Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, İstanbul Fashion Week ile uluslararası moda fuarı Collection Premiere İstanbul'un (CPI) ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, İstanbul'u finans, bilişim, kongre merkezinin yanı sıra moda merkezi yapmak istediklerini de belirtti.
Hazır giyim, konfeksiyon sektörünün Türkiye'nin Avrupa'daki, dünyadaki imajındaki en önemli tanıtımında nesnelerden birini olduğunu dile getiren Çağlayan, Avrupa'ya yapılan ihracatın Haziran 2010'da, bir önceki yılın aynı dönemine göre avro bazında yüzde 18,5 artığını hatırlattı.
Çağlayan, bu oranın dolar-avro paritesi nedeniyle oluşan kayıptan dolayı ihracat rakamlarına yüzde 3,5 olarak yansıdığını kaydederek, ''Haziran ayında dolar-avro paritesi Ocak ayındaki rakamlar olsaydı, bizim haziran ayı ihracatımız yaklaşık 770 milyon dolar daha fazla olacaktı'' dedi.
Turquality kapsamında verilen desteklerin 5 yıllık süre için olduğunu, bunu 10 yıla çıkardıklarını bildiren Çağlayan, Turquailty kapsamında bulunan 75 Türk markasının 25'inin tekstil ve hazır giyim sektöründe bulunduğunu söyledi.
Çağlayan, bir araştırmaya göre 2016'ya kadar Avrupa'daki firmaların 3'te birinin şirketin devredeceği ikinci nesil olmadığı için ortadan kaybolacağını aktarırken, bu konuda Türk şirketlerinin, Avrupa'daki bu tür firmaları devralması, onlarla ortaklık yapması konusunda çalışma yürüttüklerini açıkladı. Fransa'da bu konumda 600 bin, Almanya'da 350 bin firma olduğunu kaydeden Çağlayan, ortaklık, dağıtım kanalları, iş yapma konusunda çalışma yaptıklarını söyledi.
''MODAYA, MARKAYA, FAZLADAN PARA VERMEYE HAZIR BİR TÜKETİCİ TOPLULUĞU VAR''
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de, Türkiye'nin İstanbul'u bir moda merkezi olarak konumlandırarak, geleceğin ticaret merkezi olması iddiasını güçlü biçimde seslendirdiğini belirtti. İstanbul'un moda merkezi olmak için her türlü olanağa sahip bulunduğunu kaydeden Büyükekşi, şunları söyledi:
''Dünyanın büyük moda merkezlerinin geçmişlerinde olduğu gibi büyük bir üretim gücüne sahip. Tasarım konusunda çok büyük bir bilinç gelişiyor ve yatırım yapılıyor. İçinde bulunduğumuz haftanın organizasyonu, yayıncılık, ajans faaliyetleri gibi destek sektörlerde hızla yol alıyoruz. Son olarak da modaya, markaya, fazladan para vermeye hazır bir tüketici topluluğu var.''
İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi ise İstanbul Fashion Week ve CPI'ın, yaklaşık 15 milyar dolar civarında olan yıllık hazırgiyim ihracatının orta vadede 20 milyar, 2023'te 60 milyar dolarlık hedefe ulaşmasında katkı sağlayacağını kaydetti.
Tanrıverdi, sektör ihracatının yüzde 80'inin AB ülkelerine yüzde 20'sinin diğer ülkelere yapıldığını, Orta Doğu ve Rusya'ya yapılan ihracatın yüzde 90'ının Türk markalı ürünler olduğunu belirtti. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Yürütme Kurulu Üyesi Ataman Onar da, Ajans tarafından hayata geçirilen, desteklenen 600'ün üzerinde proje bulunduğu bilgisini verirken, ''Daha da önemlisi bugüne kadar ilk kez sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları, yerel yönetimler, kültür sanat camiası, meslek kuruluşları gibi toplumun farklı kesimlerinin bir çatı altında toplandıkları İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı yönetişim modeli deneyimini kamuoyunun bilgilerine sunmuş bulunuyoruz'' diye konuştu.
IFW 2010
IFW 2010, 25-28 Ağustos 2010 tarihleri arasında 20 tasarımcı ve 6 markanın katılımıyla gerçekleştirilecek 21 defileye ev sahipliği yapıyor. Defilelerde, Türk tasarımcılar İlkbahar/Yaz 2011 koleksiyonlarını tanıtıyor.
Bireysel defile sergileyen 13 isim, Bora Aksu, Bahar Korçan, Arzu Kaprol, Özlem Süer, Hatice Gökçe, Mehtap Elaidi, Gamze Saraçoğlu, Deniz Mercan, Atıl Kutoğlu, Özgür Masur, Simay Bülbül, Özlem Kaya, Günseli Türkay, markalar da Argande, AVVA, Damat/ADV, GIZIA, Koton ve Punto Deri olarak sıralanıyor.
