Özlem Türeci ve Uğur Şahin'in kuruculuğunu yaptığı Almanya merkezli biyoteknoloji şirketi BioNTech'in ürettiği 'dünyanın ilk mRNA akciğer kanseri aşısı' dünya çapında ses getirdi. Türkiye'de 2 üniversitede denenmeye başlanan aşı, dünya çapında her yıl yaklaşık 1.8 milyon ölüme yol açan akciğer kanserine karşı umut ışığı oldu. Ataköy Medicana Hastanesi Medikal Onkoloji Bölümü Prof. Dr. Meral Günaldı, aşıyla ilgili merak edilenleri SABAH'a anlattı. Prof. Dr. Meral Günaldı, "Akciğer kanserli hastaların yüzde 20-30'unun immünoterapi ile hayatlarını devam ettirebildiklerini gördük. Şimdi ise amaç bu hastalarda sağ kalım oranlarını giderek artırmak.
Kovid-19 aşıları gibi akciğer kanseri aşısı da mRNA kullanıyor. Hastalığı oluşturan hücreler, molekül yapıları ayrıştırılarak vücudun bağışıklık sisteminin algılayacağı şekilde tekrar diziliyor. Bu durumda hücreler insan vücuduna tekrardan verilip vücudun antikor üretmesi ve bağışıklık sistemi tarafından tanımlanması sağlanıyor. Böylelikle kemoterapinin aksine, diğer sağlıklı hücrelere dokunmadan bağışıklık kazandırılabilecek. Yani tümöre özel bir tedavi oluşturuyor diyebiliriz. Burada dikkat çeken kısım her akciğer hastasına uygulanmıyor olması. Küçük hücreli olmayan, opere edilemeyecek ileri düzeydeki ve metastatik hastalar bu tedavi yönteminden yararlanacak" dedi.
AKCİĞER KANSERİ AŞISI NEDİR?
'BNT116' olarak bilinen dünyanın ilk akciğer kanser aşısının ilk faz denemeleri; İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Almanya, Macaristan, Polonya, İspanya ve Türkiye dahil 7 ülkede 34 araştırma merkezinde 130 hasta ile gerçekleştirilecek. Aşı, akciğer kanserinde en çok görülen tür olan küçük hücreli olmayan akciğer kanserini tedavi etmek üzere tasarlandı. Üretim amacı ise, kemoterapinin aksine sağlıklı hücrelere dokunulmadan bir kişinin kansere karşı bağışıklık tepkisini güçlendirmek olarak bildirildi.