Tekirdağ İl Sağlık Müdürü Dr. Ali Cengiz Kalkan, "Çok üzgünüz. İçimizden biriydi. Mücadelesi büyüktü. Organ nakillerinden sonra vücut uyumunu sağlayan ilaçlar kullanıyordu. Bu ilaçlar bağışıklık sistemini de düşürebiliyor. Kovid'den korundu ama çoklu organ yetmezliğinden hayatını kaytbetti" dedi.
Tekirdağlı Refiye, bağırsakta görülen Gardner Sendromu hastasıydı. İç organlarını tümör sarmıştı. Bebek mamasıyla besleniyordu. Tedavi için ABD'ye gitmesi gerekiyordu. Adına kampanyalar düzenlendi. Sağlık Bakanlığı, Refiye'nin durumundan haberdar olunca 14 Nisan 2013'te onu ABD'ye gönderdi. Annesi ve Refiye için ev kiralandı.
Sonuçta da beyin ölümü gerçekleşen bir gencin organları sayesinde hayata tutundu. Prof. Dr. Akın Tekin liderliğindeki bir ekip, Miami Jackson Memorial Hastanesi'nde Refiye'ye mide, pankreas, on iki parmak bağırsağı, ince bağırsak ve kalın bağırsak nakli gerçekleştirdi. Nakiller bir hafta sürdü. Bazen 1,5 gün boyunca ameliyathaneden çıkamadı. Çıktığında ise yoğun bakımda bir süre kontrol altına tutulup, yeniden ameliyata alındı.
Böylece 3 ayrı operasyonla 5 organın nakli tamamlanmış oldu. İyileşen ve hayatı değişen Refiye, uzun bir süre her ay İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde kontrolden geçiyordu. 3 ayda bir kolonoskopi ve endoskopi yapılıyordu. Veriler, ABD'ye gönderiliyordu. SABAH'a verdiği röportajında Refiye, "Organlarım değiştikten sonra yepyeni bir insan oldum. Ölüyordum. Hayat benim için bitiyordu.
"Organlar bulundu" haberi gelince anneme sarıldım. Mucizeydi bu. Bana verilen ikinci hayattı. Uzun bir süre aynada yüzümü göremedim. Ama iki ay sonra yeniden doğmuştum. Organ bağışı çok önemli. Kalbim, akciğerim, karaciğerim, yüzüm, ellerim bana ait. Ben de onları bağışlayacağım. Bu kadar nakilden sonra hayata bakışınız değişiyor.
Her şeyi, herkesi seviyorsunuz. Mutsuzluk uzağınızda, umut yanı başınızda. Ameliyattan önce markette kasiyerdim. Açıköğretimde Çalışma Ekonomisi ve Endrüstri İlişkileri son sınıf öğrencisiyim. ABD'de yepyeni bir ben yarattım. ABD'de kaldığım 1,5 yılda dil kursuna gittim. Çok iyi İngilizce konuşuyorum." ifadelerini kullanmıştı.
DARBE GECESİNİ HASTANEDE YAŞADIM
15 Temmuz darbe gecesini Çapa'da hastanede yaşadığını söyleyen Refiye, "Hastanenin genel cerrahi bölümü Vatan Caddesi'ne bakıyor. O gece tanklar sardı emniyet müdürlüğünün önünü. Silahlar patlıyordu. Ben, hastanenin 6. katındaki odamda, bu korkunç manzarayı izliyordum. Hainlerin helikopteri tam bu sırada hastane bahçesine indi. Annem son anda başımı camdan çekti. Yoksa helikopterin hızı başımı uçuruyordu" dedi.
ERDOĞAN GÜVEN, SEVGİ VE KURTARICI DEMEK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a darbe gecesindeki dik duruşu ile bir kez daha hayran olduğunu söyleyen Refiye, "Çıktı ve halkı sokaklara çağırdı. Halka seslendi. Kendisi de Marmaris'tan tüm tehlikeleri göze alıp, İstanbul'a geldi. Erdoğan benim için 'güven, sevgi ve dik duruş, kurtarıcı demek' demişti.
REFİYE'DEN HAYAT DERSLERİ
SABAH'a verdiği röportajda Refiye hayat dersleri vermişti. Yaşam ve ölüm arasındaki inci çizgiyi yaşayan Refiye'nin yorumları:
Ölüyordum. Hayat benim için bitiyordu. İnsanlar tek organ için yıllarca bekliyordu. Benim için 5 organ birden bulundu. Ameliyatlarım günlerce sürmüş. Uzun bir süre aynada yüzümü göremedim. Yeniden doğdum.
'Yeniden doğmak nasıl bir şey ' biliyor musunuz ? Hayata bakışınız değişiyor. Herşeyi, herkesi seviyorsunuz. Mutsuzluk uzağınızda. Umut yanı başınızda.
Çok acılar çektim. Hala da çekiyorum. Her sabah uyandığımda şükrediyorum. Akşam olup başımı yastığa koyduğumda gerçeklerle yüzleşiyorum. O çektiğim acılar bir daha olacak mı diyorum. Ama umuttan vazgeçmiyorum.