Üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Yağmur Önüt'ü yaşamdan koparan olay, 19 Nisan 2016'da meydana geldi. 25 yaşındaki Egemen Vardar, Haliç Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Bölümü'nde okuyan kız arkadaşı Yağmur Önüt'ü yanına alıp İstanbul Küçükçekmece'deki babaannesinin evine gitti. Babasına ait av tüfeğini kız arkadaşına gösterirken tüfek ateş aldı ve Yağmur öldü. Kızının cinayete kurban gittiğini düşünen anne Sevgi Gürselen hukuk mücadelesi başlattı. Sanık Vardar ifadesinde, "Şakalaşıyorduk, kazara oldu" dedi. 'Bilinçli taksirle ölüme neden olma' suçundan 9 yıl hapis istemiyle yargılanan Vardar'a Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi 5 yıl 10 ay hapis cezası verdi. Vardar, 10 ay hapis yattıktan sonra serbest bırakıldı. Anne Gürselen bu kararla perişan oldu ama hukuk mücadelesini sürdürdü. Dosya Yargıtay'a taşındı. Yerel mahkemenin kararını bozan Yargıtay 12. Ceza Dairesi, küçük bir odada eli tetikte bulunan sanığın, tüfeğin ateş alabileceğini ve ölüm neticesinin gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen öngördüğü neticenin gerçekleşmemesi için çaba sarf etmediği, "olası kastla öldürme" suçundan cezalandırılması gerekirken suç vasfında yanılgıya düşülerek "bilinçli taksirle öldürme" suçundan mahkûmiyetine karar verildiğine işaret etti.
KARAR DURUŞMASI
Yargıtay'ın kararı sonrası yeniden görülen davanın dünkü karar duruşmasında sanık Egemen Vardar kendisini, "Öncelikle bu bir kadın cinayeti değildir. Cinayet bilerek isteyerek yapılır. Yağmur'u kaybettim ve benim için hayat bitti. Sevdiğim ve evleneceğim insanı kaybettim" sözleriyle savundu. Mahkeme Vardar'a önce 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezası verdi. Eylemin olası kasıtla işlendiğine kanaat getiren mahkeme, cezayı 20 yıla indirdi ve iyi hal indirimi ile Vardar'a 16 yıl 8 ay hapis cezası verilmesine hükmetti. Kararın ardından Egemen Vardar tutuklanarak cezaevine gönderildi
'ÇOK ŞÜKÜR TUTUKLANDI'
SABAH, yargı sürecinde anne Sevgi Gürselen'in hukuk mücadelesini "O katil serbest, kızımın ruhu hapis" sözleriyle manşetine taşımıştı. Mahkemenin kararı sonrası SABAH'a konuşan anne Gürselen, "Allah'ıma şükürler olsun. 6 yıldır koca bir mücadele verdim. O katil tutuklandı. Ben de kızıma bugün veda ettim. Katil tutuklanmadıkça kızımın ruhu araftaydı. Şimdi Yağmur gidebilir. Şimdi alnım dik şekilde mezarının başına gideceğim" dedi. Gözyaşı döken acılı anne Gürselen, kızı Yağmur'un ruhunun artık özgür olduğunu söyleyerek ona şöyle seslendi: "Kavuşana kadar rahatça git cennetine kızım. O güne kadar seni azad ettim. Arafta kalan ruhundan özür dilerim. Rahat uyu. Nefesim kızım. Rahat uyu özüm. Hoşcakal kınalı kuzum. Hoşcakal can yaram."