Magusa limanı hikayesi Kıbrıs'ın limanında geçmektedir. Aslında olay örgüsü tam olarak bu limanda geçmemektedir. Hikâyenin son kısmı yani en çarpıcı kısmı bahsedilen limanda gerçekleşmektedir. Mağusa Limanı türküsünün hikayesi öğrenildikten sonra tekrar türkünün dinlenmesi daha da anlamlı olmaktadır. Eğer ki direkt türkü dinlenirse zaten Mağusa Limanı olayı nedir gibi bir merak oluşacaktır. Çünkü şakının sözleri oldukça etkileyicidir. Bir Türk ve İngiliz askerleri ekseninde dönen olay öğrenildiğinde, mağusa limanı hikayesi gerçek mi diye düşünmeye başlayabiliriz.
Küçüklüğümüzden bu yana hikâye anlatıları ile karşılaşırız. Bu nedenle birçok olayın, durumun hikayesi olduğunu biliriz. Kimi hikayeler heyecan verici, merak uyandırıcı ve mutluluğu temsil eden olaylar olmaktadır. Kimi hikayeler ise hüzünlü, dram ve acı verici tarzda olaylar olmaktadır. Her hikâyenin okuyucuda ya da dinleyicide uyandırdığı duygular bambaşkadır. Mağusa Limanı içinde durum böyledir. Dram, hüzün ve acı verici bir hikayedir. Olay örgüsü Kıbrıs'ta geçmektedir. Mağusa Limanı hikayesi yaklaşık olarak 1943 yılında yaşanan bir olayı içermektedir. Hikâyenin ana karakterleri Ali adında bir Türk ve birden fazla İngiliz askerleridir. Ali Kıbrıs'ta çalışan evli ve çocuğu olan bir gençtir. Aynı zamanda kendisi esmer bir tene sahip olduğu için Arap lakabına sahiptir. Arap Ali için yazılan türkü Mağusa limanında yaşanan olaydan dolayı yazılmıştır.
Mağusa liman türküsünün hikayesi için yaklaşık olarak 1943 yıllarındaki Kıbrıs'a gitmemiz gerekir. Arap Ali olarak bilinen bir Türk evli ve çocuğu olan bir adamdır. Genellikle hayatı işe gidererek ve iş çıkışı meyaneye giderek geçmektedir. Hayat rutini bu şekilde ilerlerken yine bir akşam meyhaneye gider. Bu sefer meyhanede İngiliz askerleri vardır ve saygısız şekilde davranmaktadırlar. Bunun üzerine Arap Ali ve İngiliz askerleri arasında kargaşa yaşanmıştır. Ertesi gün Arap Ali meyhaneye tekrar gittiğinde İngiliz askerlerinin onu silahlarla beklediğini görür. Arap Ali İngiliz askerleri tarafında vurulur. Vurulan Ali Mağusa Limanına götürülür ki herkese ibret olsun. Eşi duyar duymaz Arap Ali'nin yanına gelir. Arap Ali ve eşi arasında geçen diyalog türkü olarak günümüze kadar gelmiştir.
