Hastaneden taburcu olan Gümüş, o gece için şunları söyledi: "Gelen aracın çok süratli olduğunu hatırlıyorum. Arabanın farlarını gördüm, görmemle vurması bir oldu zaten. Çarpmanın etkisiyle hepimiz savrulduk. Kalktığımda kimseyi göremedim yanımda. Kafamdan darbe aldım. Yardım istemek için telefonumu çıkardım. O sırada telefonum elimden alındı. Birileri aldı elimden. Büyük ihtimalle aileden biri aldı diye düşünüyoruz. Sonra teyzem beni aramış. Bir bayan çıkmış. Teyzem 'İbrahim nerede' diye soruyor, karşıdaki kişi 'siz kimsiniz' diyor. 'Ben teyzesiyim siz kimsiniz' deyince karşıdaki kişi telefonu kapatıyor. Telefonum kayıp. Ben bir kadın sesi de duymadım olay yerinde. Oradan geçen kişiler yardım etti, ambulansı aradı. Madem o kadar vicdanlılar gelsinler adalete teslim olsunlar. Acımızı bir nebze olsun dindirsinler.
"OĞUZ AĞABEY FLAŞÖRLERİ YAKTI"
Gelen araçların bizi görmemeleri imkansız. ATV bozulunca 3 ATV'yi de emniyetli bir yere çektik. Oğuz abi karşıdan gelen görsün diye ATV'yi ters çevirdi, flaşörleri yaktı. Hatta gelen araçlar bizi gördü, yavaşladı ve yardıma ihtiyacınız var mı diye sordular. Bize çarpanların görmemeleri imkansız bizi. Çok süratli geliyorlardı. Direk yapıştırdı bize. Farları gördüm gerisi yok bende."
"KENDİ ÇOCUĞUNUN GELECEĞİNİ ALDI"
Acılı anne Pervin Acı ise gözyaşları içinde şunları söyledi: "O çocuk gelsin. Annesi getirsin. Türkiye'de hiç kimse onun çocuğuna bir şey yapmaz. Benim çocuğum toprakta, nefes almıyor. Onun çocuğu nefes alacak, konuşacak. O çocuğu oradan oraya çanta gibi atmasın günah o çocuğa. O çocuğa da üzülüyorum. Eylem Tok'un 'yine olsa yine yaparım' açıklaması hatırlatılan Pervin Acı "Bir anne demez. İnanmıyorum. Bir anne söyler mi bunu? Eğer söylediyse yazıklar olsun. Ama dememiştir." dedi. Acı şöyle devam etti: "Çocuğuna da eziyet etmesin, getirsin güzelce. Günah değil mi o çocuğa, o çocuğun geleceğini aldın. Herkes anne. Öyle bir içgüdü olur mu. Annelik içgüdüsü olsaydı onda önce benim yavrumu kurtarıp hastaneye gelip ne gerekiyorsa yapardı. Benim oğlum zaten gidecekti ama yanında olsaydı, ağlasaydı sızlasaydı, ben gidene kadar dursaydı başında, ben onu başımın üstünde tutardım."
"KEŞKE YARALILARLA HASTANEYE GİTSEYDİ"
Baba Özer Acı da "Ben sesleniyorum, daha fazla kendini rencide etmesin, alçaltmasın, evladımızı sağ sola götürüp yargıdan hukuktan kaçırmasın, yazık olur. O çocuğunu arabanın içine koyup oğlum 2 dakika dur çarpmışsın yaralamışsın, yaralılar var deseydi, bir yaralıyla hastaneye gidip yaralıların durumu sorsaydı, ailelerin telefonuna ulaşsaydı, bir insanın bunu yapmaması lazım. Yazıklar olsun." ifadelerini kullandı.
Acı ailesinin avukatı Hacı Orhan da açıklamasında "Anne, olayı yetkililere bildirmeme suçunu işleyerek ihmaliyle ölüme sebep olmuştur. Çocukla ilgili ve anneyle ilgili soruşturma başladı. Sayın Bakan açıkladı, kırmızı bültenle aranacaklar. Gittikleri ülkede de rahat edemeyecekler. Havalimanı kayıtlarında babanın çalışanları görülmekte. Anne ve çocuk babanın çalışanları tarafından havalimanına bırakılıyor. Bu nedenle baba hakkında da suç duyurusunda bulunacağız. Zaten annenin kendi başına bu işi yapması mümkün değil." dedi.
"ELİMDEN TELEFONUMU ALDI"
— Sabah (@sabah) March 7, 2024
Eyüpsultan'da Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybettiği ATV kazasında yaralananlardan İbrahim Gümüş kaza sonrası konuştu:
Aracın farlarını görmemle çarpması bir oldu. Yardım istemek için telefonumu çıkarmıştım. O sırada telefon elimden alındı. pic.twitter.com/Icn2SVQnQQ