24 Ekim günü merkez Karatay ilçesi Erenler Mahallesinde meydana gelen olayda TIR şoförlüğü yapan Ahmet Ünveren, 06 YRV 60 plakalı otomobilinin sağ arka kapısında çizikler olduğunu fark edince apartman görevlisi Adem Topbaş'ı arayıp, arabasının kimin çizdiğini sorarak, güvenlik kameralarına bakmak istedi.
Topbaş'ta kameraları yöneticinin gösterdiğini söylemesi üzerine Ünveren küfürler edip, aşağıya gelmesini istedi. Adem Topbaş'ın kamera odasına gelmesi üzerine bıçakla saldıran Ünveren, darbelerine Topbaş'ın kaçtığı markette de sürdürdü. Adem Topbaş kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken, Ahmet Ünveren çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
'ADEM İLE BİRLİKTE BİZDE ÖLDÜK'
Eşini 6 yıldır tanıdığını 3,5 yıl önce birbirlerini severek evlendiklerini anlatan Muhbet Topbaş ilk kez SABAH'a konuştu. Topbaş, "O gün evde otururken katil eşimi aradı. Arabasının çizildiğini ve kameralara bakmak istediğini söylemiş. Eşimde yöneticinin gösterebileceğini söylemiş. Bunun üzerine katilde küfürlü konuşmuş.
Eşim sonra yöneticiyi aradı, açmadı. Diğer yöneticiyi aradı oda sorun çıkarsa polisi ara demiş. Sonra katilin babası eşimi arayıp, 'benim oğlum rahat durmaz, sen kameraları gösteriver' deyince eşim evden çıktı. Bana da sen meyve hazırla ben hemen gelirim dedi. Ancak bir daha geri gelmedi. Ben evde çocuklarıma bakarken o cani eşimi öldürmüş.
Böyle olacağını bilseydim gönderir miydim. O günde birlikte 20 günlük bebeğimizin aşısını yaptırmıştık. Benim eşim bir hiç uğruna öldürüldü. Değer miydi bir çizik için bir insanı öldürmeye? 2 çocuğum yetim kaldı. O katil sadece eşimi değil ve beni ve çocuklarımı da öldürdü" diye konuştu.
'KIZIM FOTOĞRAFLARA BAKIP 'BABA YOK' DİYOR'
Muhbet Topbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eşim daha önce fabrikada çalışıyordu. Ailesine çocuklarına çok bağlıydı. Kapıcılık işini en çok ben olmasını istedim. Bu sayede her saat bizim yanımızda çocuklarının başında durabilecekti. Nereden bilebilirdim böyle olacağı. Böyle olacağını bilseydim onu kapıcılık yapmasını ister miydim? 2,5 yaşındaki kızımız Elif Naz sürekli babasını soruyor.
Geceleri kalkıp babasının koynunda yatardı. Babasına çok düşkündü. Şimdi fotoğraflara bakıp, 'Baba yok' diyor. O öyle dedikçe içimin ne kadar yandığını tahmin bile edemezsiniz. Küçük yavrum babasını daha hiç tanıyamadı bile. 2 çocukla yalnız başıma kaldım. Yuvasız kaldık. Oysaki Adem bizi hiç yalnız bırakmazdı. O cani onu bizden alıncaya kadar. Onun en ağır cezayı almasını istiyorum. En ağız cezayı alsın ki çocuklarıma babalarının kanının yerde kalmadığını söyleyebileyim. Adaletin tecelli edeceğine inanıyorum" ifadelerini kullandı