İstanbul'da yaşayan 34 yaşındaki Hatice Güner, yönetici asistanlığı yaparken sözleşme süresinin sona ermesiyle işinden ayrıldı. Geçirdiği rahim kanseri tedavisinin ardından çocuk sahibi olma şansı kalmayan ve yıllardır yalnız yaşam süren Güner, 2 Eylül'de Eminönü'neki bir petshop'tan 2 aylık Puk cinsi bir yavru köpek aldı, Maşa adını verdi.
KUSMAYA BAŞLADI
Petshop'tan kendisine söylenen "yapılması gerekenleri" uygulayan Güner, ilk yemeği saat 20.00'de verdi. Köpek aniden kusup yüksek ateşe yakalanınca gece 02.00'de Bahçelievler'deki bir veteteriner kliniğine gitti. Köpeğin ölümcül virüs taşıdığı, acilen tedavi uygulanmazsa birkaç güne öleceği söylendi.
SÜTTEN KESİLMEMELİ
Vicdanının sesini dinleyen Hatice Güner, tüm birikimi olan 6 bin TL'yi, Kanlı İshal Hastalığı'na (Parvoviral Enterit) yakalanan Maşa için harcadı. Yoğun Bakım'da tedavi başladı. Güner, bu süreçte bazı veterinerlerden, en az 2 ay anne sütü alması gereken yavru köpeklerin, ticari kazanç için sütten kesilince bu virüse yakalandığını ve birçok köpeğin bu nedenle öldüğünü öğrendi. Ertesi gün, sözleşme gereği, kendisine yardım ederler düşüncesiyle Petshop'u aradı.
'YENİSİNİ VERELİM' TEKLİFİ
Ancak kendisine, "Yoğun bakımdan çıkarın size yenisini verelim" denildi. "Benim derdim hayvanı değiştirmek değil canını kurtarmak. Bu, insanlık dışı bir teklif" diyen Hatice Güner, vicdanının sesini dinleyip tedavinin sürmesine karar verdi. Ancak korkulan oldu ve Maşa bir hafta sonra öldü. Sadece birkaç saat birlikte olduğu Maşa ile büyük bir duygusal bağ kuran Hatice Güner, ölüm haberi üzerine yıkıldı.
BAHÇESİNE GÖMDÜ
Kendini kaybeden Güner'e hastanede serum takıldı. Hatice Güner, ölen Maşa'yı bahçesine gömdü. Güner, "Küçük bir yaşantım var. İnsan yalnız olunca yanına arkadaş, zaman geçirebileceği bir şey arıyor. Bana arkadaş olsun diye aldığım Maşa'yı kurtaramadım. O benim için yaşam nedeni olacaktı. Maşa'nın ve diğer yavru köpeklerin hakkını sonuna kadar arayacağım" diye konuştu.