Balıkların öldüğü bölgeyi ağır bir koku sararken vatandaşlar da tedirgin olmaya başladı. Bölge halkı fabrika atıklarının Subaşı köprüsü mevkiinden gece geç saatlerde döküldüğünü iddia ederken, kimyasal madde yüzünden çaydaki su siyaha döndü.
ÇAYIN YÜZEYİ SANAYİ ATIĞI YAĞLARIYLA KAPLI
Küçük Menderes Çayı'na balık tutmaya giden vatandaşlar, çayda karşılaştıkları manzara karşısında büyük şok yaşadı. Çevrede bulunan amatör balıkçılar ve çevre sakinleri çayda yaşanılan balık katliamının nedeninin fabrika atıklarından çaya dökülmesinden kaynaklandığını iddia ettiler. Sabah erken saatlerde katliamın farkına varan vatandaşlar çayın yüzeyinin ölü balıklar yüzünden bembeyaz olduğunu ve binlerce balığın bırakılan sanayi atıkları yüzünden telef olduğunu belirttiler. Çaya ilk geldikleri zaman çay üzerindeki sanayi atığı yağları fark eden amatör balıkçılar, balıkların zehirlendiğini görünce şok yaşadıklarını dile getirdiler.
'İNSANLAR ZEHİRLENECEK'
Çaya sık sık balık tutmaya geldiğini söyleyen Ufuk Kaymakçıoğlu, katliamın sebebinin sanayi atıkları olduğunu düşündüğünü belirtti. Kaymakçıoğlu, "Yıllardır bu mevkide balık tutuyorum. Daha iki gün önce buraya gelip kiloluk balıklar tuttum. Çayda sarıbalık, İsrail sazanı, çime ve kefal gibi balıklar yaşıyor. Önüne gelen atıklarını da bu çaya atıyor. Oysa atıklarını arıtıp suya bıraksalar bu facia yaşanmaz. Yıllardır da hiçbir yetkili arıtmanızı kullanın, diye bu tesisleri ikaz bile etmedi. Buna dur demiyorlar. Lütfen artık herkes duyarlı olsun. Dere boyu yüzlerce irili ufaklı balıkların ölüleri var. Bu manzarayı görmüyorlar mı, yoksa görmek mi istemiyorlar?" dedi. Çevreye hastalık yayılmasından endişe ettiklerini dile getiren Kaymakoğlu, "İnsanlar zehirlenecek. Yazık değil mi? Atıklarını salmasınlar ne balıklar ne de insanlar ölmesin. Bu çayın suyu ile tarladaki ürünlerini sulayanlar var. Şu an çayın içi zehir dolu. Adamlar burada sebze meyve, domates, mısır yetiştiriyorlar. Pazarda satıyorlar. Sen de alıyorsun ben de alıyorum. İnsanların da zehirlenmesine neden olacak bir olay" dedi.
