Kocaeli'de uzun yıllardır gazetecilik yapan ve son olarak Ses Kocaeli internet gazetesinin imtiyaz sahibi olan Güngör Arslan (60) 19 Şubat Cumartesi günü saat 15:00 sularında İzmit Cedit Mahallesi Muzaffer Fidan Sokak adresinde bulunan gazete ofisinde silahlı saldırıya uğradı. Ofisine gelen 21 yaşındaki R.Ö. tarafından tabancayla göğsünden ve bacağından vurularak yaralanan Arslan, olay yerine gelen ambulansla kaldırıldığı Kocaeli Devlet Hastanesinde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Arslan'ın hayatını kaybetmesi hem yerel hem de ulusal basında yankı uyandırdı. Kocaeli Emniyeti tarafından geniş çaplı soruşturma devam ederken Güngör Arslan'ın avukatı Cahit Çiftçi süreci ayrıntılarıyla anlattığı basın açıklaması gerçekleştirdi. Güngör Arslan'ın sahibi olduğu Ses Gazetesi'nde açıklama yapan Avukat Çiftçi, "Dosyada birileri mi korunuyor yoksa dosyada birilerini kurtarmak için çalışmalar mı yapılıyor bilmiyoruz. Tavırlar bizde şüphe uyandırıyor" ifadelerini kullandı.
"OLUMSUZ CEVAP VERİYORLAR VE GEREKÇELENDİRMİYORLAR"
Çiftçi sözlerinin devamında şu şekilde konuştu, "Biz burada kamuoyuna da yansıdığı şekliyle bir gazeteci cinayeti var. Bu tabii aile içi Güngör Arslan katledildi ama kamuoyu için katledilen bir gazeteci. Bu açıdan bakılınca bilgilendirme yapma ihtiyacı hissettik. Biz aileyle görüşüp anlaşarak ilişkimizi kurduk. Doğal olarak dosya beklemeye sunularak dosyadan örnek almaya çalıştık. Kısıtlama kararını biliyoruz bunun için müracaat ettik. Bize dosya örneğini verin dedik, bilirkişi raporlarını talep ettik ama savcılık konu ile ilgili olarak talebimizi reddetti. Herhangi bir gerekçe de sunmadı dosyada birileri mi korunuyor ya da nötr hale dönen dosyada birilerini korumak için çalışma mı yapılıyor bu şüpheye girmemiz normal. Bu süreçte bu işte genç bir savcı arkadaşımız olması, dosyaya ne kadar hakim olduğu bizde ayrı şüpheler yaratıyor. Bu yapmış olduğumuz taleplere rağmen sulh ceza hâkimlikleri tamamen olumsuz cevaplar veriyorlar. Maalesef olumsuz cevap alıyoruz ve gerekçelendirmiyorlar böyle bir ihtiyaç hissetmiyorlar.
"DOSYADA BİZİ ŞÜPHELENDİREN HALLER FAZLA"
En son 7 martta müracaat ettim. Dosyada bir kısıtlama kararı var. Kısıtlama kararından muaf şüpheli ifadelerini verin varsa bilirkişi raporlarını verin dedim. Bugün aldığım kararı buradan da bir sonuç alamayacağımızı biliyorum bir set örülmüş durumda. Tekrar itiraz edeceğiz. Bu ifadelerden dolayı bizim bu bilgilere sahip olmamızı mı istemiyorlar burada bizi ciddi şüpheye düşüren durumlar var. Üstteki insanlar kim bilmiyoruz artık. Bu konuda kamuoyundan bize destek verilmesini özellikle istiyorum. Şüphelileri kullandığı hakları biz de kullanmak istiyoruz. Ben konu ile ilgili 153 diyorum onlar ısrarla 152 diyor. Kısıtlamadan muaf belgeler verilir. Amir yükünü dahi yerine getirmiyorlar. Şu anda bu dosyada bizi şüpheye düşüren haller fazlasıyla var. Bir Hrant Dink cinayeti gibi olmasını istemiyoruz. Kimsenin masumiyetini çiğneyecek halimiz de yok.
"HERKES BİRBİRİYLE İLİŞKİLİ AMA BİZDEN HER ŞEY SAKLANIYOR"
Adımları en son bizim yapmış olduğumuz sulh cezaya itiraz edeceğiz. Ondan sonrakine devam edeceğiz. İtirazımıza bir sonuç almak değil ama dosyayı ne hale getirdiler etki soruşturma olmadı sonucu doğdu. Bütün şüpheli avukatların elinde bu ifade var. Hepsi birbiriyle ilişki yasa da görme hakkı da var ama benden saklanıyor ben göremiyorum bu ifadeleri. Necmi Bulut gözaltına alındı ifadesi alındı bırakıldı. Olabilir. İsmi sıkıntılı geçen arkadaşlarla ilgili anında bir basın açıklaması yapan savcılık bu konuda sessiz kalıyor. Baro başkanı bizi başka bir arkadaşa yönlendirdi gidiyor sözlü olarak anlatıyoruz o arkadaşlarımız yarım yamalak destek oluyor. Yazılı olarak verelim dediler ama çok aktiflikleri yok. Bir avukat arkadaşımız şu anda tutuklu. Bir bakın bizimde deneyimlerimiz var biz de destek verelim. Dosya dolu gelsin ki mahkeme yargılamayı daha kolay yapsın" şeklinde konuştu