İstanbul Halkalı'daki özel bir hastaneye Ağustos 2019'da başvuran Sema-Emir Şahin çiftinin 7 aylık bebeği Ali Emir'in şüpheli ölümüyle ilgili gerçekleştirilen 5'inci duruşmada sanıklara hapis ve adli para cezası verilmesine karar verildi. İlk duruşmaya katılmayan sanıklar Hakan Hasdemir ve Ramina Rzayeva hakkında hakim zorla getirilme kararı çıkarıldı ve bunun üzerine ikinci duruşmaya katıldılar.
Hastane Başhekimi Hakan Hasdemir'e 3 yıl hapis ve 25 bin lira adli para cezası verilirken hasta bakan Ramina Rzayeva'ya ise 3 yıl hapis ve 17 bin 500 lira adli para cezasıyla cezalandırıldı. Sanıkların ve avukatlarının mahkemedeki tutum ve davranışları da göz önünde bulundurularak iyi hal indirimi verilmedi.
İstanbul Halkalı'daki bir özel hastaneye Ağustos 2019'da 7 aylık bebeği Ali Emir diş çıkardığı için ateşlenme şikâyetiyle başvuran Sema-Emir Şahin çifti, takipli oldukları doktor hastanede olmadığı için çocuklarına başka bir kadın doktor baktı. Doktor ilaç verip 2 gün sonra kontrole çağırdı. Kontrole gittiğinde yine kendi doktoru değil başka bir doktorun ilgilendiğini ifade eden anne Sema Şahin, "Bu kadın doktorun Türkçesi çok bozuktu çocuğu tedavi ederken çok kararsız kaldı. İletişim kuramadık.
Ne yapacağını bilemiyordu. Ben takipli doktorumuza mesaj atıp 'Buradaki doktorun tedavi ve teşhiste kararsız olduğunu gözlemledim, güvenemedim' dedim ama doktor bana cevap vermedi. Ben de hastaneye güvenerek o kişiye teslim ettim. Kadın önce ventolin tedavisi uygulayarak kalp ritmini bozmuş çocuğun. Telaşlı bir şekilde çocuğu yatırmamız gerektiğini söyledi. Ben çocuğun yatırılması için bir şey görmediğimi söyledim o da çocuğun yatarak takip edilmesinin daha önemli olduğunu özel sağlık sigortamız olduğu için de bir maddi kaybımız olmadığını söyledi Ben de ona güvenerek çocuğumun yatışını onayladım" şeklinde konuştu.
Hastane çalışanları kadın doktorun yetkisi olmadığı için çocuğu takip eden Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Barış Yazar'ı arayarak onun kaşesini kullanarak yatış yaptı. Bu kadının çalışma yetkisi olmadığını ve asistan olduğunu bebeği öldükten sonra öğrenen Sema Şahin, "Çocuğum yatırıldıktan sonra ağzında aftlar oluştu, röntgen çekildi kan tahlilleri alındı ve akşam da serum tedavisine başlandı.
Serum tedavisi başladığı andan itibaren çocuğum bağırarak ağlamaya başladı. Çocuk ağlayarak tepki verip serumdan kolunu çekmeye başlayınca doktoru çağırdık ama doktor bize hastane psikolojisi dedi. Rengi sarardı ve gece 3'te baygın bakmaya başladı, beni duymuyordu. Aynı durum devam etti saat 4:30'da da çocuğum kucağımda kafası morararak vefat etti. Hastane ekipleri geldi, beni odadan çıkardılar. Çocuğum için 1 saat kadar içerde kaldılar. Doktor telaşla odadan çıktı, 'Bebeğe mama verirken boğmuşsun' dedi. Benim çocuğum akşam 19:30'da ağzındaki aftlardan dolayı beslenmeyi kesmişti. 'Ben çocuğa besin vermedim ki ne yaptınız, benim çocuğumu siz öldürdünüz' dedim.
Polis çağırdık, bunları ifade vermeleri için götürdüler ama çelişkili ifade vermişler. Sağlık Bakanlığı'nın müfettişi de bu duruma el koydu ve dava açıldı. Asistan hekim tek başına hastaya dokunamazmış ama yetkisi yokken bu kadın bir özel hastaneye günlük kiralanarak gelmiş. Yasal hakkı yokken suç işleyerek benim çocuğuma hem dokunmuş hem de ölümüne sebep olmuş. Bunu da beşinci celsede hâkim onayladı ve 'Yasa bunu kabul etmiyor seni ve seni oraya getiren başhekimi cezalandırıyoruz dediler. Dosya sanıkların ceza almasıyla sona erdi" ifadelerini kullandı.
SAVCI 45 DAKİKA BEKLETİLDİ
Olayın yaşandığı gün hastaneye çağırdıkları savcının 45 dakika boyunca hastane ekibi tarafından bekletildiğini dile getiren Şahin, şunları söyledi: "Hastane ekibi savcıyı arka planda delilleri yok ederek 45 dakika bekletti. Savcı 'Ben devletin savcısıyım, bu hastaneyi kapatırım bana cevap verin' dediğinde savcının karşısına o hastanede çalışmayan dışarıdan getirttikleri bir doktoru çıkarmışlar. O doktor da durumu açıklayamayınca savcı 'Burada şüpheli bir ölüm var ben bebeği alıyorum bana bebeğin öldürüldüğü serumları verin' demiş. Onlar da 'Biz serumları imha ettik' demişler. Savcı da hiçbir delili almadan çocuğu alıp otopsiye götürmüş. Sonrasında da benim hukuk mücadelem başladı."