Dr. Happani, Ramazan ayı boyunca oruç tutan kişiler günlük öğün sayısını azaltmaları ve beslenme düzeninde yaptıkları değişiklikler nedeniyle bayramda daha fazla yemek yeme eğilimine girebileceğini belirterek, "Ayrıca bayramda ikram edilen şekerlemeler ve hamur tatlılarının aşırı tüketilmesi bazı sağlık problemlerine yol açabilir. Şekerler saf karbonhidrattır ve yoğun enerji kaynağıdır. Bu besinlerin fazla miktarda tüketilmesi aşırı enerji alınmasına sebep olur ve vücut ağırlığının artmasına (şişmanlığa) ve besleyici değeri yüksek olan besinlerin payının azalmasına neden olur.
Ayrıca şekerlerin fazla tüketimi kan şekerini hızlı bir şekilde yükseltir ve yine hızla düşürür. Bu da vücutta insülin dengesini bozar, pankreas ve karaciğer gibi organlarımızı yorar. Ayrıca, aşırı şeker tüketimi sindirim problemlerine yol açabilir ve kronik hastalığı olanların şik'yetlerini arttırabilir. Bu nedenle bayram ziyaretlerinde sunulan ikramlara dikkat edilmesi ve aşırıya kaçılmaması gerekmektedir. Ramazan Bayramı ve sonrasında sağlıklı beslenmeye yönelik öneriler aşağıda yer almıştır" dedi.
Ramazan Bayramı'nda vatandaşlara sağlıklı beslenmeleri için 10 öneride bulunduklarını söyleyen Happani, bu önerilerini şöyle sıraladı; "Hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalı ve gün boyu öğün atlanmamalıdır. Ramazan bayramı boyunca tatlı ve çikolata tüketiminde aşırıya kaçılmamalı, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak durulmalıdır. Eğer tatlı tüketilecekse hamurlu ve şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar tercih edilmelidir.
Bayramda tatlı ve hamur işleri tüketiminin artmasıyla, sebze, meyve ve kurubaklagil tüketimi azalmaktadır. Ramazan ayı süresince yaşanan kabızlık gibi bazı sindirim sistemi rahatsızlıklarının önlenmesi açısından bol sebze ve meyve tüketilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Yetişkin bireylerin imkanlar dahilinde günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmelerini öneriyoruz.
Şeker, kalp ve yüksek tansiyon hastaları ile kronik hastaların, sürdürdükleri diyete bayram süresince de özen göstermeleri önemlidir. Bebek ve çocukların, büyüme ve gelişmelerine katkısı olmayan, boş kalori kaynağı olan şeker ve şekerli besinleri tüketimlerine mutlaka sınırlama getirilmelidir. Bu tür besinlerin tüketiminden sonra diş temizliğine özen gösterilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Çocuklara bayramda şeker ve çikolata yerine süt, sütlü tatlı, kuru meyve ve kuru yemiş ikram edilmesi daha yararlıdır. Zayıflamak amacıyla Ramazan ayı sonrasında iki öğün şeklinde yemek yemeye devam etmek sakıncalı olup öğün atlamadan sık aralıklarla azar azar beslenmeye dikkat edilmelidir.
Ramazan boyunca önerilen sahur yemekleri ramazan sonrası gece yemeği seklinde sürdürülmemeli, gece öğününde meyve, yoğurt gibi besinleri tüketmeye özen gösterilmelidir. Şeker ve şekerli ürünleri satın alırken Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'ndan izinli olmasına, son kullanma tarihi geçmemiş ve ambalajı bozulmamış olmasına dikkat edilmelidir. Her gün düzenli yapılan fiziksel aktivite, fiziksel ve zihinsel sağlığı olumlu yönde etkilemekte, oruç nedeniyle azalan metabolizma hızının artmasına imk'n sağlamaktadır. Bu nedenle yürüyüş, bahçe işi ile uğraşma, araba yıkama, bisiklete binme, merdiven kullanma gibi aktiviteler yaşamın bir parçası haline getirilmelidir.
Bayram tatili için yolculuğa çıkacak olanların sindirim sistemi rahatsızlıklarına ve gıda zehirlenmelerine maruz kalmaması için yemek molalarında güvenilir yerleri tercih etmeleri ve açıkta satılan yiyecekleri tüketmemeleri gerekmektedir. Mümkünse yolculuk sırasında evde hazırlanarak paketlenen yiyeceklerin tüketilmesi tercih edilmelidir" dedi.