İstanbul'da güzellik uzmanı B.K. (30) ile M.A. (33) geçen ay 3 yıllık birlikteliklerini evlilikle taçlandırdı. B.K., evlendikten sonra eski soyadını kullanmayı sürdürdü. Kanunen ek olarak eşinin soyadını da aldı ve ismi ile soyismi B.K.A. olarak kayıtlara geçti. Ancak genç kadın yalnızca evlenmeden önceki soyadını kullanmak isteyince Nüfus Müdürlüğü'ne başvurdu. Fakat ret cevabı aldı. Aile Mahkemesi'ne başvuran kadın, Türk Medeni Kanunu'nun "Kadın evlenmekle kocasının soyadını alır. Ancak evlendirme memuruna veya daha sonra Nüfus İdaresi'ne yapacağı başvuruyla kocasının soyadının önüne önceki soyadını da kullanabilir" hükmü olduğunu hatırlattı.
Mahkeme, kadının "Sadece kendi soyadımı kullanmak istiyorum" başvurusuna emsal nitelikte tespitlerle karar verdi. Kararda, "Uyuşmazlık, erkeklerin evlenme sonrasında kendi soyadlarını kullanma hakları mevcutken, evli kadınların evlilikten önceki soyadlarını tek başlarına kullanma imkânlarının bulunmaması olgusuna dayanmaktadır. Bu durumun cinsiyete dayalı farklı bir muamele oluşturduğu şüphesizdir" denildi. Kişi bireyselliğinin, yani bir kişiyi diğerinden ayıran niteliklerin hukuken tanınması ve bu unsurların güvence altına alınmasının önemli olduğuna vurgu yapıldı. Mahkeme, B.K.A.'nın evlilik birliği içinde evlenmeden önceki soyadını taşıyabileceğine karar verdi.