ADANA'DAKİ VAHŞETTE FLAŞ GELİŞME!
Olay, 11 Haziran'da merkez Seyhan ilçesi Yeşilyurt Mahallesi'nde meydana geldi. 'Bıçakla yaralama, tehdit ve uyuşturucu' suçlarından 3,5 yıl hapse mahkum olan Çağlar A. (21), iddiaya göre cezaevinden firar edip sabaha karşı geldiği evde annesi Ayşe A.'dan 100 lira para istedi. Parayı alamayınca öfkelenen Çağlar A. oğlunun uyuduğu evin yatak odasını ateşe verdi. Alevler odayı sararken, Çağlar A. kaçtı. Anne Ayşe A. da panikle evden çıktı. Komşuları, itfaiyeye haber verip hortumlarla alevlere müdahale etti. Alevlerin içinde kalan 1 yaşındaki Ezel bebek, komşuları tarafından kurtarıldı. İtfaiyenin müdahalesi sonrası yangın söndürülürken, Ezel bebek ambulansla Adana Şehir Hastanesine kaldırıldı.
Çağlar A., bir süre sonra, dini nikahla birlikte yaşadığı Gülben Y. (16) ile bebeğini görmek için geldiği Adana Şehir Hastanesinde yakalandı. Çağlar A. ve Gülben Y. gözaltına alındı. Gülben Y. ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakılırken, Çağlar A. ise ifadesi alındıktan sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Çağlar A. ifadesinde, evi kendisinin yakmadığını annesinin yakmış olabileceğini söyledi.
"OĞLUM TUTUKLANDI GELİNİMİN DE TUTUKLANMASI LAZIM"
Anne Ayşe A. yakılan evde çocuklarıyla beraber oturmaya devam ederken, oğlunun uyuşturucu bağımlısı olduğunu, yaklaşık 3 yıldır hap kullandığını, hapı da oğluna gelininin satın alıp getirdiğini iddia ederek, "Oğlum uyuşturucu kullandığı için onu polise ben şikayet ettim. Uyuşturucuyu bıraksın diye şikayet edip cezaevine attırdım. Oğlumun bir süre önce yaşı küçük olduğu için dini nikahla evlendiği Gülben isimli kadın, bebeği Ezel ile birlikte bizde kalıyordu. Olaydan bir gün önce cezaevine gidip oğlumu görmüş. Gelinim oğluma bebeğin hasta olduğunu söylemiş. Onun cezaevinden çıkması için yalan söylemiş. O da bir gün sonra sabah gelip cezaevinden kaçtığını söyledi. Sonra bir yere gidecekti kendi parası da vardı. Ancak gelinim de onunla gitmek isteyince benden 100 lira para istedi. Bende de para olmadığı için veremedim. Bunun üzerine tartıştık ancak oğlum hap almıştı adım atacak hali yoktu. Ben tartışma büyüyünce polisi aradım. Sonra beni Gülben arayıp 'evin önünde itfaiye var' dedi. Ben de ne olduğunu anlamadım. Sonra beni polis arayıp 'evini yakmışlar' dedi. Eve geldim ki kimse yok, komşular Ezel'i almış ambulans çağrılmış hastaneye götürülüyor" dedi.
''EVİ GELİNİM YAKMIŞTIR''
Ayşe A., evi oğlunun yakmadığını evi gelininin yaktığını tahmin ettiğinin altını çizerek şöyle devam etti:
"Oğlum hap almıştı evi yakacak durumu yoktu. Evi gelinim yakmıştır. Çünkü benim kızımı hiç sevmiyordu. Yangın onun yatağından başlamış. Bu yüzden gelinimden şüpheleniyorum. Ezel bebek ise gelinim evi yakarken yanına geldiği sırada yanmış olması lazım. Çünkü Ezel bebek yangın çıkan oda da yatmıyordu. Oğlumun evi yaktığına inanmıyorum. Gelinim de bebeği kasıtlı olarak yakmamıştır. O kadar vicdansız olduğuna düşünmüyorum. Zaten oğlum Ezel'i dışarı çıkartıp komşulara vermiş ondan sonra da evden gelinim ve oğlum uzaklaşmış. Benim oğlum tutuklandı. Ancak gelinim serbest kaldı bence o da suçlu o da tutuklanması lazım."
"HASTANEDE PUSU KURDUK YAKALATTIK"
Ayşe A. gelinine ulaşarak hastaneden çocuğu kaçırma planı yaptıklarını, bunu da polise bildirerek oğlunu ve gelinini yakalattığını belirterek, "Gelinim çocuğu istiyordu. Ben de onu aratıp hastaneden aldırabileceğimi söyledim. Sonrada polisi aradım hastaneye geleceklerini söyledim. Sonra gelinim ve oğlum bebeği kaçırmak için hastaneye geldiklerinde onları polis yakaladı. Gelinim bebeği devlet almasın diye kaçırmak istiyordu" diye konuştu.
Ayşe A., oğlunun bu duruma düşmesinin nedeninin uyuşturucu olduğunu, daha sonra da tanıştığı bu kadının oğlunu bu hale getirdiğini, onların ikisinin de kendisine faydası olmadığını kaydetti. Bebeğin hastanedeki tedavisinin ardından devletin sahip çıktığını, sevgi evlerine yerleştirildiğini söyleyen anne Ayşe A., "En doğrusu bu oldu. Çünkü benim oğlumun ve gelinimin bebeğe bakacak durumu yok. Artık Ezel bebek emin ellerde" dedi.