Özel bir üniversitede Sosyoloji Bölümü Başkanı olan Prof. Dr. Ayşe Nilüfer Narlı, geçen ay kendisini telefondra polis olarak tanıtan Mustafa Sakar (24) tarafından dolandırılmıştı. Prof. Dr. Narlı, "Bilgileriniz terör örgütlerinin eline geçti" diyerek kendisini kandıran Sakar'a yaklaşık 500 bin lira ve yüklü miktarda ziynet eşyasını kaptırmıştı. Olayın ardından yakalanan Sakar hakkında İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 17 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Sanık Mustafa Sakar, geçen gün yapılan duruşmada verdiği ifadede hiçbir şeyden haberi olmadığını öne sürerek, "4 Şubat'ta arkadaşım aradı. 'Bir poşet alacaksın, Urfa'ya yollayacaksın' dedi. Hiçbir şeyden haberim yoktu. Arkadaşımın böyle bir şey yapacağı aklıma gelmezdi. Bu olayla bir alakam yok" diye konuştu.
'İRADEM SARSILDI'
Prof. Dr. Ayşe Nilüfer Narlı ise, "Öyle bilgiler sundular ki iradem sarsıldı, tuzağa düşürüldüm. Sadece devletin bilebileceği bilgilerdi. 'Paraları Kriminal'e vereceğiz' dediler. 2 Şubat'ta evden çıktım. Hava yağmurluydu. Siyah giyinmiş biriydi. 'Parola söyleyin' dedi. 'Pınar' dedim. O da maskesini indirip 'Barış' dedi. 4 Şubat'ta ziynet eşyaları için yine evden çıkıp teslim ettim. Eve döndüm polis suçüstü yapmış. Çantadakileri teslim aldım. Dolandırıldım, şikayetçiyim" dedi. Duruşmada sanık Mustafa Sakar maskesini çıkardı ve ikili mahkemede yüzleşti. Nilüfer Narlı parayı teslim ettiği kişinin Mustafa Sakar olduğunu söyledi. Mahkeme, Mustafa Sakar'a 'Nitelikli dolandırıcılık' suçundan 6 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, günlerce süren suçun zincirleme olduğu gerekçesiyle suçta artırım yaptı ve dolandırıcı Mustafa Sakar, 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dolandırıcıya ayrıca 1 milyon 250 bin lira adli para cezası da verildi.
