Liderliğini Kıbrıs'ta silahlı saldırı sonucunda ölen iş adamı Halil Falya'nın yaptığı suç örgütüne yönelik Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen yasadışı bahis soruşturmasında Falyalı'nın eşi Özge Falyalı ve casino müdürünü Hakan Atıcı'nın da olduğu 250 kişi hakkında iddianame hazırlanırken 19 tüzel kişi ise dosyada malen sorumlu tutuldu.
İddianamede yer alan MASAK raporunda suçtan kaynaklanan çok yüksek tutarlı paraların varlığının anlaşıldığı, söz konusu paraların aklanabilmesi için değişik yöntemlerin uygulandığı ifade edildi.
ÖRGÜTÜN İKİ AMACI VAR
Örgütsel emirlerin kategorize edildiği iddianamede, yasadışı bahis suçunun işlenebilmesi için imkan sağlandığı, elde edilen suç gelirlerinin Türkiye'ye getirildiği, suç gelirlerinin aklanması amacıyla kurulan şirketlere aktarıldığı ve Türkiye'de aklandığı belirtildi.
Falyalı suç örgütünün amacını iki aşamadan oluştuğu kaydedilen iddianamede bu amaçlardan birincisinin suç gelirlerinin Türkiye'ye getirilmesi, ikinci aşamasının ise suç gelirlerinin Türkiye'de aklanması olduğu ifade edildi.
DİJİTAL SEKTÖR SAYESİNDE PARALAR KOLAYLIKLA ÜLKEYE SOKULDU
Örgütün birinci aşamada kimlik bilgilerini, telefon GSM hatlarını, banka hesaplarını, ödeme kuruluşu hesaplarını ve kripto varlık hesaplarını kullandıran, kiralayan veya satan kişileri kullandığı, kişisel verilerin kullanılması yoluyla uluslararası bir örgüt amaçlarını gerçekleştirebilecek sistem kurulduğu aktarıldı. Suç geliri olan yasa dışı bahisten elde edilen paraların, kişisel verilerin, teknolojinin ve internet tabanlı programlar ile finans sektörünün dijitalleşmesi sonucunda uluslararası dolaşıma sokulabildiği ve örgüt yöneticileri ile üyeleri tarafından Türkiye'ye kolaylıkla getirildiği kaydedildi.
TÜRKİYE'DE KURULAN ŞİRKETLER ARACILIĞIYLA AKLAMA YAPILDI
Örgütün ikinci aşamasının anlatıldığı iddianamede, bu aşamada çeşitli yöntemlerin izlendiği, suç gelirlerinin Türkiye'de kurulan şirketler aracılığıyla veya parçalı bir şekilde birden çok hesaba ve sonra bu hesaplardan başka hesaplara gönderilerek bankacılık faaliyetleriyle veya kripto varlık transfer işlemleriyle yurt dışına çıkarılarak aklandığı ifade edildi. Bu bağlamda suç geliri olarak elde edilen paranın; döviz olarak veya USDT/BUSD gibi stabil kripto varlıklara değiştirilmesi nedeniyle gelirin kaynağından bir ölçüde uzaklaştırılmasının sağlandığı anlatıldı.