Emre Soykök, Boğaziçi Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni dereceyle bitirdikten sonra aynı üniversitede araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladı. Yaklaşık 8 ay önce kazandığı bursla Nobel ödüllü bilim insanı Aziz Sancar'ın da doktorasını yaptığı ABD'deki Dallas Teksas Üniversitesi'ne doktora eğitimi için gitti. Daha güvenli olduğu için üniversite kampüsünde yer alan yurtta kalmayı tercih eden Emre, 21 Nisan Perşembe akşamı odasında başından silahla vurulmuş bir şekilde ölü bulundu. Emre'nin şüpheli ölümü Dallas Polis Teşkilatı tarafından Türkiye'deki ailesine 23 Nisan sabahı saat 04:00 civarında bildirildi. ABD'deki soruşturmanın devam ettiğini, otopsi raporunun çıkmadığını ancak polisin cinayet şüphesi üzerine araştırma yaptığını ifade eden abi Caner Soykök, yaşananları SABAH'a anlattı.
"EN SON İKİ GÜN ÖNCE GÖRÜŞMÜŞTÜK VE ÇOK MUTLUYDU"
Elçilikle görüştüklerini ve devlet kanalı üzerinden Emre'nin sahipsiz olmadığını göstermek istediklerini dile getiren Soykök, "Akademik kariyeri başarılarla dolu bir çocuktu, yaşam enerjisi çok yüksekti. İntihar olduğuna ihtimal vermiyoruz. Polis bizimle detayları paylaşmadı ama kardeşimin başka bir ülkeden gelmiş sahipsiz biri olmadığını Türkiye'de bambaşka bir hikâyesi olduğunu söylemek istiyoruz. Emre'yle en son ölmeden iki gün önce görüşmüştük, keyfi çok yerindeydi, mutluydu. Bir yakınımızın düğünü vardı onun hakkında konuştuk, espriler yaptık. Yaşadığı, araştırdığı her şeyle ilgili fotoğraf çeker sosyal medyadan bize atardı. Psikolojisi kötü değildi aksine çok mutlu olduğunu ve doktoradan sonra da akademik unvan alana kadar orada kalacağını söylüyordu. Türkiye'ye gelip alnının akıyla hizmet edebilecek bir çocuk boşu boşuna öldü. Polisler bize okulun etrafında kamera olmadığını ve kimsenin ses duymadığını söyledi. Olay yeri inceleme görüntülerini bize vermediler ama anlattıklarına göre odasındaki kilerde yerde altına serdiği battaniye üzerinde silahla vurulmuş halde bulunduğunu söylediler. Emre keyfine çok düşkün bir çocuktur ayrıca adli tıptan sonra üstünden çıkanlar cenazesiyle birlikte bize geldi üzerinde en sevdiği kıyafetleri varmış ve bunların hepsi şüpheli" şeklinde konuştu.
"ÜLKESİNE DÖNÜP HİZMET ETMESİ GEREKEN BİR ÇOCUKTU"
Arkadaşlarının çok şaşkın olduğunu söyleyen Soykök, "Kardeşimle en ufak bir bağ kuran herkes çok şaşkın. Emre yaşam enerjisi yüksek, meraklı, her konuda kendini geliştiren bir çocuktu. Felsefeyle, toplum bilimleriyle, matematikle ilgilenir ve kendi alanında da dersleri çok iyidir. Dedektif bize 'Dersleri yoğundur, insanlar yurtdışına geldiğinde bunalabilir' demişti ama derslerine bakıp notlarının çok yüksek olduğunu görünce şaşırdılar. Bu çocuğun diğer öğrencilerden daha sosyal göründüğünü söylediler. Aradan 10 gün geçti ama her gelen bilgi şüpheli. Biz tek başımıza ABD hukuk sistemini bilmiyoruz. Emre ülkesine dönüp hizmet etmesi gereken bir çocuktu ve bu sürecin pisipisine bir ölüm gibi kalmasını istemiyoruz. Devletin bizi yönlendirmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.