Merkez Kocasinan ilçesi, Fevziçakmak Mahallesi'nde 17 Eylül 2006'da evinden ayrılan ve o tarihte 16 yaşında olan Filiz Karadavut'tan bir daha haber alınamadı. Filiz Karadavut dosyası, 12 yıl aradan sonra tekrar açıldı. Kayseri Emniyet Müdürlüğü Kayıp Şahıslar Büro Amirliği ekipleri, Filiz Karadavut'un en son Nevşehir'in Avanos ilçesine bağlı Kalaba beldesindeki amcasının oğlu A.K.'nin evine, buradan da 19 Eylül günü öğleden sonra inşaat işiyle uğraşan eniştesi Umut ve ablası Çiğdem Çakırer'ın yanına gittiğini saptadı. Polis ekipleri, Umut Çakırer'ı takibe aldı. Yaklaşık 6 aylık teknik takibin ardından ekipler, 26 Haziran'da düzenlenen operasyonla Umut Çakırer'i gözaltına aldı. Enişte sorgusunda baldızını iple boğarak öldürdüğünü, cesedini ise Yuvalı Mahallesi'nde bulunan bir mağaraya gömdüğünü itiraf etti. Umut Çakırer'ın ifadesinin ardından polis, bölgedeki yüzlerce mağarada iş makinesiyle arama yaptı. Ancak Filiz Karadavut'un cesedine ulaşılamadı. Umut Çakırer, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı yürüttüğü soruşturma sonunda enişte hakkında 'çocuğu canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme' ve 'hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açtı.
ANNE İSYAN ETTİ, ABLA KOCASINA SAHİP ÇIKTI
Damadı hakkında dava açılmasının ardından "Düşman içerideymiş" diyerek gözyaşı döken anne Durna Karadavut'un aksine abla Çiğdem Çakırer, kocasına destek verdi.
3 çocuk annesi Çiğdem Çakırer, eşine, iftira atıldığını öne sürerek, "Umut'un arkasındayım. Eşime zorla ifade verdirip, iftira attılar. Eve gelen polisler cinayet için geldiklerini söylemediler. Sadece ifade alacaklarını söylediler. Asansöre bindiklerinde 'Seni cinayetten aldık' diyorlar. Eşim iyiliğinin kurbanı oldu" diye konuştu.
'FİLİZ ÖLMEDİ, YAŞIYOR'
Kardeşinin ölmediğini hatta kaybolduktan 1,5 sonra gördüğünü de iddia eden abla Çakırer, "Filiz ölmedi, yaşıyor. 1,5 sene sonra kız kardeşimi, Ziya Gökalp Sağlık Ocağı'nın orada gördüm. İlk çocuğum altı aylıktı. Anneme telefon açıp, 'Kızın hayatta, yaşıyor' dedim. Filiz'in, peşinden gidemedim. Bana gülümsedi, konuşmadı, kaçtı gitti. Çocuğum yanımda olduğu için peşinden gidemedim" dedi.
'EŞİMİN ARKASINDAYIM'
12 yıl sonra kız kardeşine öldü denilmesine anlam veremediğini de kaydeden Çiğdem Çakırer, "12 yıl sonra nasıl oluyor da öldü diye aranıyor? Eşim iyiliğinin kurbanı oldu. Bunu annem de biliyor. Üç çocuğum var. Eşimin arkasındayım. Ortada bir iftira var. Gerçeklerin ortaya çıkmasını bekliyorum. Gerçek suçluların ortaya çıkmasını istiyorum. Öldüyse gerçek ortaya çıksın. Hala hayatta ise sesime kulak versin, Filiz'e yalvarıyorum. Eşim böyle bir şey yapmadı. İftiraya kurban gitti" diye konuştu.
'ANNEM ÖNCEDEN DE HASTAYDI'
Yüzde 97 görme kaybı yaşayan annesi Durna Karadavut'un daha önceden de gözlerinden rahatsız olduğunu savunan Çakırer, "'Gözlerim kurudu' diye ağlıyor ya hani, benim aklım yetti yeteli annem hep hasta, 12 sene boyunca annem neredeydi? Aklı neredeydi? Bu zamana kadar kızını aramadı da şimdi neden bunları söylüyor? Dayak atan, evden kaçan, iki hafta gelmeyen kızıydı, bunları neden söylemiyor?" dedi.
Kardeşinin uyuşturucu kullandığını da öne süren Çiğdem Çakırer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Filiz, okula gitmiyordu. Okula kitap bırakmaya gitmişti. Emirgan Parkı'nda gören benim. Neden bunları söylemiyorlar? Neden benim kocamı suçluyorlar? Gerçeklerin peşine neden düşmüyorlar? Sesimi lütfen duyun. Yalvarıyorum. Eşim suçsuz, onun arkasındayım. Eşime neden iftira atıyorlar? İyiliklerinin karşılığı bu mu? Umut, dediklerini yapmadıkları için bunlar başımıza geldi. Eşim, sanayicidir. Sanayide herkes Umut'un, nasıl bir insan olduğunu bilir, kimseyi incitemediğini orada ki esnaf bilir."