Kaza, 22 Eylül Cuma günü saat 04.30 sıralarında İzmir-Aydın Otoyolu Torbalı Kavşağı yakınlarında meydana geldi. İzmir'den Aydın yönüne giden Ayhan Özçelik yönetimindeki 35 TV 9335 plakalı otomobile, arkadan gelen 34 NT 5005 plakalı otomobil çarptı.
Çarpmanın şiddetiyle savrulan Özçelik'in kullandığı otomobil taklalar attı. Kazayı gören diğer sürücülerin durumu bildirmesi üzerine gelen sağlık ekipleri, sürücü Ayhan Özçelik ve kızı Zeynep Özçelik'in hayatını kaybettiğini belirledi. Kazada ağır yaralanan Nilgün Özçelik ise Torbalı Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.
Yolda duran kalbi yapılan müdahalelerle çalıştırılan Nilgün Özçelik, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Burada yoğun bakıma alınan Nilgün Özçelik, günlerdir sürdürdüğü yaşam mücadelesini kaybetti. Kazada yaşamını yitiren baba, eş ve kızı Manisa'nın Soma İlçesi'nde son yolculuklarına uğurlandı.
POLİSLERİN İFADESİNE BAŞVURULDU
Öte yandan, soruşturmayı sürdüren savcının talimatıyla, kaza tutanaklarını tutan polislerin ifadesine başvuruldu. Savcıya ifade veren polisler, kazadan sonra yaşananlar ve tutanaklar hakkında geniş bilgi verdi. Kazadan sonra tutulan kaza tutanaklarına göre de kusurlu Emrah Serbes bulunmuştu. Tutanakta Serbes'in kullandığı araçta çarpma noktasından önce herhangi bir fren izine rastlanılmadığı belirtilirken kazaya etken olabilecek yol sorununun olmadığının da ifade edildiği kazada Emrah Serbes'in kullandığı araç için "Bu kazanın oluşumunda 34 NT 5005 plakalı hususi otomobili kullanan Kenan Doğru, 2918 sayalı K.Y.T kanununda yer alan sürücülere ait ihlallerden 56/1C (önlerinde giden araçları güvenli ve yeterli mesafeden izlememek) kuralını ihlal ettiği, diğer araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığı kaza yerinde yapılan ölçüm inceleme ve sürücü beyanından anlaşılmıştır" denildi.
KEMER İZİNE RASTLANILMADI
Kazayla ilgili her gün farklı bir ayrıntı ortaya çıkarken, Emrah Serbes ve arkadaşı Kenan Doğru'nun verdiği ifadeler ise savcının başarılı çalışması sayesinde gerçeği yansıtmadığı belirlendi. İlk ifadesinde sürücü koltuğunda oturduğunu söyleyen Kenan Doğru'nun vücudunda emniyet kemeri izi olup olmadığı incelendi. İzmir Adli Tıp Kurumu'nda yapılan incelemede, Doğru'nun vücudunda emniyet kemeri izine rastlanmadı.
'EMRAH SERBES KENDİM GELDİM ALGISI YAPTI'
Kaza sonrası Özçelik ailesinin beyanlarını alan savcının HGS, OGS ve güvenlik kamera görüntü kayıtları ile hava yastığında kan izin olup olmadığı ve emniyet kemeri izinin belirlenmesi için çalışma başlattığına dikkat çeken ailenin Avukatı Mustafa Tırtır, Emrah Serbes'in bundan dolayı teslim olduğunu belirtti.
Serbes'in sosyal medyayı kullanarak 'ben kendim geldim' algısı yapmaya çalıştığını aktaran Tırtır, " Herhangi bir şüphelinin tutuklanması için yasa gereği kaçma ve delilleri karartmanın söz konusu olması gerekir. Serbes, hem olay yerinden kaçmıştır hem de delilleri karartmıştır. Kendi yerine başka bir adamı suçlu göstermiş. Alkol muayenesinden kaçmıştır. Serbes, emniyet kemeri izinden yakalanacağını anladığı için teslim olmuştur" dedi.
İzmir Adli Tıp Kurumu'na gönderilen hava yastığı üzerindeki kan örnekleri, Kenan Doğru ve Emrah Serbes'e ait DNA ile karşılaştırılacak.