On bir ayın sultanı Ramazan 18 Haziran Perşembe günü başladı. Heyecanla beklenen Ramazan Bayramı ne zaman? Ramazan Bayramı tatili kaç gün olacak? Ramazan Bayramı (Şeker Bayramı) tatili uzatılacak mı? Hükümetten tatil açıklaması yapıldı mı?
2015 yılında mübarek Ramazan ayı perşembe günü başladı ve yine perşembe günü bitiyor. Ramazan Bayramının ilk günü Cuma gününe denk geliyor. Kadir gecesi ise 13 Temmuz Pazartesi günü.
2015 Yılı Ramazan bayramının başlangıcı ve bitiş tarihlari aşağıdaki gibidir:
AREFE 16 TEMMUZ-2015
RAMAZAN BAYRAMI (1.Gun) 17 TEMMUZ-2015
RAMAZAN BAYRAMI (2.Gun) 18 TEMMUZ-2015
RAMAZAN BAYRAMI (3.Gun) 19 TEMMUZ-2015
RAMAZAN BAYRAMI TATİLİ KAÇ GÜN?
İslam alemi için senenin en güzel zaman dilimini oluşturan Ramazan nihayet geldi. Bereket ve bolluk getiren, imanı güçlendiren, kul ile Allah arasındaki en güzel köprü konumundaki Ramazan 18 Haziran 2015 tarihinde başlayacak ve bir ay boyunca da devam edecek. Üç ayların içerisinde yer alan Ramazan' da Müslümanların oruç tutması farz kabul edilmiştir. 30 gün boyunca Allah rızası için ibadet eden kullar, Ramazan Bayramı ile ödüllendirilecektir. Son yıllar da, dünya meşakkatinin artmasından dolayı bayramlar bir tatil dönemi olarak değerlendirilemeye tabi tutuluyor. Resmi tatil ilan edilen Ramazan Bayramı 17 Temmuz' a denk gelecek. Cuma günü olması sebebi ve üç gün sürmesinden dolayı hafta sonu tatilini bayrama ekleme planı yapan vatandaşlar umduklarını bulamadı.
Geçtiğimiz sene hafta içine gelen Bayram süresini uzatma imkanını yakalamışlardı. Fakat, özellikle memleketine ziyarete gidecek olanlar ya da yurt dışına çıkacak vatandaşlar düşünüldüğü için sürenin uzatılması bekleniyor. Buna rağmen uzun bir tatilden bahsetmek söz konusu olmuyor.
Ramazan Bayramı tatilinin resmi kurumlarda çalışan personel için Çarşamba günü başlaması bekleniyor. Özel sektördeki çalışanlar içinse durum vahim görünüyor. En fazla Perşembe günü öğleden sonra tatil ilan edilmesi bekleniyor. Ayrıca, Salı gününde tatil olacağı yönünde iddialar bulunsa da henüz kesinleşmedi. Vatandaşın beklentisi ise bir haftalık tatilden yana oluyor. Yıllık iznini bayrama denk getirenlerin sayısı da artıyor.
İSLAM'DA RAMAZAN
Kur'an'ın ilk ayetlerinin vahyedildiği Kadir Gecesi bu ayın içindedir. Hangi gün olduğu bilinmemekle birlikte Ramazan ayının 27. gecesi Kadir Gecesi olarak kabul edilir.
Kadir gecesi ile ilgili Kur'anın 97.süresi olan Kadir Suresinin ilk üç ayeti şöyledir:
" Şüphesiz, biz O'nu Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. "
Bakara Suresi'ne göre Kur'an'ın İslam peygamberi Muhammed'e gönderilmesi Ramazan ayında başlamıştır ve bu ay içinde "oruç" tutmak müslümanlara emredilmiştir. İlgili ayet şöyledir:
" O Ramazan ayı ki irşad için, hak ile batılı ayırt eden, hidayet ve deliller halinde bulunan Kur'an onda indirildi. Onun için sizden her kim bu aya erişirse oruç tutsun. Kim de hasta veya yolculukta ise tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde kaza etsin. Allah size kolaylık diliyor, zorluk dilemiyor. Bir de o sayıyı tamamlamanızı ve size gösterdiği doğru yol üzere kendisini yüceltmenizi istiyor. Umulur ki, şükredesiniz! (Bakara 185) "
Bu ay boyunca gündoğumundan önceki alacakaranlık ile günbatımından sonraki alacakaranlık arasında yemek-içmek ve cinsel ilişkide bulunmak Müslümanlara yasak kılınmıştır. Mükellef olan Müslümanların Ramazan orucunu tutması farzdır.
RAMAZAN BAYRAMI NEDİR?
