Rahman Suresi, Arapça okunuşu ve Türkçe anlamı için doğru yerdesiniz. 78 ayetten oluşan ve Mekke döneminde inen Rahman Suresi, adını ilk âyeti oluşturan olan "er-Rahmân" kelimesinden almıştır. Allah'ın birliğini, kudretini ve nimetlerini anlatmaktadır. Rahman Suresi okunuşu ve Türkçe anlamı bu başlık altından bulabilirsiniz. Müslüman alemi için mühim bir yere sahip olan Rahman Suresi okumak, faziletini veya anlamını öğrenmek için aşağıdaki ayrıntıları hemen inceleyebilirsiniz.
RAHMAN SURESİ OKUNUŞU
Bismillahirrahmanirrahîm
Er rahman.
Alleme lkur'ane.
Halekal insane.
Allemehul beyan.
Eş şemsu vel kameru bi husban.
Ven necmu veş şeceru yescudan.
Ves semae rafeaha ve vedaal mizan.
Ella tatğav fil mizan.
Ve ekıymul vezne bil kıstı ve la tuhsirul mizan.
Vel erda vedaaha lil enam.
Fiha fakihetuv ven nahlu zatul ekmani.
Vel habbu zul asfi ver rayhan.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Halekal'insane min salsalin kelfahhari.
Ve hale kalcanne min maricin min narin.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Rabbulmeşrikayni ve rabbulmağribeyni.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Mereclbahreyni yeltekıyani.
Beynehuma berzahun la yebğıyani.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Yahrucu minhumellu'lu velmercanu.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Ve lehulcevarilmunşeatu fiylbahri kela'lami.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Kullu men 'aleyha famin
Ve yebka vechu rabbike zulcelali vel'ikrami.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Yes'eluhu men fiyssemavati vel'ardı kulle yevmin huve fiy şe'nin.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Senefruğu lekum eyyuhessekaleni.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Ya ma'şerelcinni vel'insi inisteta'tum en tenfusu min aktarissemavati vel'ardı fenfuzu la tenfizune illa bisultanin.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Yurselu 'aleykuma şuvazun min narin ve nuhasun fela tentesırani.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Feizenşakkatesissemau fekanet verdeten keddihani.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Feyevmeizin la yus'elu 'an zenbihi insun vela cannun.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani
Yu'refulmucrimune bisiymahum feyu'hazu binnevasıy vel'akdami.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Hazihi cehennemulletiy yukezzibu bihelmucrimune.
Yetufune beyneha ve beyne hamiymin anin.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Ve limen hafe mekame rabbihi cennetani.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Zevata efnanin.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Fiyhima 'aynani tecriyani.
Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani.
Fiyhima min kulli fakihetin zevcani.
Febieyyi alai rabbikuma tukezziban.
Muttekiiyne ala furuşim betainuha min istebrak ve cenel cenneteyni dan.
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban.
Fihinne kasıratut tarfi lem yatmishunne insun kablehum ve la can.
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban.
Ke ennehunnel yakıtı vel mercan.
Fe be eyyi alai rabbikuma tukezziban.
Hel cezaul ıhsani illel ihsan.
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban.
Ve min dunihima cennetan.
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Mudhammetan
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Fihima aynani neddahatan.
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Fihima fakihetuv ve nahluv ve rumman
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Fihinne hayratun hısan
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Hurum maksuratun fil hıyam
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Lem yatmishunne insun kablehum ve la can
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Muttekiiyne ala rafrafin hudriv ve abkariyyin hısan
Fe bi eyyi alai rabbikuma tukezziban
Tebarakesmu rabbike zil celali vel ikram.
RAHMAN SURESİ ANLAMI
Rahmân ve Rahîm Allah'ın adıyla
Rahmân,
Kur'an'ı öğretti.
İnsanı yarattı.
Ona anlayıp açıkça anlatmayı öğretti.
Güneş ve ay bir belirli bir hesâba göre hareket etmektedir.
Yıldızlar da ağaçlar da Allah'a secde ederler.
Göğe gelince, Allah onu yükseltti, kâinattaki mükemmel ahengi sağlayan ölçü ve dengeyi koydu.
Ta ki siz de bundan ders ve örnek alıp ölçüyü aşmayasınız!
Öyleyse tarttıklarınızı adâletle dosdoğru tartın ve hiçbir zaman ölçüyü eksik tutmayın!
Yeryüzüne gelince, Allah onu tüm canlılar için yayıp döşedi.
Orada çeşit çeşit meyveler, ürünler ve salkımlarla yüklü hurma ağaçları vardır.
