Olay, haziran ayında, Osmangazi ilçesine bağlı Tahtakale Mahallesi'nde meydana geldi. Arkadaşlarıyla çay bahçesinde oturarak, eşi ve oğlunu bekleyen Milayim Hastürk'ün sırtına, mermi isabet etti. Ağır yaralanan Hastürk, Bursa Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Milayim Hastürk, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, başlatılan soruşturma kapsamında, aynı dakikalarda Heykel Atatürk Caddesi'nde yürüyen Eren Barış Yüksel'in de bacağına isabet eden mermiyle yaralandığını belirledi.
Polis, 2 olay yeri arasındaki mesafenin kısa oluşunu ve aynı çaptaki 2 merminin belli uzaklıktan sonra yavaşlayan 'yorgun mermi' olmasını dikkate alarak, araştırmasını bu yöne kaydırdı. 300 şüpheliyi sorgulayan ekipler, 108 güvenlik kamerasına ait görüntüleri inceledi.
2 olay yerinde de lazer teknolojisiyle açı çalışması yapan ekipler, silahın ateşlendiği yerin, 1 kilometre uzaklııktaki Mollaarap Mahallesi olduğunu ortaya çıkardı. Polis, mahallede de lazer teknolojisi kullanarak, atış yapılan evin, Ozan Keskin'e ait olduğunu belirledi. Bu bölgede boş kovanlar bulan polis, parmak izi karşılaştırması ile tabancayı ateşleyenin Ozan Keskin olduğunu saptadı. Gözaltına alınan Keskin, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine gönderildi.
'AYAĞIMA SIKARDIM, HAVAYA SIKMAZDIM'
Hakkında 'kasten öldürme', 'ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma' ve 'yaralama' suçlarından ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açılan sanık Ozan Keskin, Bursa 15'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkarıldı. Savunmasını yapan Keskin, ''Olay günü havaya ateş ettim ancak mermilerin 1 kilometre mesafede olan kişilere isabet ettiğine inanmıyorum. Polislere verdiğim ilk ifademi de kabul etmiyorum. Balistikle ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan da rapor alınmasını istiyorum. Çok üzgünüm ve tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum. Böyle bir şey olacağını, merminin bir kişiye isabet edeceğini bilsem ya da öngörsem, ayağıma sıkardım ama havaya sıkmazdım. Hala nasıl olur, diye kendimi sorguluyorum" dedi.
Sanık avukatları ise dosyadaki kriminal rapor içeriğini kabul etmediklerini belirtip, yeniden rapor alınması talep etti.
Mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu'ndan rapor aldırılması yönündeki talepleri reddederek, sanık Ozan Keskin'in tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı erteledi.