Ramazan Bayramı (halk dilinde Şeker Bayramı olarak da biliniyor), İslam aleminde, oruç tutma ayı olan Ramazan'ın ardından üç gün boyunca kutlanan dinî bir bayram. Hicri takvime göre onuncu ay olan Şevval ayının ilk üç gününde kutlanır. Bayramdan bir önceki gün, Ramazan ayının son günü olan arifedir.
Hicri takvim bir ay takvimi olduğu için yıllar güneş temelli miladi takvimden 11-12 gün kısadır. Bu nedenle Ramazan Bayramı her sene bir önceki seneden 11-12 gün daha erken kutlanır. Yaklaşık olarak her 33 senede bir Ramazan Bayramı aynı günlere tekabül eder.
Ramazan Bayramı: Bayram Ramazan ayının sonunda kutlandığı için bu isimle anılır. Ramazan kelimesi Arapça bir sözcük olan rama? ('kuru sıcak') kökünden gelir. Bunun nedeni muhtemelen Ramazan orucu ibadeti ilk uygulanmaya başlandığında yaz aylarına tekabül ediyor olmasıdır.
Şeker Bayramı: Bayramın Osmanlı dönemindeki adı olan "Iyd-ı Fıtır" isminden Türkçeleştirilmişidir. Iyd bayram demektir. Fıtır ise fıtır sadakası ya da fitre olarak bilinen oruç tutamayacak durumdaki Müslümanların verdiği sadakadır. Şükür sadakası olarak da bilinir. Bir teoriye göre bu "şükür" kelimesi zamanla "şeker"e dönüşmüştür. Bir başka teoriye göre ise Şeker Bayramı adı, Ramazan Bayramı'nda hurma ve şekerleme yeme geleneğine dayanır.
Adlandırma sorunu
Ramazan Bayramı ve Şeker Bayramı adlandırmaları, Türkiye'de politik zemine kaymış bir tartışma konusudur. Ramazan Bayramı adını savunanlar, Şeker Bayramı adını, bayramın dini vurgusundan uzak olduğu gerekçesiyle tercih etmezler.Şeker ifadesini savunanlar ise bu ismin dayatılarak değil tarihi adlardan evrilerek günümüze geldiğini, bayramın Ramazan ayında değil Şevval ayında başladığını söyleyerek, ramazan adını dindarlaşmaya dönelik bir dayatma olarak görür.
Tarihçe
Ramazan Bayramı, Hicret'in ikinci yılından sonra kutlanmaya başlandı.Bu bayramda yapılması gereken tüm törenler ve ibadetler Muhammed tarafından düzenlendi. İlk ramazan bayramıyla ilgili işlemler de onun tarafından yapıldı.
Bayram kutlamaları
Ramazan Bayramı, Ramazan ayı boyunca tutulması farz kılınan orucun da sonunu ifade eder. Ramazan Bayramı'nın ilk günü aynı zamanda Şevval ayının birinci günüdür ve bu günde oruç tutulmaz.
Ramazan Bayramı'nın ilk gününde camilerde bayram namazı kılınır. Bayram namazını yalnız erkekler kılar. Bayram namazından sonra ise hutbe okunur. Bayram boyunca müslümanlar eş, dost, akraba ziyaretleriyle birbirlerinin bayramını kutlarlar. Bu ziyaretler esnasında genellikle kolonya, tatlı ve şekerlemeler ikram edilir.
Bayramda bakımlı ve temiz olmak adettendir. Herkes en yeni kıyafetlerini giymeye çalışır. Ramazan bayramında çocuklara ailelerin bütçesi elverdiğince yeni kıyafetler alınır. Bazı büyükler ellerini öpen çocuklara hediye veya harçlık verirler. Çocuklar ufak gruplar halinde kapı kapı dolaşarak şekerleme toplarlar.
Müslümanlar zekat görevini bu bayramda yerine getirirler.
Bayram tatili
İslam ülkelerinde arife günü ve Ramazan Bayramı'nı kapsayan günler resmi tatil ilan edilirler. Diğer ülkelerde farklı uygulamalar olmakla birlikte Batı'daki bazı büyük firma ve devlet kurumları Müslüman çalışanlarına bayram izni verir.
RAMAZAN BAYRAMINDA ŞEKER TÜKETİMİNE DİKKAT
Bayram çok güzel ve anlamlı ancak sağlık açısından değerlendirildiğinde, beraberinde getirdiği rahatsızlıklar için aynı yorumu yapmak pek mümkün değil. Ramazan ayı boyunca oruç tutan kişilerin birçoğunda psikolojik olarak daha fazla yemek yeme eğilimi görülüyor. Bayram boyunca ölçüsüzce besin tüketimi; kronik hastalığı olan kişilerde sorunlar oluşturabileceği gibi sağlıklı bireyler için de risk içermektedir.
