Eskişehir'de bir anaokulunda aşçı olarak çalışan 2 çocuk annesi Ayşe Tuba Arslan, geçimsizlik yaşadığı eşi Yalçın Özalpay'dan 24 yıl sonra boşandı. Boşandıktan sonra da sanık Yalçın Özalpay tarafından tehdit, takip ve bir takım eylemlere maruz kalan Arslan, bu olaylarla ilgili şikayette bulundu. Özalpay tarafından 2019'da başına defalarca satırla vurularak ağır yaralan Ayşe Tuba Arslan, Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gördüğü sırada, yaşam mücadelesini 44 gün sürdürebildi. Cani eski eş Özalpay ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Yaşanan olay sonrasında yapılan incelemede Ayşe Tuba Arslan'ın 3 kez uzaklaştırma kararı aldığı eski eşi Yalçın Özalpay hakkında, 23 farklı dilekçe verdiği ortaya çıkmıştı.
YEREL MAHKEME AĞIR MÜEBBET VERDİ
Özalpay hakkında, Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, "tasarlayarak, canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme" suçlamasıyla dava açıldı. Mahkeme, cani eski eş Yalçın Özalpay'ın "tasarlayarak, canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Ayrıca, iyi hal ve haksız tahrik indirimi de uygulanmadı.
İSTİNAF CEZAYI DÜŞÜRDÜ
İlk derece mahkemesinin kararına yapılan itiraz sonrasında dosya Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'ne gitti. İstinaf, itiraz incelemesini duruşmalı yaptı ve savunmaların ardından sanık Yalçın Özalpay'ın işlediği suçu "haksız tahrik" altında işlediğine hükmederek, yerel mahkemece verilen ağırlaştırılmış müebbet cezasını 24 yıla düşürdü.
YARGITAY BOZDU
Bunun üzerine istinafın kararıyla ilgili olarak temyiz isteminde bulunuldu ve dosya Yargıtay 1. Ceza Dairesine geldi. Daire heyeti, dosyayla ilgili olarak yapılan temyiz incelemesini tamamladı. Heyet, istinafın kararını eksik ceza tayin edilmesi dolayısıyla bozdu.
SADAKAT HÜKÜMLERİ BOŞANMA DAVASINA KONU EDİLEBİLİR
Dairenin kararında, sanık Özalpay'ın savunmasında Ayşe Tuba Arslan'ın kendisine karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğine dair bir takım anlatımlarda bulunduğu ve Arslan'ın kendisinden habersiz ev alması sebebiyle tartışmalarının bulunduğuna dikkat çekilerek, sadakat yükümlülüğüne ilişkin ihlal niteliğindeki eylemlerin veya Arslan'ın habersiz şekilde ev almasının boşanma davasına konu edilebilecek nitelikte iddialar olduğuna vurgu yapıldı.
HAKSIZ TAHRİK UYGULANMAMALIYDI
Sanık Özalpay ve öldürdüğü eski eşi Ayşe Tuba Arslan arasındaki boşanma davasının 10 Eylül 2019'da kesinleştiğine yer verilen kararda, cani eski eş Yalçın Özalpay'ın, "nitelikli kasten öldürme" suçunu 11 Ekim 2019'da yani boşanma kararı kesinleştikten bir ay sonra işlediğinden bahsedilerek, "Dolayısıyla, boşanma karar kesinleştikten sonra önceye dayalı sadakat yükümlülüğünün ihlal edilmesine ilişkin iddiaların haksız tahrik olarak değerlendirilemeyeceğinin gözetilmeksizin, sanık hakkında TCK'nın 29'uncu maddesi uyarınca uygulama yapılarak eksik ceza tayini bozmayı gerektirmiştir" denildi.