Hafize Devrim eşinin Kurban Bayramı'nda motosiklet kazası nedeniyle yaralandığını ve raporlu olduğunu ifade ederek, "İşten çıkarılması veya maaşının ödenmemesi gibi bir durum söz konusu değildi. Ancak omzundaki kırık sebebiyle kolunda güç kaybı olduğunu söylüyordu. Çalışamayabileceğini, evi geçindiremeyeceğini düşünüyordu. Bunu çok kafasına takıyordu. Halbuki tedavisi iyi gidiyordu. Evde oturunca çalışmaya alışkın olduğu için iyice bunaldı. Kolundaki güç kaybı da canını sıktı. Böylelikle psikolojisi bozuldu" dedi.
Habere konu olan pantolon meselesini de açıklayan Hafize Devrim şöyle devam etti: "Haberlerde yer alan pantolon meselesi ise çocuklar okula başlamadan önce okula göre bir pantolon almadık. Daha sonra 'Gebze'ye gittiğimizde alırız' diye düşünmüştük. O gün Y. (oğlu) okula gitti. Ancak pantolonunun farklı olması sebebiyle okuldan gönderilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Bana derslerine girdiğini söyledi. Zaten okul çıkışı eve geldi. Siyah pantolon alması gerektiğini söyleyince eşim ile birlikte gidip pantolonunu aldılar. Haberlerde konu çok farklı anlatılıyor."
"AİLEVİ VE EKONOMİK BİR PROBLEMİMİZ YOKTU"
Hafize Devrim olaydan önceki gece eşiyle konuştuğunu belirterek, "Kaza sebebiyle çalışamayacağını düşünüyordu. Morali bozuktu. O zaman bize iyi bakamadığını, ölse daha iyi olacağını söyledi. Ben kendisine bize gayet iyi baktığını söyledim. Morali bozuk olduğu için böyle söylediğini düşündüm. Ancak intihar edebileceği aklıma gelmedi. Ailevi ve ekonomik bir problemimiz yoktu" diye konuştu.
"KONUŞMAM ÇARPITILARAK HABER YAPILDI"
Hafize Devrim, muhtar ve gazetecinin evine geldiğini, gazetecinin bilgisi ve rızası dışında ses kaydı aldığını, konuşmasının çarpıtılarak haber yapıldığını, eşinin ölümünün suistimal edildiğini söyleyerek, 'bilgisi ve rızası dışında konuşmasını kayda alan ve yayınlayan gazeteciden ve ona yardımcı olan' kişiler hakkında şikayette bulundu.