Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde, Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de yer aldığı 224 kişinin yargılandığı davada, sanıkların esasa ilişkin savunmalarının alınmasına devam edildi.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar ve müştekiler ile taraf avukatları katıldı.
Savunma yapan eski Özel Kuvvetler Komutanlığı personeli astsubay Mahmut Tuncer, darbe girişiminden önce yıllık izinde olduğunu ancak tabur komutanının görev çıkabileceğini söyleyerek, telefonunu açık tutması emrini verdiğini belirtti.
Davanın sanıklarından eski albay Murat Korkmaz'ın 13 Temmuz'da kendisini göreve çağırdığını ve iznini yarıda keserek Ankara'ya döndüğünü ifade eden Tuncer, Korkmaz'ın talimatı üzerine Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'nda toplandıklarını kaydetti.
Muhafız Alayında tatbikat yapılacağının konuşulduğunu bildiren Tuncer, bir süre sonra bölgeye gelen Korkmaz'ın içtima aldıktan sonra, "Fırat (Alakuş) albaydan aldığım bilgiye göre, Genelkurmaya saldırı ihtimali var. Genelkurmaya giderek emniyet takviyesi yapacağız." dediğini aktardı.
Genelkurmay yerleşkesine yaklaştıklarında buradaki polislerden kendilerine ateş açıldığını, Korkmaz'ın polislerle konuşarak güvenliği sağlamak için Genelkurmaya geldiklerini söylemesi üzerine içeri girişine izin verildiğini anlatan Tuncer, polislerin darbe girişimine ilişkin bir söylemde bulunulmadığını savundu.
Kışla içine saat 00.17'de giriş yaptıklarını, emir üzerine Destek Kıtaları binasına geçerek, burada beklediklerini ifade eden Tuncer, ilerleyen saatlerde yaşanan olağan dışı işler nedeniyle Korkmaz'ın silah kullanmamaları emrini verdiğini, sabah da polislerce gözaltına alındığını beyan etti.
Darbe girişiminden haberdar olmadığını ve olay gecesi silahını hiç kullanmadığını iddia eden Tuncer, mahkeme heyetinden tahliye ve beraat talebinde bulundu.
Duruşmaya yarın devam edilecek.