KKTC'de 17-21 Mayıs tarihlerinde düzenlenen 20. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Kongresi'ne büyük deprem felaketinin yaşandığı Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay, Malatya ve Gaziantep'teki kadın hastalıkları ve doğum uzmanı hekimler de katıldı. Kongreye katılan bin 800 doktor meslektaşı tarafından sevgiyle kucaklanan doktorlar yaşadıkları acı tecrübeleri anlattı.
Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş: "Deprem felaketini öğrendiğimiz sabah saatlerinden itibaren, bölgedeki meslektaşlarımıza ulaşmak için telefona sarıldık. 12 kadın hastalıkları ve doğum uzmanı arkadaşımız depremde hayatını kaybetti. Koordine olup, onlara yardım eli uzatmak için harekete geçtik. Bu yıl kongremizde sosyal programları da iptal ederek, oradan eldilecek parayı da yine depremzedelere yardım için gönderme kararı aldık."
TJOD Bursa Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Söylemez de, depremzede meslektaşlarına yardım eli uzatabilmek için bin 350 km'lik yol yaptı. Söylemez, Gaziantep TJOD Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Samet Bayrak ile beraber dernek adına meslektaşları için 14 konteynır yaptırdıklarını ayrıca, nakdi para yardımında bulunduklarını kaydetti.
Konrgede meslektaşlarının ilgi ve sevgisiyle karşılaşan, deprem bölgesinde görev yapan kadın hastalıkları ve doğum uzmanları ise yaşadıkları acıyı şöyle anlattı:
TELEFON IŞIĞINDA SEZARYEN
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Murat Bakacak:
Ben fakültede okurken 1999 Marmara depremini, uzman olarak atandığım Van'da, Van depremini ve son olarak Kahramanmaraş merkezli büyük deprem felaketini yaşadım.
6 Şubat'ta o kadar güçlü sallandık ki sartıntı bizi yataktan alıp, yere atıyor. Yerden alıp yatağa atıyordu. Binamız yıkılmadı ama çok büyük hasar aldı. Eşim ve çocuğumu güvenli bir yere görütürdükten sonra hemen hastaneye gidip Acil'de yaralılara müdahale ettim.
Biz doğuma tanıklık eden doktorlar, bu kez ölüme tanıklık ediyorduk. 20 yıl sonra ikizleri olan bir hastam tüm ailesiyle vefat etti. Oysa ki depremden daha 3 ay önce annelik-babalık sevincini yaşamıştı bu insanlar.
Bu kadar acının içinde depremden 3 gün sonra doğuma girdim. Ameliyat masasına çevirdiğimiz bir masa üzerinde telefon ışığında sezaryen yaptık. Bir tarafta uzuv kaybı, bir tarafta doğum, bir tarafta ölüm. Hepsi birbirine karıştı. Acı doğumdan bile daha ağırdı. Deprem, tüp bebek planladığımız bir hastanın yumurtalarını toplama gününde oldu. Ama o operasyonun mutlaka olması gerekiyordu. Başardık, ama embriyorlar ikinci depremi atlatamadı.
KIBRISLI MELEKLER TAKIMI HEP AKLIMDA
Adıyaman Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Talih Karaçor:
Daireler arasındaki duvarlar yıkılınca daireler birleşti. Herkes bağırıyordu. Hava eksi 8 derece Kar tipi içinde bulduk kendimizi, Aç, susuz görevimizin başına koştuk. Adıyaman Piyanist filmindeki manzaralar gibi olmuştu.
Depremde Adıyaman "Isias Otel"de hayatını kaybeden voleybolcu "Melekler Takımı" hep aklımda. Bu kez ben onların memleketindeyim. Kongre boyunca hep onları düşündüm.
ACİL KIYAMET GİBİYDİ
İnönü Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Ercan Yılmaz:
Acil'de çalışmaya devam ettik. Ağlayanlar, bağıranlar. Biz hep doğumun gülen yüzünü yaşarken, bazı hastaları ampüte etmek yani hasarlanmış uzvunu kesmek zorunda kaldık.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Oya Soylu Karapınar :
Sahra hastanesi kuruldu. Acil kıyamet gibiydi. Depremin acı yüzü çaresizlikti.