Sapları ve yaprakları hayvanlara yiyecek olarak kullanılan taneler ve hoş kokulu bitkiler vardır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Allah insanı kiremit gibi pişmiş bir çamurdan yarattı.
Cinleri de dumanı olmayan saf bir ateş alevinden yarattı.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
O, iki doğunun ve iki batının Rabbidir.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
O, suyu acı ve tatlı iki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir.
Fakat aralarında bir engel vardır; onu aşıp da birbirine karışmazlar.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
O denizlerin her ikisinden de inci ve mercan çıkar.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Deniz üzerinde koca dağlar gibi yüzüp giden devâsâ gemiler O'nundur.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Yeryüzünde bulunan herkes fânidir.
Yalnız sonsuz büyüklük ve ikram sahibi Rabbinin zâtı bâkî kalacaktır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Göklerde ve yerde bulunan her canlı tüm ihtiyaçlarını O'ndan ister. O ise, sayısız isim ve sıfatlarıyla her an sınırsız tec ellî ve yaratma hâlindedir.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Ey cin ve insan topluluğu! Yakında hesâbınızı görmek üzere sizin için de boş vaktimiz olacak!
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Ey cin ve insan topluluğu! Göklerin ve yerin hududundan geçip gitmeye gücünüz yetiyorsa, haydi geçin gidin bakalım! Şunu bilin ki, onları ancak üstün bir güç, kuvvetli bir delil ve bilgi ile geçebilirsiniz.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Üzerinize dumansız bir ateş alevi ve erimiş bir bakır gönderilir de ne yapsanız Allah'ın azabından kurtulamaz, kendinize yardım edecek kimse de bulamazsınız.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Gök yarılıp kızarmış yağ gibi kıpkırmızı bir güle dönüştüğünde son derece korkunç bir hal alacak ve müthiş işler olacak!
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Artık o gün ne insanlara ne de cinlere günahları sorulur.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Ömürlerini günahla doldurmuş inkârcı suçlular sîmâlarından tanınırlar; derhal perçemlerinden ve ayaklarından kıskıvrak yakalanıp cehenneme atılırlar.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
İşte kâfirlerin dünyada iken varlığını inkâr edip durdukları cehennem!
Şimdi onlar, cehennem ateşiyle kaynar su arasında devamlı döner dururlar.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Rabbinin huzuruna çıkıp hesap vermekten korkan kimseye iki cennet vardır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Her iki cennet de türlü türlü meyveler veren sık yapraklı ağaçlarla doludur.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
İkisinde de akıp giden iki pınar vardır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
İkisinde de her çeşit meyveden çifter çifter vardır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Cennetlikler, orada astarları kalın atlastan dokunmuş döşekler üzerine kurulurlar. Her iki cennetin olgunlaşmış meyveleri de ellerinin altında, hemen erişilip toplanıverecek yakınlıktadır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
O cennetlerde bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş öyle tatlı bakışlı güzel kadınlar vardır ki, bunlardan önce kendilerine ne bir insan eli değmiştir ne de cin.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
O kadınlar güzellik ve parlaklıkta sanki yakut ve mercandırlar.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
İyiliğin mükâfatı böyle iyilikten başka ne olabilir ki?
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Bu iki cennetten başka iki cennet daha vardır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Baştanbaşa yemyeşil iki cennet.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
İkisinde de gürül gürül akan iki pınar vardır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Her ikisinde de türlü türlü meyveler, hurmalar, narlar bulunur.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Bunların içinde iyi huylu, güzel yüzlü hanımlar vardır.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Onlar çadırlarda sadece eşleri için ayrılmış gözlerinin siyahı simsiyah, beyazı bembeyaz fevkalade güzel hûrilerdir!
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Daha önce kendilerine ne bir insan eli değmiştir, ne de cin.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
O cennetlerdekiler, yeşil yastıklara ve hârikulâde güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.
Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?
Sonsuz büyüklük ve ikram sahibi Rabbinin ismi ne yücedir!
RAHMAN SURESİ KONUSU
Rahman Suresinde dünyevi birçok nimete değinilmiştir. Bu nimetlere karşı sorumluluğumuzun idrak edilmesi ve kulluk bilinci içinde hareket edilmesi gerektiği hatırlatılmaktadır. İnsanlara ve cinlere müşterek hitaplarda bulunulmakta, nisbeten kısa bir cehennem tasvirini takiben oldukça ayrıntılı bir cennet tasvirine yer verilmektedir.
RAHMAN SURESİ FAZİLETİ
Rahman Suresinde edebiyatımızda terciibend adı verilen edebî sanat benzeri bir üslûpla, "Artık rabbinizin nimetlerinden hangisini inkâr edebilirsiniz?" anlamındaki cümleye otuz bir defa yer verilmektedir.