Meme kanserinin erken teşhisi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla, Güven Hastanesi, "Meme Kanseri Farkındalık Ayı" kapsamında "Fark Et, Dokun, Çöz" başlıklı seminerde iş dünyasının başarılı kadınlarıyla bir araya geldi. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ali Uğur Emre ve Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Serap Gültekin'in konuşmacı olarak yer aldığı seminerde, meme kanserinin erken tanısı, tedavideki son gelişmeler, risk faktörleri ve korunma yöntemleriyle ilgili konu başlıkları ele alındı. Koronavirüs pandemisi ile birlikte kadınların virüs bulaşır korkusu yaşadıkları için kontrollerini aksattıklarını belirten Prof. Dr. Emre bu dönemde ileri evre meme kanseri sayılarının arttığını söyledi. Her 8 kadından birinin meme kanseri olduğunu ifade eden Emre şöyle konuştu: "20 yaş ve üzeri kadınlar, her ay kendi kendine meme muayenesi yapmalı. 30 yaş üzerinde özellikle riskli kadınlar yılda bir kez meme muayeneleri ve ultrasonografilerini yaptırmalı ve gereklilik halinde mamografi çektirmeli. 40-69 yaş arası kadınlar düzenli olarak klinik meme muayenelerini yaptırmalı ve mamografi çektirmeli."
AMELİYATSIZ TANI MÜMKÜN
Memede görülen bazı şüpheli lezyonların tanısının, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan konulabileceğini ifade eden Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Serap Gültekin, "Meme kanseri tanısının en ideal yöntemi olan iğne biyopsileri, cerrahi biyopsilerden önce tercih edilmelidir. İğne biyopsileri cerrahi biyopsiler kadar güvenilir sonuç vermekte ve hastaları gereksiz cerrahi işlemlerden korumaktadır. Kalın iğne biyopsisi ve vakum biyopsi ile tanı değeri daha yüksek, hata payı daha az olan miktarda doku temin edilmektedir" dedi.