Halter branşına, merak üzerine başladığı belirten Abdülbaki İtmiş; "Aslında haltere başlamam merak üzerine gerçekleşti. Tabiki ailemin ve büyüklerimin desteği de oldu. Ama asıl nokta benim haltere olan merakım oldu." dedi. Spor yapan her sporcunun aklından antrenörlük geçtiğini belirten Abdülbaki İtmiş, "8 yıl süren sporculuk hayatım boyunca benim de aklımdan antrenörlük geçti ama her zaman haltere odaklanmıştım. Katıldığım tüm turnuvalarda başarıyı hedefledim, sporculuk bitmeden antrenörlüğü düşünmek spora odaklanmanı engelliyor" dedi.
"KULÜBÜMÜN DESTEĞİ İLE ANTRENÖR OLDUM"
Antrenörlüğe geçişin kulübün ve hocasının desteği ile olduğunu belirten Abdülbaki İtmiş, "Hiç aklımda yokken aniden hocamın ve kulübün desteği ile antrenörlüğe geçişim oldu. Bu geçişte benim için en önemlisi kulübümün ve hocamın yardımı oldu. Bu sayede süreci rahatlıkla atlattım ve başarılı sporcular yetiştirmeye odaklandım."
"HER ŞEY SIRA İLE"
Branştaki görevinin alt yapı olduğunu ifade eden İtmiş; "Şu an branştaki ana görevim alt yapı. Burada branşa gelen sporculara odaklanıyorum ve onların gelişimine destek oluyorum. İlk gelen sporculara bazı testler uygulayarak branşa olan uyumlarını vücut yeterlilikleri gibi bazı etkenleri değerlendirip onlara halteri öğretiyorum. Bizim sporculara da aşıladığımız bir konu var, hedeflerimizi her zaman basamak basamak koyuyoruz. Her basamağı çıktığında bir sonraki basamak için çalışma yapıyoruz. Önce Türkiye Şampiyonası, sonra uluslararası turnuvalar, sonra Avrupa, Dünya Şampiyonaları. En sonda her sporcunun hayali olan olimpiyat başarısı için çalışıyoruz" dedi
SPORCU OLMAK DAHA KOLAY
Sporculuğun her zaman daha kolay olduğunu belirten İtmiş; "Antrenörlüğe alışmam aslında biraz zor oldu, çünkü benim için çok ani gelişen bir süreçti. İlk iki sene adapte olmakta zorlandım ama bunu sporcularıma yansıtmadım. Sporcuyken, odaklandığın tek şey şampiyonaya katılıp altın madalyayı almak. Ama antrenörlükte öyle değil, şampiyona kısmına gelene kadar bile birçok etkenle ilgileniyorsun. Sporcunu mental ve fiziksel açıdan her türlü zorluğu hazırlamaya çalışıyorsun. Antrenörlük cidden dışarıdan göründüğü kadar basit ve kolay bir konu değil."
TAKIM SPORLARINA GÖRE DAHA ZOR
Takım sporlarında eksikleri kapatan diğer etkenlerin olduğunu belirten İtmiş "Halter özelinde konuşmuyorum, bireysel sporlar genel olarak takım sporlarına göre daha zorlu. Baktığımız zaman takım sporlarında sporun içindeyken yaptığınız hataları takım arkadaşlarınız tolare edebiliyor ama bireysel sporlarda öyle değil. Yaptığınız hata direk sizin bir sonraki tur için veya şampiyonluk için şansınızı etkiliyor. O yüzden halter olsun Judo olsun bireysel sporlar takım sporlarına göre çok daha zor." bedi.
"SABRI VE DİSİPLİNİ ONU DAHA DA BAŞARILI YAPACAK"
Sporculuktan antrenörlüğe uzanan süreci hakkında konuşan eski antrenörü Nurcihan Gönül ise;" Abdülbaki'nin antrenör olması benim için çok güzel bir duygu. Sporculuğuna şahit olduğum Baki şimdi beraber çalıştığım antrenör arkadaşım biz uzun zamandır beraber olduğumuz için göz teması bile kursak anlaşabiliyoruz. Baki, başarılı ve önü açık bir antrenörümüz. Gösterdiği sabır ve disiplin sayesinde inşallah çok daha iyi noktalara gelecek." şeklinde konuştu.