerden biri hiç kuşkusuz pidedir. Fırınların önünde oluşan uzun kuyruklar, sokaklara yayılan mis gibi pide kokusu, Ramazan'ın gelişini müjdeliyor. Peki, Osmanlı'dan günümüze kadar süregelen pide geleneği hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz? İşte pide hakkında duymadığınız 10 ilginç bilgi...
1) EN SICAK VE EN NOSTALJİK LEZZET
Ramazan sofralarının en sıcak ve en nostaljik lezzeti... Fırınlardan yükselen mis gibi kokusuyla iştah kabartan pide, aslında sadece bir ekmek değil; yüzyıllardır süregelen bir kültürel miras. Türk mutfağında özel bir yere sahip olan bu lezzet, Orta Doğu mutfağında da farklı versiyonlarıyla kendine yer buluyor.
2) HER YÖRENİN KENDİNE HAS PİDESİ VAR
Anadolu'nun dört bir yanında farklı tariflerle sofraları süsleyen pide, her bölgenin damak zevkine göre şekilleniyor. Kayseri'nin tahinli ve etli pidesinden Kastamonu'nun çıtır kır pidesine, Karadeniz'in bol tereyağlı pidelerinden Sivas ve Konya'nın meşhur etli ekmeğine kadar çeşit çeşit versiyonu var. Ege'nin zeytinyağlı ve bol malzemeli pideleri ise apayrı bir lezzet şöleni sunuyor. Türkiye'nin neresine giderseniz gidin, sizi mutlaka farklı bir pide lezzeti karşılıyor.

3) PİDENİN KÜRESEL KARDEŞİ: PİTA
Pide, dünyada farklı kültürlerde de kendine benzer versiyonlar bulmuş bir ekmek türü. Yunanistan ve Orta Doğu mutfağında "pita" olarak bilinen bu lezzet, Hindistan'dan Adriyatik'e kadar geniş bir coğrafyada farklı formlarda karşımıza çıkıyor. Kimisi cepli, kimisi incecik, kimisi ise bol malzemeli...
4) ASIRLIK BİR KÜLTÜR
Pide, sadece bir ekmek değil, köklü bir geleneğin lezzetli temsilcisi. Osmanlı döneminde özellikle İstanbul'da gelişen bu kültür, 15. ve 16. yüzyıllarda saray mutfağından halk sofralarına kadar uzanan bir yolculuk yaptı. Ramazan ayında fırınlardan çıkan sıcak pideler, iftar sofralarının vazgeçilmezi haline gelirken, Osmanlı mutfağında da kendine özel bir yer edindi.

5) PİDE İSMİNİN TARİHİ YOLCULUĞU
Bugün iftar sofralarımızın baş tacı olan pide, aslında yüzyıllar öncesine dayanan bir hikâyeye sahip. Türklerin Anadolu'ya yerleşmesiyle birlikte farklı ekmek yapım teknikleri gelişti ve pide de bu sürecin önemli bir parçası haline geldi. Osmanlı döneminde ise ekmek ve pide çeşitleri yalnızca halk arasında değil, saray mutfağında da özel olarak üretilmeye başlandı.
6) BENZER AMA FARKLI LEZZETLER
Lezzet yolculukları bazen farklı mutfakları birbirine bağlar. Ramazan pidesiyle büyük benzerlik taşıyan Ermeni mutfağının geleneksel ekmeği matnakaş, görünümüyle pideyi andırsa da bazı belirgin farklara sahiptir. En büyük ayrım, üzerine serpilen malzemelerde ortaya çıkar. Ramazan pidesi genellikle susam ve çörek otuyla süslenirken, matnakaş sade bırakılır.
7) EN GÜZEL PİDE İÇİN İFTARI KAÇIRMAK
Osmanlı'da Ramazan ayı, yalnızca ibadet ve dayanışma ayı değil, aynı zamanda yemek kültürünün en canlı dönemlerinden biriydi. Ramazan pidesi o kadar büyük bir tutkuydu ki, insanlar en taze ve en lezzetli pideyi alabilmek için iftar saatinde bile fırın önlerinde uzun kuyruklar oluştururdu. Ellerinde yumurta, susam ve çörek otu ile fırınlara gidenler, pidelerinin üzerine kendi malzemelerini ekleterek kişiselleştirilmiş bir lezzet koyardı.
8) GELENEKSEL BİR DOKUNUŞ
Pide, sadece lezzetiyle değil, ustalık gerektiren yapımıyla da öne çıkan bir ekmek türü. Anadolu'nun bazı yörelerinde fırıncılar, hamurun üzerine tırnaklarıyla desen vererek ona karakteristik bir görünüm kazandırır. Bu gelenek, günümüzde özellikle kebapçılarda sunulan tırnaklı pide ile yaşatılmaya devam ediyor.
9) FIRINA VERİLMEDEN ÖNCE 'ŞİFA' SÜRÜLÜR
Ramazan pidesinin o yumuşacık dokusu ve parlak görünümünün tesadüf olmadığını biliyor muydunuz? Usta fırıncılar, pidenin kurumasını önlemek ve ona özel bir doku kazandırmak için fırına vermeden önce üzerine "şifa" adı verilen özel bir karışım sürer. Un ve suyun kaynatılmasıyla elde edilen bu sıvı, pidenin içinin nemli kalmasını sağlarken, dışının narin ve gevrek olmasına yardımcı olur. Ancak, eğer pidenin üzerine yumurta sürülecekse, şifa eklenmez. İşte o nefis pidenin sırrı tam da burada saklı.
10) SULTANLARIN SOFRASINDA
Osmanlı mutfağı, yalnızca zengin yemekleriyle değil, ekmek ve pide geleneğiyle de dikkat çekiyordu. Saray sofralarında sunulan pideler, sıradan fırınlarda değil, Topkapı Sarayı'ndaki "Has Fırın" adlı özel mutfakta hazırlanıyordu. Burada pişirilen pideler, yalnızca sultanlara ve saray mensuplarına özel olarak sunulurdu.