650 hekim ve psikoloğun katıldığı '6. Ulusal CİSED Kongresi'nin bu yılki ana teması 'Aile Sağlığı' idi. Sağlıklı iletişim, ilişkiler, aldatmalar, boşanmalar masaya yatırıldı. CİSED'in 500 çift ile yaptığı araştırmanın sonucuna göre aldatmaların büyük çoğunluğunu 'Sanal Aldatmalar' oluşturuyor.
CİSED (Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği) Başkanı ve Psikoterapist Dr. Cem Keçe, aile hayatının bozulması ve yuvaların yıkılması ile ilgili şu bilgileri verdi:
"SANAL ALDATMALAR BAŞLADI"
"İki yıllık pandemi sürecini 6-8 aylık üç döneme ayırmalıyız. Birinci dönemde daha birbirine kenetlenen çiftler ikinci dönemde uzaklaştı ve üçüncü dönemde artık tahammülleri azaldı ve birbirlerinden nefret etmeye başladı. Pandemi başında endişe ve korku vardı, bu da kenetlenmeye teşvik eder. Ama sonrasında 'Pandemi bitti, bitiyor' denildi, bitmeyince insanlar yoruldu, sıkıldı… CİSED in bununla ilgili 500 kişi üzerinde yaptığı bir araştırma var. İlk dönem korku, ikinci dönem kabullenme, üçüncü dönem ise çaresizlik. Bu çaresizlik döneminde insanlar depresyona girdi. İnsan doğası kaygının olduğu yerde kenetlenir. Üremek ister, neslinin devamını ister. Ama ikinci dönemde yavaş yavaş kabulleniş başladı. Bu dönemde evlilik çatışmaları ortaya çıkmaya başladı. Aynı evin içerisinde sıkışmış hisseden insanlar artık birbirlerinden soğumaya başladı. Monotonluk, ilişki çatışmaları… Diğer yandan pandemi bitmedi, varyantlar çıktı. İnsanlar depresyona girdi. Depresyona girince insanlar birbirinden soğudular, fazla yemek yemeye başladılar, bilgisayar oyunlarına döndüler, sonra da sanal aldatmalara başladılar. Ayrı odalarda ayrı insanlarla sosyal medyadan sohbet etmeye başladılar. Eşler birbirinden gizli bunu sürdürdü. Normal hayatta da bunu yapanlar vardı ama iş hayatı, ev hayatı, çocuklar derken bunlar gözden kaçabiliyordu. Ancak 24 saat boyunca ve aylarca, evden hiç çıkmadan, aynı evde kalan çiftler ayrı odalara çekilince ve telefonlarından kopamayınca durum daha da açığa çıkmaya başladı. 2 yılı 3 evreye ayırdığımız zaman klinik yansıma olarak bize ilk dönemde koronafobi geldi, kaygı çalıştık. İkinci dönemde evlilik ve ilişki problemleri çalıştık, 3. dönemde de aldatmaları çalıştık."
PANDEMİDEN ÖNCE BOŞANMA KARARI ALANLAR KARARLARINI GÖZDEN GEÇİRDİ
Boşanmaların sanılanın aksine pandeminin başında değil, son döneminde hız kazandığını belirten Dr. Cem Keçe, "İlk dönemde koşturmaca, telaş bitti. Pandemiden önce boşanmayı düşünen çiftler bu kararlarını bir kez daha gözden geçirdiler. Kaygı ve belirsizlik yüzünden pandeminin ilk döneminde insanlar birbirine yakınlaştı. Ama son dönemde depresyona girip sanal aldatmaların arttığı bir dönem. Normal aldatmalar da var ama önce sanal aldatma olarak başlıyor."
'İYİ İNSAN' BİR ŞANSI DAHA HAK EDER
"Ben her zaman şunu söylüyorum erkekler her zaman daha fazla yakalandıkları için aldatma oranları daha fazla ama kadınlar da en az erkekler kadar aldatıyor" diyen Psikoterapist Dr. Cem Keçe, "Boşanmalar son zamanda çok arttı. Aile terapisi almaya gelen çift boşanmak istemiyordur. Boşanmamak için bir bahane arıyordur. Biz de o bahaneyi veririz; empati. Karşınızdaki insanın davranışını değil, karşınızdaki 'iyi insanı affedin' deriz. Eğer karşınızdaki 'iyi insan' ise, iyi insana şans verilebilir, 'yanlış davranışa' değil. Kötü bir insan ise, pişman değilse, terapiye gelmiyorsa zaten muhtemelen boşanmayla sonlanır. Boşanmaya kararlı olanlar pek terapiye gelmiyor. Bize gelenlerden yüzde 70'i barışırken yüzde 30'u boşanır" dedi.