Enam Suresi'nin 43, 44 ve 45. ayetleri, uyarılardan ibret almaları gerektiğini hatırlatır. Gaflet içinde yaşayan toplumların dünya nimetlerine dalıp Allah'a yüz çevirmeleri, onların helak olmalarına neden olur. Allah'ın ilahi adaleti her zaman tecelli eder ve zulmedenlerin sonu mutlaka hüsrandır. Enam Suresi 43-44-45. ayet okunuşu, Arapça yazılışı ve Türkçe anlamı kısaca, iman edenlere şükretmenin, tevazu içinde Allah'a yönelmenin ve dünyaya aldanmamanın önemini güçlü bir şekilde vurgular.
43-44. Ayet

45. Ayet

43.Ayet: Fe lev la iz caehüm be'süna tedarrau ve lakin kaset kulubühüm ve zeyyene lehümüş şeytanü ma kanu ya'melun
44. Ayet: Felemma nesu ma zükkiru bihı fetahna aleyhim ebvabe külli şey' hatta iza ferihu bima utu ehaznahüm bağteten fe iza hüm müblisun
45. Ayet: Fe kutıa dabirul kavmillezıne zalemu vel hamdü lillahi rabbil alemın
Enam Suresi Okunuşu İçin Tıklayınız
43.Ayet: Hiç olmazsa kendilerine tarafımızdan bir sıkıntı geldiğinde içten bir niyazda bulunsalardı! Fakat kalpleri iyice katılaştı; şeytan da onlara yaptıklarını şirin gösterdi.
44. Ayet: Onlar, kendilerine yapılan uyarıları unutunca her şeyin kapılarını onlara açtık. Nihayet kendilerine verilenler yüzünden şımardıkları zaman onları ansızın yakaladık! Böylece onlar birden bire bütün ümitlerini yitirdiler.
45. Ayet: Sonunda zulmeden kavmin kökü kesildi. Her türlü övgü, âlemlerin rabbi olan Allah'a mahsustur.