Dünyanın gündemi yine çok yoğun. Alevlerin sardığı ülkeler, Afganistan'da yaşananlar, pandemi ve dahası... Bu karmaşadan sizi biraz uzaklaştıralım istedik. Hollanda, ABD, Endonezya, Tayland... Gelin mini bir dünya turuna çıkalım. Farklı ülkelerden farklı hikayelere bakalım. Hem biraz gündemin yoğunluğundan uzaklaşalım hem de pandemiden dolayı gidemediğimiz ülkelerdeki sıra dışı hikayelere göz atalım.
Sıra dışı hikayeler: Bu ormana sadece kadınlar girebiliyor!
Sürekli bir koşturmacadayız. Saatler yetmiyor. Ayrıca durduğumuz yerde çok uzun süre kalamıyoruz. İş gereği ya da farklı nedenlerden dolayı çok sık taşınıyoruz. Bunların üzerine bir de pandemi eklendi. İşte tüm bu faktörlerden dolayı 'arkadaş resesyonu' yaşanıyor. ABD'de bir araştırma yayınlandı. American Perspectives Survey tarafından yürütülen çalışmaya göre ülkedeki her 6 kişiden 1'inin yakın arkadaşı yok. Araştırmaya göre arkadaşlık konusunda erkekler, kadınlara göre daha kötü durumda. Yani kadınların 'yakın' diyebilecekleri arkadaşları daha fazla oluyor. Diğer taraftan bu araştırma da gösteriyor ki önümüzdeki dönemlerde selfie çekilmek için arkadaş kiralayan firmaların ya da özel günlerde dostunuzmuş gibi davranan kiralık arkadaşların sayıları daha da artacak.
YAT APARTMANINDA BİR KAT 11 MİLYON DOLAR
Bir yanımız lükse doymuyor. 'Fazlası olamaz herhalde' dediğimiz birçok ürünün akıl almaz seviyelerde daha lüks versiyonları karşımıza çıkıyor. Somnio isimli yat gibi mesela. 2024'te sulara inecek. 220 metreden uzun. Şimdiye kadarki en büyük yat olacak. Aslında bu yat bir yüzen apartman. 6 katlı, 39 dairesi var. Meraklıları için bir daire 11 milyon dolar. Alanlar yatın turlarına ayak uydurmak zorunda. İstedikleri rotaları çizemeyecekler yani. Ama buzulları bile gezebilecekler. Ayrıca apartman sakinleri 7 yıldızlı otel hizmeti alabilecek. Maviliklerde bu denli lüks seyahat olur da karada olmaz mı? Ünlü Fransız tasarımcı Thierry Gaugain, milyarderler için tren tasarlıyor. G Train, 14 vagonlu olacak. 350 milyon dolara mal olacak. Camdan oluşacak vagonların fiyatları henüz açıklanmadı. Ama bu tasarım akıllara Snowpiercer filmini de getirmiyor değil. Küresel ısınmadan dolayı yok olan dünyada birkaç şanslı kişinin binip sürekli dünyada dolaşan trenle yolculuklarının hikayesi...
Sıra dışı hikayeler: Bu ormana sadece kadınlar girebiliyor!
ALZHEİMER'A ÇARE: YENİDEN AŞIK OLMAK
ABD'de yaşayan Peter ve Lisa Marshall çiftinin hikayesi geçtiğimiz günlerde basına yansıdı.
Peter, film izledikleri sırada Lisa'ya dönerek "Keşke evlensek" dedi. Ancak 56 yaşındaki Peter zaten 12 yıldır Lisa ile evli. Yakalandığı erken dönem Alzheimer yüzünden hayat arkadaşı dahil her şeyi unutuyor. Ama bu durum onları yıldırmamış. Kendilerince çaresini de bulmuşlar aslında. Peter her seferinde Lisa'ya yeniden aşık oluyor. Eminim sizin de aklınıza 50 İlk Öpücük filmi geldi. Bu arada eşinin kendisine bir kez daha âşık olma fırsatını kaçırmayan Lisa, evlilik teklifini de kabul etti. Çift geçtiğimiz haftalarda gelinlik ve damatlık giyerek bir kez daha evlendi. Gelen tüm hediyeleri de bağışladılar.
BU ORMANDA ERKEKLERE YER YOK
Endonezya'daki Papua Adası'nda kısa bir tur atalım. Mangrov ağaçlarıyla (Hindistan sakızağacı) kaplı ormanlarıyla ünlü. Ancak bu 'kutsal' ormanların bir özelliği daha var: Erkekler giremiyor. Yerli halk tarafından kutsal kabul edilen ormanlarda sadece kadınlar bulunabiliyor. BBC'nin tamamen kadınlardan oluşan ekibi, özel izinle bu ormanı görüntüledi. Ormanlık alana adım atan erkekler, kabile mahkemelerinde anında cezalandırılıyor. Doğanın gerçek sahipleri olarak görülen kadınlar ise diledikleri zaman ormana girebiliyorlar. Adriana Meraudje isimli bir köylü kadın ormanın hikayesini şöyle özetliyor: "Bu hep böyleydi. Burası kadınlar için kutsal. Ben doğmadan önce de böyleydi, böyle de kalacak. Kadınlar buraya gelir ve dilediği gibi yaşar. Burası kadınların dertleştiği ve güçlendiği bir sığınak..." Ancak kadınların için kutsal görülen bu ormanlar artık ağaçların kontrolsüz kesilmesi ve yoğun plastik atıklardan dolayı risk altında.
2.5 MİLYAR TON YİYECEK ÇÖPE GİDİYOR
Yukarıda okuduğunuz haberlerle sizi kısa bir dünya turuna çıkardık. Bu haberimiz de tıpkı attığımız mini tur gibi küçük bir kamu spotu olsun. Küresel yiyecek atığı krizine dikkat çekelim. World Wildlife Fund tarafından açıklanan rakamlara göre dünya genelinde 2 buçuk milyar tondan fazla yiyecek israf edildi. Yani bir dağ yığını halindeki yiyecekleri hiç yemeden çöpe attık.
ELDİVENLERİ VÜCUDUNDAN AĞIR
Tata ile tanışmak ister misiniz? Daha 9 yaşında. Dövüşçü kendisi. Üstelik yaşıtlarının istedikleri zaman ağlayarak ringe yattığı gibi bir spor dalında da dövüşmüyor. Tata gerçek anlamda bir Muay Thai Boks sporcusu. Al Jazeera, Tata'nın hikayesini anlattı. "Şimdiye kadar 20 kez dövüştüm. 15'ini kazandım. 5'i kaybettim" diyor Tata. Aslında bu minik vücuduyla dövüştüğü akranları değil, yoksulluğa karşı yumruk sallıyor. Tata'nın sözleri durumu özetliyor "Annem, 'Ablan gibi dövüşürsen senin de bir gün evin ve araban olur' dedi..." Tüm tepkilere rağmen Tayland'da çocukların böylesi bir spor dalında dövüştürülmesine devam ediliyor. Tata gibi yaklaşık 300 bin çocuk var.