Evli ve iki çocuk annesi olan 50 yaşındaki Dilfıraz Karataş, 40 gün önce kanserden kaybettiği teyzesinin kızının mevlidine yemek yapmak için 6 Şubat günü Bağcılar'daki evinden çıkıp metrobüsle Çağlayan'a gitti. Metrobüsten indikten sonra adliyenin önündeki meydandan geçen Dilfıraz Karataş, adliye önünde yaşanan terör saldırısında çatışmanın ortasında kalarak hayatını kaybetti.
CENAZEYE PROTOKOL KATILDI
Karataş için Bağcılar Cemevi'nde düzenlenen cenaze törenine İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz, Bağcılar Kaymakamı Mustafa Uçkun, Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik katıldı. Terör saldırısında hayatını kaybeden Dilfıraz Karataş'ın eşi Kamer Karataş, oğlu Okan Karataş ve kızı Seda Karataş taziyeleri kabul etti. Cemevinde Karataş için cenaze namazı kılındı. Cenaze töreni sırasında ayakta durmakta zorlanan Seda Karataş'a sağlık çalışanıyla Vali Davut Gül koluna girerek destek verdi. Karataş'ın cenazesi Bağcılar Cemevinde kılınan cenaze namazı sonrası Terör saldırısı sonucu sivil şehit sayıldığı için Edirnekapı Şehitliğinde toprağa verildi.
OĞLU VE KIZI TABUTA SARILIP AĞLADI "BİZ BU ACIYLA NASIL YAŞAYACAĞIZ"
Cenaze töreni öncesi fenalık geçiren Dilfıraz Karataş'ın oğlu Okan Karataş'ın cemevine çağrılan ambulansta müdahale edildi. Okan Karataş Her gün ben işe giderken sarılırdı annem bana. O gün sarılmadı. Anne ne olur beni yanına al. Ben sensiz ne yapacağım anne" diyerek gözyaşı döktü. Kızı Seda Karataş ise "Annem niye öldü. Onun yerine ben ölseydim. Melek gibi yatıyor içerde. Dokundum uyanmadı annem. Annem yaşlanacaktı ben ona bakacaktım. Biz bu acıyla nasıl yaşayacağız" diyerek gözyaşlarına boğuldu.
"MEVLİDE YETİŞMEK İÇİN EVDEN ACELEYLE ÇIKMIŞ"
Dilfıraz Karataş'ın 30 yıllık komşusu Bahar Aslan, arkadaşı için şunları söyledi: "Çok iyi bir anneyi, çok iyi bir komşuyu, çok iyi bir insanı kaybettik. Hayata bakışı farklıydı. Bu sene köyüne gidip ektiği ekinleri toplamıştı, gelip komşularıyla paylaşmıştı. Çok güçlü bir kadındı. 30 yıldır aynı binada oturuyoruz. Aile gibiydik. Mevlide gidecek diye sabah erkenden kalkıp hazırlığını, temizliğini yapmış, oğlu Okan'a tost yapmış, oğlum bugün beni idare et demiş bugün. Sonra çıkmış evden. Adliye önünde de çatışmaya denk gelmiş. İnanılır gibi değil. Hatta diğer komşu şaşırmış Dilek abla niye böyle erken süpürgeyi açtı acaba diye düşünmüş. Dilek ismini kullanırdı. Evden aceleyle çıkmış. Oğlu keşke oyalasaydım annemi evde diyor."
VALİ GÜL, "TERÖRLE MÜCADELE UZUN SÜREÇ MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK"
Cenazeye katılan İstanbul Valisi Davut Gül cenaze töreni sonrası yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Dün Çağlayan Adliyemize hain bir saldırıda bulunuldu. O saldırı neticesinde yaralanan 7 vatandaşımızdan bir tanesi vefat etmişti biliyorsunuz. Bugün de Bağcılar Cemevi'nde onun cenaze törenine katıldık, başsavcımızla, kaymakamımızla, belediye başkanımızla, cemevi başkanımızla ve vatandaşlarımızla birlikte. Allah rahmetiyle muamele etsin, Rabbim rahmet eylesin. Yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Diğer yaralı 6 vatandaşımızdan 2 tanesi dün taburcu olmuştu. 2'si polis olmak üzere diğer iki vatandaşımızın da tedavisi devam ediyor. Çok şükür durumları iyi. Ben tekrardan başsavcımızın nezdinde bütün adliye camiamıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Polislerimiz tebrik ediyorum. Milletimize geçmiş olsun diyorum. Allah beterinden saklasın. Hepimizin başı sağ olsun. Terörle mücadele biliyorsunuz uzun bir süreç. Önceki dönemlerde olduğu gibi şimdi de bundan sonra da inşallah bu devam edecek."
AMCAOĞLU MUZAFFER YEDİGÖL, "İYİ İNSANDI İKİ ATEŞ ARASINDA KALIP HAYATINI KAYBETTİ"
Adliye önünde iki ateş arasında kalarak hayatını kaybeden Karataş'ın yakını Muzaffer Yedigöl "İyi bir insandı. O gün Çağlayanda Teyzesinin kızının 40 mevlidine gidiyordu. İnsanları ve hayvanları çok severdi. İyi bir insandı. Oğlu veteriner, kızı kimya öğretmeniydi. Eşi de emekli inşaat işçisiydi. Terör saldırısında iki ateş arasında kalarak hayatını kaybetti. Hepimizin başı sağ olsun. " dedi.