Olay 29 Nisan tarihinde meydana geldi. İddiaya göre; İstanbul Kuyumcukent'te 1,5 yıldır faaliyet gösteren bir altın atölyesi sahibi 2 kişinin, güvenini kazandığı yaklaşık 50 firmayı dolandırdığı iddia edilmişti. Ancak soruşturmanın derinleşmesi ile birçok farklı iddia ortaya atıldı ve şüphelilerin sayısı arttı. Yaklaşık 30 milyon lira tutan 60 kilogram altının ortadan kaybolduğunu öne süren firma sahipleri ise şikayette bulundu. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede sanıklar Erkan ve Mılad hakkında "Nitelikli dolandırıcılık" suçundan yıldan 250 yıla kadar hapis cezası cezalandırılmaları talep edildi. Diğer şüpheliler hakkında çeşitli suçlardan değişen oranlarda hapis cezası istendi.
Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, bir kısım müşteki sanık ile müştekiler ve tarafların avukatları hazır bulundu.
"BENİM İŞ HAYATIMI BİTİRDİLER, BENİM KİMSEYE BORCUM YOK"
Duruşmada kendisine söz verilen müşteki sanıklardan Erkan L.A., "Kuyumcukent'te esnafım. 50 kilo altın borcu iddialarını kabul etmiyorum. Benim bütün iş hayatımı bitirdiler. Şu an tercümanlık yapıyorum. Olay günü beni tehdit ettiler, yukarı çıkardılar. Ben şikayetçi olduktan sonra da tehdit ettiler. Dükkanda benim kolyemi aldılar. Oda da 12-13 kişi bana silah göstererek imza attırdılar. Üstümdeki her şeyi aldılar. Benim haberim yokken fatura kesmişler. Milad I. ile 2013 yılından itibaren tanışıyoruz. 2020 yılından beri kar ortağıyız. Kendi altınlarım var ama yine dışardan altın alıp satıyorum. Ödeme almadan önce ben müşteriden sipariş alıyordum. Teslim ettikten sonra müşteriden para alıyordum. Buradaki arkadaşlarla da ticaretim oldu. Irak ya da Dubai'ye mal satıyordum. Hem atölyeci hem de dışardan mal alıyordum. Benim kimseye borcum yok. Bana boş senet imzalattılar. Darbedildim ve bu kişilerden şikayetçiyim" dedi.
"BENİ DE DARBETTİLER, BENİM SUÇUM YOK"
Bir diğer müşteki sanık Milad I. "Beni de darbettiler. Kalabalıktı orası gelen giden tehdit ediyordu. Herkes çıkar parayı falan diyor üstümdeki her şeyi aldılar. 'Bu parayı çıkarmadan buradan çıkamazsınız' dediler. Senedi ben kendim yazdım ve imzaladım. Senette miktar yoktu. 28 Nisan'a kadar bütün her şey ödendi. 29 Nisan'da ödeme yapılamadı. O yüzden bir karışıklık oldu. Bana Erkan'dan çıkmadı senden alalım dediler. Ama benim suçum yok" şeklinde konuştu.
Müşteki sanık Esad Ö. ise "25 senedir bu işi yapıyorum. Erkan'ı olaydan 8 ay önce tanıdım. "Kuyumcukent'ten aradılar dolandırılma söylemi var, gelmek ister misin dediler. Kuyumcukent'e gittik, ne oldu diye sorduk. Bize 'kaçarken yakalandılar' dediler. Gittiğimizde çok kalabalık yoktu. Her gelen Erkan'a ne kadar borcun var falan diye soruyor. Ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Kalabalık olunca korktular. Konuşmak için bizim dükkana geçtik. Biz kalabalığı göndermek istedik. Ben kendisini tehdit etmedim, silah göstermedim. Bu kadar kameranın önünde bu işi yapacak kadar aklımı kaybetmedim. Aksine biz mağduruz" dedi.
Diğer müşteki sanıklarda, zararlarının olduğunu belirterek, üzerlerine atılı suçlamaları reddetti.
Mahkeme heyeti gelmeyen sanık ve müştekilerinde dinlenilmesine karar vererek eksik hususların giderilmesi için duruşmayı erteledi.