İstanbul sokakları farklı yaşam hikayeleriyle dolu. O hikayelerden biri de yıllardır Beyoğlu'na bağlı Tarlabaşı'nda yaşayan Candan Dermanlı'ya (55) ait. Bulgar göçmeni bir ailenin kızıydı Candan. Çocukluğu ve gençliği Bursa'da geçti. İÜ Edebiyat Fakültesi "Balkan Dilleri"ni kazandı ve İstanbul'a geldi. 80'li yıllardı. Üniversiteler de sokaklar da karışıktı. Her gün kendini bir çatışmanın içinde buldu. Okuyamadı, genç yaşta evlendi. Bir kızı oldu. Ardından da boşandı. Kızı babada kaldı. Hayata tutunabilmek için tekstilde, otoparkta çalıştı, aşçılık yaptı. Beyoğlu Emniyeti'nde "Hortum Süleyman" (Süleyman Ulusoy) dönemi yaşanırken, tahtalarla dövülen insanların yaralarını sardı. Evsiz barksızların karnını doyurdu. Sokak köpeklerini korudu ve besledi. Gün geldi; işsiz kaldı, aç kaldı ama yılmadı. Yemeğini yediği yerlerde bulaşık yıkadı, temizlik yaptı. Her düşene el uzatan, derman olan Candan, Mis Sokak'ın "Candan ablası" oldu. Şimdi dul aylığıyla geçinen Dermanlı, beş vakit namazını kaçırmıyor. "Çocuk gelinler"e karşı mücadele ediyor. Dermanlı, Beşiktaş'ın efsane başkanı merhum Süleyman Seba'nın branda altında yattığını görerek kendisine yardım ettiği ve yıllarca Seba'nın yardımıyla bir gecekonduda yaşadığını anlattı.