İstanbul'da
geçen yıl pantolon dikerken beyin kanaması geçiren dansçı ve fizyoterapist Elina Sarıkaya (23) azimle ölüme çalım attı. Dansta ödül ve madalyalar sahibi genç kızın, 'Ben beyin kanaması geçiriyorum' dedikten sonra kendi başına ayakkabılarını giyip bindiği takside bilinci kapandı. İki hastane dolaştı. İlk gittikleri hastane 'anksiyete', ikinci hastane ise 'Beyin tümörü var hemen acil müdahale edilmesi lazım' dedi. Ailesi hemen araştırmaya başladı. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Yılmaz'a ulaştılar. Hastanenin yoğun bakımında yer yoktu.
'KIZINLA VEDALAŞ' DENİLDİ: Doç. Dr. Ali Yılmaz, hastanın yaşı genç, durumu kritik olduğundan yoğun bakımda yer açıp hastayı kabul etti. İlk geldiği gece müdahale edilebilecek durumda değildi. Beklenecekti ancak bu süreçte her an her şey olabilirdi. Doç. Yılmaz aileyi çağırdı. Durumu o kadar kötüleşti ki doktor, "kızınızla vedalaşın" bile demek zorunda kaldı. Ancak o pes etmedi, içindeki yaşama sevincinin peşinden giderek hayata tutundu. Tepki vermeye başladı. Hemen ilk ameliyat kapalı yöntemle yapıldı. İki hafta sonra ikinci ameliyat açık yöntemle gerçekleştirildi. Kafatası açıldı. Kan pıhtıları temizlendi. Yoğun bakıma getirilen en sevdiği şey olan pamuk şekere gözleriyle tepki vermeye başladı. Bir mucize gerçekleşiyordu artık...
SEVDİKLERİNİN SESİ DİNLETİLDİ: Elina için o an adeta bir yaşam koşusu başladı. "6 aydan önce kendine gelemez" denilmiş, o ise yoğun bakımda kendisine dinletilen arkadaşlarının seslerine tepki verdi. En sevdiği yiyeceklerden olan pamuk şekere gözleriyle tepki verdi... Ve sonunda mucize gerçekleşti... Elina 2 ay bile olmadan ayağa kalktı... Şimdi en büyük hayali, onu hayata döndüren Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Yılmaz'ın ekibinde fizyoterapist olup kendisi gibi sağlık sorunu yaşayanların yanında yer almak...
DAMAR YUMAKLARI AÇILDI
DOÇ. Dr. Ali Yılmaz, "manevi kızım" dediği Elina Sarıkaya'nın tedavi sürecini şu sözlerle anlattı: Bu aslında genetik bir rahatsızlık. Tümör değil beyin yumağı vardı. Genç beyin aktif olduğu için beyin kanamasında dezavantajlıdır. Elina geldiğinde ameliyat olabilecek durumda değildi. Aileye durumun kritikliğini anlattık. 'Hastanızla vedalaşın' dedik. Ama ertesi gün yaptığımız tedavilere yanıt verdiğini görünce ameliyata karar verdik. İlk ameliyatı kapalı yaptık. İkinci ameliyatı açık ameliyat olarak yaptık, kafatasını açtık. Sonra kanamanın olduğu damarın içerisine metal sarmal yani coil embolizasyon yöntemi yapılarak önemli bir mesafe kat edildi. T şeklinde bobinlerle yani platinyum coillerle sararak anevrizma ve damar yumakları açıldı. Üçüncü de ise kafatasını kapattık. Uzun, zor, meşakkatli, her an her şeyin olabileceği bir süreçti. Ama Elina yaşamı o kadar seviyordu ki, biz bunu gördük, pes etmediğini gördük, biz de pes etmedik. 6 ay zaman vermiştik, ikinci ayda ayağa kalktı. Bizler de onu böyle sapasağlam karşımızda gördüğümüz için çok mutluyuz. Artık o bizim de kızımız.