Oğlunun hastalığı yüzünden Kayseri'den Ankara'ya taşındıklarını dile getiren Burkaç, hastalığı oğlu 12 yaşındayken öğrendiklerini belirtti. Daha sonra 1 yıl damardan kemoterapi tedavisi aldıklarını ifade eden Burkaç, 'Sonrasında idame yani ağızdan kemoterapi alınan bölüme geçtik. Oğlum o bölümü çok iyi geçirdi fakat idame bittikten 3 ay sonra hastalık nüksetti. Geçen yıl tekrar hastalığın nüksettiğini öğrenince Ankara'ya taşındık ve tekrar ağır bir tedavi dönemi başladı' dedi.
Bir öncekinden daha ağır bir tedaviye başlandığını belirten Burkaç, bu tedavi sırasında da artık kemik iliği naklinin kaçınılmaz olduğunu öğrendiklerini vurguladı. Doku bankalarına kayıt yaptırdıklarını dile getiren Burkaç, yurt içi ve yurt dışında donör arama çalışmalarının başladığını kaydederek, 'Sonrasında Amerika'dan sevindirici bir haber geldi. Yüzde 90 uyumlu bir vericimizin olduğu söylendi. Fakat vericimiz şartlı bağışta bulunmuş ve iliği 8 ay sonra verebileceğini belirtmiş. 8 ay boyunca çok ağır bir kemoterapi tedavisi uygulandı çocuğu iliğe hazırlamak için. Fakat Şubat ayı geldiğinde hadi dedik artık verecek fakat hiçbir sebep belirtmeden donörümüzün vazgeçtiği haberini aldık. Bu haber oğlumu da bizi de yıktı. Bizim için moral çok önemli. Ve sonuçta oğluma çok daha büyük bir zarar verdi' şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı başta olmak üzere Başbakan ve Sağlık Bakanı'na seslendiğini söyleyen Burkaç, 'Bizi lütfen yurt dışına muhtaç etmeyin. Kök Hücre Projesi'ni bir an önce hayata geçirin' şeklinde ifade etti. Her ülkenin kendi havuzundan ilik bulmasının doku tipleri bakımından daha kolay olduğunu bildiren Burkaç, Türkiye'de sadece 2 tane ilik bankasının olduğunu ve onların fonlarının da tükenmek üzere olduğu haberini aldıklarını vurguladı. 'Biz çocuklarımızı kaybetmek istemiyoruz, onları hayatta tutmak istiyoruz' diyen anne Burkaç, 'Oğlumun bir an önce nakil olması gerekiyor. Şuanda 2 aylık bir süremiz var. Lütfen insanlar duyarlı olsun' dedi. İlik naklinin organ bağışı gibi kaybedilir bir durum olmadığını sözlerine ekleyen Burkaç, iliğin kendisini yenilediğini ve hiçbir türlü zararının olmadığını kaydederek, 'Bu sadece bize özgü bir şey değil herkesin başına gelebilir' dedi. Burkaç, ilik nakli için tehlikeli hiçbir durumun olmadığını, doktorların hasta birisini iyileştirmek için sağlıklı bir insanı tehlikeye atmayacağını da ifade etti.
Oğlunun her konuda başarılı ve yetenekli olduğunu söyleyen anne Burkaç, 'Kanun çalan, basketbol oynayan, Türk Sanat Müziği okuyan son derece hayat dolu bir çocuk. Üniversite okumak en büyük hayali' şeklinde konuştu. Oğlunun iyileşmesi ve uygun iliğin bulunması için çağrıda bulunan Burkaç, 'Oğlum 'anne bana bir şey olmaz değil mi' dediği zaman ona cevap verebilmek istiyorum. Ne olur herkesin bu konuda duyarlı olmasını istiyorum' ifadesini kullandı.