Her birinin dili sevgi. Kalplerinden sizin kalbinize saf sevgi akıtıyorlar. Farkındalıkları o kadar çok ki. 'Biz engelleri aşıyoruz. Lütfen bizi hor görmeyin' diyorlar. İşte bu kafeteryayı özel kılan burada çalışan 10 Down sendromlu genç. Burada çalışan gençlerin ise SABAH aracılığıyla tek bir isteği var. O da çok sevdikleri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın çalıştıkları kafe-restorana gelmesi. Emre Şener "Davet ettik, bekliyoruz kendisini. Ailesi hep geliyor bizim çalıştığımız kafeteryaya. Onları çok seviyoruz" diyor.
DÜNYANIN HER YERİNDEN MÜŞTERİ
Üsküdar Belediyesi, Tebessüm Kahvesi'ni 2.5 yıl önce açtı. Buradaki gençler, haftanın yedi günü 5'er kişilik iki grup olarak çalışıyor. 8 erkek, 2 kız toplam 10 Down sendromlu genç, servis elemanı olarak görev yapıyor. Amaç bu gençlerin sosyal hayat ve iş hayatının tam içinde yer alması. İş hayatını öğrenmesi. Onların çalışma hayatı kadar sosyal hayatı da renkli. Her biri ya türkü söylüyor ya tiyatro oynuyor ya folklör. Down sendromlu gençleri iş hayatında özel eğitim öğretmeni Şermin Çoban yalnız bırakmıyor. Buraya dünyanın her tarafından müşteri gelince de çalışan gençlerin hedefi yüksek. Onlar İngilizce öğrenmek istiyor. İşitme engellilere iyi hizmet verebilmek için işaret dili eğitimi alıyorlar. İşte, iş sahibi olan gençlerin değişen hayatı...
'ENGELLERİ AŞIYORUZ'
Emre Şener (20): Burada ekip çalışması var. Arkadaşlarımla çok uyumlu çalışıyoruz. Metroya binip tek başına işe geliyorum. Maaşımla ev taksidine girdim. Ev ödüyorum. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Üsküdar'da görüştüm. Yanına gittim, sohbet ettim. 'Emre beni ne kadar seviyorsun' dedi bana. Ben de 'En çok sizi seviyorum' dedim ona kollarımı açarak. Ve onu Tebessüm Kahvesi'ne davet ettim. İnşallah en yakın zamanda gelir. Ona kahve ikram edeceğim. Güzel yemekler yedireceğim.
Emrah Kuru (27): Toplu taşıma araçlarıyla işyerime tek başına geliyorum. Bize verilen bu iş imkanından çok mutluyum. Menümüz o kadar çeşitli, güzel yemekler ve içeceklerden oluşuyor ki gelen misafirlerimize her birini tavsiye ediyorum. Çalışmak insanı özgür hissettiyor. Kendi paramı kazanıyor olmak ayrı bir keyif.
Evren Çakır (30): En mutlu olduğum işi yapıyorum. Sosyalleşiyorum. Paramı kazanıyorum. Biz bir aileyiz. Bahşiş bile alıyoruz.
Rüveyde Ceren Sancaktutar (19): Burada olmak çok güzel. Bahşişlerimi biriktirip, kendime hediyeler alıyorum.
Arlin Gültane (28): Ben engelli haklarını her yerde arıyorum. Lütfen bize acımayın. Biz engelleri aşıyoruz. Bizi hor görmeyin, incitmeyin. Bize severek, hoş görerek bakın.Down sendromlu gençlere iş imkanı yaratın. SABAH aracılığıyla sesleniyorum: Bizim gibi onlara da iş imkanı verin. Biz burada engelleri birlikte aşıyoruz.
Emirhan Fazlıoğlu (26): Burada çalışmak çok güzel. İş hayatımın dışında folklör oynuyorum.
Zuhal Başbülbül (37): Hayalllerim çok. Maaşlarımı biriktirip, araba, ev almayı düşünüyorum. Daha da çok param olursa kendi kafemi açacağım.
ECE'NİN TEK HAYALİ VAR: AŞÇI OLABİLMEK
DOWN Sendromu Derneği 6 yıl içinde 78 Down sendromlu bireyi iş sahibi yaptı. Ece Engün 19 yaşında. İzmir'de yaşıyor. İş hayatına atılmanın mutluluğunu yaşıyor. Şimdi bir restoranda servis elemanı olarak çalışıyor. Alsancak Cumhuriyet Salih İşgören Meslek Lisesi Yiyecek Bölümü son sınıf öğrencisi olan Ece, "Hayalim aşçı olabilmek. Bunun için de çok çalışıyorum" diyor.
PROF. DR. TIRAŞ: YUMURTA DONDURMA ETKİLİ
KADIN Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Bülent Tıraş: 35 yaşından önce 800 kadından birinde Down sendromlu çocuk sahibi olma riski görülürken, 35-40 arasında bu oran 200'de bir. Bu oranı düşürmek için kariyer hedefini ön planda tutan kadınların yumurta dondurma işlemine yönlendirilmesi çok daha etkili bir yöntem.