Hızlı şeker değişiminden kaçınılmalı
Bayramla birlikte, özellikle tatlı tüketiminde aşırı bir artış yaşanıyor. Şeker, çikolata ve şerbetli tatlıların çok tüketilmesi, vücudumuzda aşırı şeker yüklenmesine, sonrasında da şekerin düşmesine sebep oluyor. Gereğinden fazla tatlı gıdalar tüketmek, asıl besin ihtiyaçlarımızı karşılamamıza da engel olabilir. Artan tatlı tüketimi yağ ve kolesterolde ani yükselişlere neden olacağı gibi, ailesinde hipertansiyon, diyabet, yüksek kolesterol, kalp-damar hastalıkları, mide-bağırsak hastalıkları olanların ve yaşlı kişilerin de bu konuda daha hassas davranmaları gerekiyor. Diyabet ve şeker başta olmak üzere karbonhidrat, protein ve yağ ile ilişkili bir metabolizma hastalığı olduğundan bu kişilerin hamur işi yiyecekleri sınırlamaları ve tatlıdan uzak durmaları gerekmektedir. Sadece diyabet hastalarının değil sağlıklı bireylerin de kan şekerlerini dengeleyebilmesi için tatlı tüketimine sınır getirmeleri önerilir. Çay şekeri olarak bilinen glikozun; kanseri besleyebildiği, bağışıklık sistemini zayıflattığı ve metabolizmayı kötü etkilediği de unutulmamalıdır.
Eğer tatlı besinler tüketilecekse günde bir porsiyonu geçmeyecek şekilde planlama yapılmalıdır. Baklava için 3 dilim, sütlü tatlılar için bir kase uygun miktarlar olmaktadır. Şerbetli tatlılardan sonra yarım bardak kadar süt veya ayran içilmesi tavsiye edilir. Bu şekilde tatlıdaki şeker miktarı ile sütlü üründeki protein etkileşir ve şekerin kanda hızlı yükselmesi engellenmiş olur. Tatlıdan uzak durulamayacaksa bu önlemlerin alınması faydalı olur.
Ramazan'da alışveriş sendromuna dikkat!
Uykusuzluk ve açlık durumunun beyinde alışveriş yapma isteği doğurduğunu kaydeden Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver, Ramazan ayında gereksiz alışveriş harcamalarına dikkat edilmesi önerisinde bulundu. Ünsalver, oruçluyken artan alışveriş çılgınlığının önüne geçmek için alışverişlerin iftardan sonrasına bırakılmasını tavsiye etti.
Alışveriş davranışlarını tetikleyen en önemli unsurlardan birinin açlık ve aç karnına yapılan alışverişler olduğunu kaydeden Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver, özellikle iftar öncesi çıkılan alışverişlerde gereksiz harcama yapma riskinin yüksek olduğunu vurguladı. Ramazanda daha çok gıda harcamaları yapıldığını ve gereksiz birçok gıda ürünü alındığını kaydeden Ünsalver, şöyle dedi:
"Güzel bir iftar sofrası hazırlayabilmek gayesiyle gereksiz gıda alışverişi yapılabilir. Zaten Ramazan ayında kilo alma oranları da artıyor. Özenle hazırlanan sofralar, daha önce alınmayan ve sadece ramazanda yenilen lüks yiyeceklere yapılan harcamalar ortaya çıkıyor. Ayrıca iftar davetleri ile de tamamen gıdaya yönelik alışveriş eğilimleri artıyor. İhtiyaçtan fazla alınan gıda maddeleri bozuluyor ya da gereksiz tüketildiği için hem bütçe hem de sağlığımız olumsuz etkileniyor. "
Alışverişleri tok karnına yapın
Bünyenin terbiye edildiği Ramazan ayında alışveriş bağımlısı olan, alışveriş yapmaktan kendini alamayan kişilerin, bu sorundan kurtulmak için bir başlangıç yapabileceklerini kaydeden Ünsalver şöyle dedi:
"Ramazanda nasıl oruç tutarak vücudumuzu terbiye ediyorsak, alışveriş yapma isteğimizi de engelleyebiliriz. Bazı kişiler vakit geçirmek için alışveriş merkezlerine gidip karınları aç olduğu için ihtiyaçları olmadığı halde can sıkıntısından alışveriş yapıyorlar. Bunu önlemek için alışveriş merkezlerinden uzak durmak gerekir. Ayrıca gösterişin dinimizde yeri olmadığını hatırlayıp mütevazı bir sofraya yetecek kadar yemek hazırlayın. Alışverişleri iftar sonrasına bırakmak faydalı. Hem karın tok olduğu için gereksiz alışveriş engellenir, hem de yemek sonrası hareket edilmiş olur."