Allah (cc.) insanlara doğru yolu gösterir ve onlara doğruyu yanlıştan ayırt etme yeteneği verir. Ancak, insanlar kendi iradeleriyle seçim yapma özgürlüğüne sahiptirler. O, insanların yaptıkları tercihler doğrultusunda hareket etmelerine izin verir. Bu durum, insanların sınanması ve doğru yolu bulmaları için bir fırsat olarak da görülebilir. Enam Suresi 46-47-48. ayet okunuşu, Arapça yazılışı ve Türkçe anlamı da bu konuyu açıklığa kavuşturur.
Kur'an-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak ve anlamak için çaba göstermek önemlidir. Bunun için surelerin Arapça yazılışları incelenmeli ve düzenli okunmalıdır. Enam Suresi 46-47-48. ayet Arapça yazılışı ise aşağıda belirtildiği gibidir:
Kur'an-ı Kerim'in doğru okunması, ibadetin önemli bir parçasıdır. Yanlış okuma, ibadetin tam olarak yerine getirilmemesine neden olabileceği için okunuşları doğru bir şekilde öğrenilmelidir.
Kur'an-ı Kerim, Allah'ın (cc.) kelamı olarak kabul edilir ve bu nedenle doğru bir şekilde okunması büyük önem taşır. Enam Suresi 46-47-48. ayetin okunuşu ise şu şekildedir:
46. Ayet: "Kul e raeytum in ehazallâhu sem'akum ve ebsârakum ve hateme alâ kulûbikum men ilâhun gayrullâhi ye'tîkum bihî, unzur keyfe nusarriful âyâti summe hum yasdifûn (yasdifûne)."
47. Ayet: "Kul e raeytekum in etâkum azâbullâhi bagteten ev cehreten hel yuhleku illâl kavmuz zâlimûn(zâlimûne)."
48. Ayet: "Ve mâ nursilul murselîne illâ mubeşşirîne ve munzirîn(munzirîne), fe men âmene ve asleha fe lâ havfun aleyhim ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)."
Bu ayetler, bir insanı Allah'tan (cc.) başka hiç kimsenin doğru yola getiremeyeceğini, zalimlerin helak edileceğini ve inananların kurtuluşa ereceğini müjdelemektedir.
Enam Suresi Okunuşu İçin Tıklayınız
Enam Suresi'nin 46-48. ayetlerinin meali ve tefsiri şöyle açıklanabilir:
(46) "De ki: "Ne dersiniz; eğer Allah kulaklarınızı sağır, gözlerinizi kör eder, kalplerinizi de mühürlerse bunları size geri verebilecek Allah'tan başka tanrı kimdir?" Bak, delilleri nasıl açıklıyoruz. Onlar hâlâ yüz çeviriyorlar!"
(47) "De ki: "Söyler misiniz; size Allah'ın azabı ansızın veya açıkça gelirse, zalim toplumdan başkası mı helâk olur?"
(48) "Biz peygamberleri ancak müjdeciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. Kim iman eder ve halini düzeltirse onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmeyecekler."
