Edinilen bilgiye göre, Kastamonu'da yaşayan M.C.T., 2020 yılında internetten beğendiği bir telefonu satın almak istedi.. M.C.T.'nin siparişini verdiği telefonun geldiği kargo kutusundan salatalık çıktı. M.C.T., olayla ilgili şikayetçi oldu. Olayla ilgili başlatılan soruşturma çerçevesinde Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde İ.Y., D.S., U.C.S. ve M.B. hakkında "bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçundan dava açıldı. Davanın karar duruşmasında tutuklu yargılanan sanıklar U.C.S. ve İ.Y., duruşmaya SEGBİS sistemiyle görüntülü olarak katıldı.
Duruşmada savunma yapan D.S., "İ.Y. ile 10 yıl önce köftecide tanıştım. 10 yıldır yakın arkadaşım. Bana para verecekti, yalnız para verebilmesi için kredi kartı gerekli olduğunu söyledi. Maddi durumum iyi değildi, mahalleden arkadaşımdan aldım ve götürdüm, bana sanal bahis sitesinden para geleceğini söyledi. Ben de kart şifrelerimi verdim. 'Bir şey olursa bana ulaşırsın' dedi. Beni 1 hafta oyalayarak para vermedi. Beni de kandırdı. Benim üzerime oynuyorlar. Şu anda tutukluyum ve suçsuzum, beraatımı istiyorum" dedi. Daha önce D.S. ile hiç tanışmadığını belirten İ.Y. ise "Sabıkam var diye bana suç atıyorlar. Benim başımı belaya sokmak istiyorlar. Suçun benim tarafından işlendiğine dair hiçbir delil yok. Ben suçsuzum, beraatımı istiyorum" diye konuştu. İ.Y., diğer sanıklar U.C.S. ve M.B.'nin verdikleri ifadeleri kabul etmeyerek, kendisine iftira atıldığını iddia etti. Son sözleri sorulan sanıklar, beraatlarını talep etti. Daha sonra sanıklar hakkındaki kararını açıklayan mahkeme heyeti, 'nitelikli dolandırıcılık' suçundan İ.Y.'yi 3 yıl 4 ay, U.C.S.'yi de 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Diğer sanıklar D.S. ve M.B.'nin de beraatına karar verildi.