Yasemin, Serpil ve Sariye, Emine Erdoğan'ın öncülüğünde 'Koruyucu aile projesi' ile yıllarıdır özlemini çektikleri annelik duygusuna kavuşan koruyucu annelerden sadece üçü. Serpil ve Sariye Hanım, engelli çocuklara annelik yapıyor. Serpil Hanım görme engelli kızı için "Ben onun görmeyen gözüyüm, Özge de benim eksik kalan diğer yanım" diye hitap ediyor.
Hiç evlenmemiş olmasına karşın annelik duygusunu tatmak isteyen Sariye Hanım da zihinsel ve bedensel engelli Elif'i ailesine katarak sevgisiyle onu iyileştirmiş. Doktorların "Tıbben anne olman imkânsız" dediği Yasemin Hanım ise koruyucu anne olduktan sonra kendi evladını da kucağına almış. Kalpten anne olan bu üç anne, Anneler Günü'nde hikâyelerini SABAH ile paylaştı.
ANNELİK DUYGUSUNU MELİKŞAH'LA TATTIM
KAYSERI'DE yaşayan Yasemin Kavazoğlu'nun (32) 6 yıldır çektiği çocuk özlemi, koruyucu annelik sayesinde son buldu. Yıllarıdır doktorların 'Senin anne olman imkânsız' demelerine, hatta rapor hazırlamalarına karşın Kavazoğlu koruyucu anne olduktan sonra kendi öz evladını da dünyaya getirdi. Anneler Günü'nün 2 yıl önce anlam kazandığını belirten Kavazoğlu: 2 yıl önce koruyucu aile olmaya karar verdik. 15 günlük bebek olan oğlumuz Melikşah'ı aldık. Oğlum 6 aylıkken ben hamile kaldım. Oğlum 2, kızım 1 yaşına girecek. Koruyucu aile projesi iyi ki var. Bana annelik duygusunu koruyucu annesi olduğum oğlum tattırdı. Bu sevginin tarifi yok, yaşamayan bilemez. Anne olmak için kan bağına gerek yok. Doğurmakla anne olunmayacağını öğrendim. Anneler Günü iki çocuğumun da varlığına şükretmek demek. Eskiden Anneler Günü benim kara günümdü, şimdi en mutlu günüm. Melikşah'la hiç açmayacak çiçekler açtı yüreğimde.
KENDİMİ GECE GÜNDÜZ ELİF'İME ADADIM
ÇORUM'DA yaşayan ve annesinin rahatsızlığı nedeniyle hiç evlenmeyen fakat annelik duygusunu da tatmak isteyen Sariye Yağlı (56) da kalpten doğuran annelerden sadece biri. Zihinsel ve bedensel engelli bir çocuğa annelik yapan Yağlı: Kız kardeşim benden önce koruyucu aile olmuştu. Ben de Elif'in annesi olduğumda zihinsel ve bedensel engeli vardı, hiç yürüyemiyordu. Elif'im aileme katıldığında 2 yaşındaydı. Gecemi gündüzüme kattım, kendimi evladıma adadım. Kemik suları kaynattım, çorbalar hazırladım, bacaklarına zeytinyağı ile masaj yaptım. Sevgi ve şefkatle Elif 3 ayda yürüdü. Zihinsel engeli yüzde 80'di, şimdilerde yüzde 20'ye düştü. Raporunu yeniledik, bir yıl daha özel eğitime giderse yeter dediler. Benim de artık 'Anneler Günün kutlu olsun' diyecek kızım var.
KIZIMIN GÖRMEYEN GÖZLERİ OLDUM
ESKİŞEHİR'DE yaşayan iki erkek çocuk sahibi Serpil Öztürk (57) hep bir kızı olsun istiyordu. Öztürk, yıllardır özlemini çektiği kız evladına koruyucu aile projesi ile kavuştu. Evladı olsun olmasın herkesin kalpten annelik duygusunu tatması gerektiğini belirten Öztürk: Bu duygunun tarifi yok, anlatılmaz yaşanır. Kızım Özge görme engelli. Ben onun görmeyen gözleri oldum. O da benim eksik yanlarımı tamamlayanım oldu. Her doğuran anne olmuyor, kalbinde o çocuğu yaşatan, büyüten tam anlamıyla anne oluyor.