Türkiye'de
ilk stand-up geleneğini başlatan, radyoda yarattığı "Yuki" karakteriyle çoğu kişinin çocukluğuna renk katan ünlü mizah ustası Orhan Boran, kanserin ardından Mielo Fibrozis denilen ve kan yapımında yetmezliğe ve anemiye neden olan kemik iliği hastalıyla mücadele ediyor. İliklerinin kan yapmaması nedeniyle, ayda iki kez iki ünite kan nakledilen Boran, hep alışık olduğumuz muzip tavrıyla "Kimse meraklanmasın hiçbir yere gitmiyorum. Bana bebek gibi bakan bir eşim var. O beni bir yere bırakmaz" diyor.
'EŞİME CAN BORCUM VAR'
10 yıl önce kolon kanserine yakalandığı için ameliyatla bağırsağının yarısı alınan Boran, "Hayatımın son yıllarını saçlarım dökülmüş olarak geçirmek istemiyorum" deyip kemoterapiyi reddetti. Kanseri tek başına yenen mizah ustası, iki yıldır başka bir hastalıkla savaşıyor. Mielo Fibrozis denilen hastalık nedeniyle ilikleri kan üretmeyen 83 yaşındaki Boran, her ay iki kez, iki ünite kan alıyor. Ayrıca vücudunun kan yapmasına destek olan bir iğne yapılan Boran, her zamanki muzip tavrıyla "Kimse meraklanmasın hiçbir yere gitmiyorum. Bana bebek gibi bakan bir eşim var. O beni bir yere bırakmaz. Doktorların ümidinizi kesin dediği anlarda bile öleceğime asla inanmadı. Hatta ileriye dönük tatil planları yapıyordu" diye konuşuyor.
'KİMSEYE GÖNÜL KOYMAM'
TRT'de tanışıp evlendiği, 37 yıldır aynı yastığa baş koyduğu eşi Güler'e can borcu olduğunu söyleyen Boran, duyduğu minneti ise şu sözlerle dile getiriyor: "Aramızda 19 yaş fark var. Ona sokuluncaya kadar epey zorlanmıştım. Beni hiçbir zaman yalnız bırakmadı ve bu dünyaya veda edeceğime inanmadı. Aramızdaki bu ilişki, bana bu kadar düşkün olması komşularımızı hayrete düşürüyor. Beni rahat ettirmek için elinden ne geliyorsa yapıyor. Şimdilik her şey yolunda gidiyor. Halsizliğimin dışında başka bir problem yaşamıyorum." Günleri daha çok televizyon izleyerek geçiren Boran, akşam 21.00'e kadar televizyon izleyip uyuduğundan bahsediyor. Eski dostlarını özlediğini, ama hepsinin vefat ettiğini anlatan Boran, sözlerini şöyle sürdürüyor: "60 sene bu camiadaydım. 25 senesini basında geçirdim. Kimler gelip gidiyordu bu eve. Artık insanlar neden gelip gitmiyor, hatırımı sormuyorlar diye düşünmüyorum. Böyle bir hakkım da yok. Beni mi hatırlayacaklar. Yine de bu yaşlarda sırtının sıvazlanması iyi olur ama beklentim olmadı hiç."
'TEKLİFLERİ ÇEVİRİYOR'
Eşinin hayatını belgesel yapmak isteyenler olduğunu, hepsini geri çevirdiklerini belirten Boran, nedenini "Orhan, Türkiye'de bir çok ilke imza attı ve ülke için bir kazanımdı. O nedenle bazı kanallardan 'hayatını belgesel yapalım' diye teklifler geldi ama Orhan hiçbirini beğenmedi. Ciddi bir çalışmayla karşımıza gelmedikleri için sıcak bakmadık. Seçici davranmak zorundayız" diye açıklıyor.